Ahmet Demircan, partisinin Malatya İl Teşkilatı'nın kuruluşu dolayısıyla düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, Danıştay'ın, 2010 Akademik Personel ve Lisans Üstü Eğitim Giriş Sınavı (ALES) sonbahar dönemi kılavuzundaki kılık kıyafetle ilgili düzenlemelerin yürütmesini durdurma kararını eleştirdi.
Kararın ülkedeki zihniyetle ilgili sorunun göstergesi olduğunu vurgulayan Demircan, “Bir ülkede hak ve özgürlükler kabul edilmiyor, korunmuyor ve engeller çıkarılıyorsa orada birliktelik olmaz, çatışma olur. Bir tespitle Danıştay'ın aldığı son karar ülkemizdeki zihniyetle ilgili sorunun göstergesidir. HAS Parti olarak, insanların kendi kendilerini yönetmelerini ve kendileriyle ilgili kararları kendilerinin vermelerini temel bir insan hakkı olarak algılıyoruz. Bir insanın kendi kıyafetini belirlemesi ister inancı, ister geleneği, ister doğa şartları gerekçesiyle olsun, o kararı kendisi verir." dedi.
Kıyafetle ilgili konularda insanlara baskı yapılamayacağını anlatan Demircan, “Bu durum insan hakları ihlalidir. Dolayısıyla Türkiye'deki yasal mevzuatın düzeltilmesinin siyasi iradenin görevi olduğuna inanıyoruz.” diye konuştu.
Bu konuda iktidarın üzerine düşeni yapmadığını, CHP'nin ise milletin hak ve özgürlüklerini kısıtlamayı bir iş ve araç haline getirdiğini söyleyen Demircan, “Türkiye bu sorunları çözmek zorundadır. Hak ve özgürlüklerin azı çoğu, küçüğü büyüğü olmaz. Bu tür engellemelere karşı çıkıyoruz. Bu ülkenin nasıl yönetileceğine millet karar verecektir. İktidar bu konuda üzerine düşeni yapmıyor. Gerekli yasal düzenlemeler yıllardır gerçekleştirilmiyor. Türkiye'de CHP her zaman hak ve özgürlükler konusunda yasakçı bir tavır sergilemiş, bu tutumunu hiçbir zaman değiştirmemiştir. Bu tavrını bildiği için CHP'ye ise halk 1950'li yıllarda kırmızı kart gösterdi. Aradan geçen 60 yıl içinde CHP'yi bir daha tek başına iktidar etmedi. CHP'nin bundan sonra hak ve özgürlükler konusundaki tutumunu değiştirmesini istiyoruz.” şeklinde konuştu.