ANKARA (AA) - Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, yeni anayasa tartışmalarına ilişkin, "Anayasayı değerli kılan içindeki değerlerdir, yeni unsurlardır. Gerek Sayın Erdoğan'ın gerek Sayın Bahçeli'nin açıklamalarında yeni bir unsur yok. Önce samimiyetin görülmesi lazım." dedi.
Davutoğlu, eşi Sare Davutoğlu ile esnaf ziyaretleri için Bilkent Metro istasyonundan metroya binip 15 Temmuz Kızılay Milli İrade Metro istasyonunda indi.
Kızılay Metro Çarşısı'nda ziyaret ettiği esnafın şikayetlerini dinleyen Davutoğlu, dükkanlardan alışveriş yaptı, vatandaşlarla fotoğraf çektirdi. Ahmet Davutoğlu, girdiği bir kitapçıda, küçük bir kız çocuğuna hediye ettiği kitabı imzaladı.
Daha sonra 15 Temmuz Kızılay Milli İrade Meydanı'ndaki bir taksi durağını ziyaret eden Davutoğlu, burada gazetecilere açıklamalarda bulundu, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Boğaziçi Üniversitesindeki gösterilere katılanlara yönelik sözlerine ilişkin soru üzerine Ahmet Davutoğlu, kendisinin ve iki kızının Boğaziçi Üniversitesinden mezun olduğunu söyledi.
Davutoğlu, "Üniversite düşünce özgürlüğünün iklimidir. Oralarda her tür düşünce serdedilir. Bazen bu düşünceler bizim gençliğimizde olduğu gibi protestolarla da dile getirilebilir. Bunları terörist olarak tanımlamak en çok teröristlerin işine yarar. Çünkü yüzlerce, binlerce öğrenci teröristse o zaman terörist tanımının anlamı kalmaz, içi boşalır." diye konuştu.
- AYM'nin Enis Berberoğlu kararı
Yeni anayasa tartışmalarına ilişkin soru üzerine Davutoğlu, Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin bu konuya yönelik açıklamalarını samimi bulmadığını belirterek, "Anayasayı değerli kılan içindeki değerlerdir, yeni unsurlardır. Gerek Sayın Erdoğan'ın gerek Sayın Bahçeli'nin açıklamalarında yeni bir unsur yok. Önce samimiyetin görülmesi lazım." dedi.
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, bir soru üzerine, Anayasa Mahkemesinin (AYM) eski CHP Milletvekili Enis Berberoğlu hakkındaki kararıyla ilgili, "Anayasa Mahkemesinin beğendiğimiz kararlarını bağlayıcı bulup alkışlamak, beğenmediğimiz kararlarını çok daha alt mahkemelerde tekrar bozup bir daha aynı kararlara zorlamak doğru şeyler değil." değerlendirmesini yaptı.