Habertürk Gazetesi'nden Muharrem Sarıkaya'ya konuşan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, sürekli dillendirilen Suriye'ye müdahale seçeneğinin 3 şartını anlattı.
İşte Muharrem Sarıkaya'nın bugünkü köşesindeki o satırlar:
DIŞİŞLERİ Bakanı Ahmet Davutoğlu'nu bu kadar sitemkâr durumda ilk kez gördüm. Tam anlamıyla içerlemişti. CHP'den gelen yaylım ateşine, bir de kendine en yakın bildiği kişiler ve medya gruplarının eklenmiş olmasına hayıflandı. Biz Ankara temsilcileriyle bu ortamda, bir kâse iftar çorbasını içtikten sonra konuşmaya başladı. Üç saat ne sorduysak yanıtladı; bazı bilgileri de yazılmamak kaydıyla aktardı. Ağırlıklı olarak Suriye konuştuk. Üç şartın gerçekleşmesi halinde sınırın öte yanına müdahale etmekten çekinmeyeceklerini de açıkça söyledi. BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon ile yeni görüşüp gelen Davutoğlu ile Ankara Palas'ta önceki günkü sohbetimizin özeti şöyle:
ÜÇ KIRMIZI ÇİZGİ
Bizim için üç nokta var:
1- İster PKK, ister El Kaide veya başkası... Herhangi bir terör unsurunun sınır boylarımızda olmasına izin vermeyiz. Meşru müdafaa sebebi sayılır. Her türlü tedbiri almak bizim hakkımız. Zinhar bunu Kürt kardeşlerimizle ilgili bir politika olarak yansıtmamak lazım. Kürtler orada asırlardır yaşıyorlar, asırlarca da yaşayacaklar. Onlar oraların asli unsurlarıdır; hiçbir zaman da tehdit olarak görmedik, görmeyiz.
BEN BURADA ÖZERKLİK İLAN ETTİM DİYEMEZ
2- Bu kaos durumundan yararlanarak de facto (fiili) otoritelerin mevcudiyeti Suriye'nin birliğini yok eder. Sünniler, Dürziler, Kürtler başka yerde oluşursa bu durum Suriye'yi Lübnanlaştırır. Herhangi bir taraf tek başına "Ben burada özerkliğimi ilan ettim" diyemez. Kürt Devleti kurulamaz
PYD BOŞLUKTAN FAYDALANMAK İSTİYOR
3. PYD... Önce Esad ile işbirliği yaptılar, şimdi o boşluktan istifade etmeye çalışıyorlar. Bütün bu kuşağın tarihi ve siyasi ekonomik merkezi Halep'tir. Halep'te ve etrafta kamu düzeni sağlanamazsa Türkiye de kendini güvende hissedemez. Biz üç parametre etrafında her türlü tedbiri alırız.