Bakanlar Kurulu toplantısından sonra yapılan açıklamada bir ilk yaşandı. Kurul sonrası Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın yerine açıklamayı Başbakan Davutoğlu, yaptı.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, kurul sonrası şu açıklamalarda bulundu:
Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası 6 bakanımla birlikte Pakistan’a gidiyoruz. Acelemiz olduğu için Sayın Bülent Arınç açıklama yapmadan buraya geldik. Bakanlar Kurulu’nda pek çok konu ele alındı.
"YENİ EYLEM PLANI BELİRLEDİK"
Kaybettiğimiz Özgecan Arslan'ın ve şiddet gören tüm kadınların sorunları ile ilgili Bakanları Kurulumuzda önemli konular görüşüldü. Özgecan'ın failleri kısa sürede yakalandı. Adaletin failleri en sert şekilde mukabelede bulunacağına inanıyorum.
Kadına yönelik şiddet konusunda etki analizi yapılmasını kararlaştırdık, yeni eylem planı çıkaracağız.
İDAM VE HADIM CEZASI
Bu öylesine bir vahşet ki, bu konuda hiçbir ceza bu olanın karşılığı değildir. Bu konuda yargının en üst sınırdan ceza vereceğine inanıyorum. Günümüz hukukunda en sert cezaları almaları gerektiğini düşünüyoruz.
Hiçbir değerin kabul etmeyeceği vahşice, barbarca bir saldırı vardır. O gün sadece Özgecan değil insanlık vicdanı katledildi. Toplumda bir duyarlılık oluştu. Özgecan’ın ölümüyle ortaya çıkan bu ortak bilinçle belki de pek çok kadının hayatı kurtulacak.”
''BEDELLİ ASKERLİK BAŞARILI BİR UYGULAMAYDI''
Özgecan'ın failleri kısa sürede yakalandı. Adaletin failleri en sert şekilde mukabelede bulunacağına inanıyorum. Bu bir zihniyet ve ortak kültür meselesi. Kadına yönelik şiddet konusunda etki analizi yapılmasını kararlaştırdık, yeni eylem planı çıkaracağız. Bir kez daha acılı ailemize taziyelerimi sunuyorum ve onurlu, vakurlu duruşları için 70 milyon adına teşekkür ediyorum.
Yine ele aldığımız hususlardan birisi de biliyorsunuz bedelli askerlik uygulaması bitti. Başarılı bir uygulama olduğu bilgisi sunuldu. Bedilli askerlikten 203 bin 824 kişi yararlandı. 3 milyar 668 milyon 832 bin liralık gelir savunma sanayiine gidecek.
ÇÖZÜM SÜRECİ
Başbakan Davutoğlu, "(İç Güvenlik Paketi) Biz hem kamu düzenini sağlayacağız hem de Çözüm Süreci'ni kararlılıkla yürüteceğiz. Nereden gelirse gelsin, bu güvenlik paketi pahasına bazı adımlar atılması konusunda, açık söyleyeyim: Hiçbir şekilde bir alternatif düşünce geliştirmemiz söz konusu değil" dedi.
Davutoğlu, gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Başbakan'a sorular sorular ve yanıtları şöyle:
Son 1 yılda 300'e yakın kadın hayatını kaybetti. İdam ve hadım etme tartışması var. Hadım yasası yürürlükte mi, idamla ilgili ne düşünüyorsunuz?
Bu öylesine bir vahşet ki, travmamız o kadar derin bir travma ki. İnsanlık vicdanının ötesinde bir suçtan bahsediyoruz. Bu infiali hepimiz paylaşıyoruz. Ama adaletimizin vereceği ceza en şiddetli ceza olacaktır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Ağırlaştırılmış müebbet hapis, hücre hapsi de dahil olmak üzere 36 yıl hapis söz konusu. Hiçbir indirime tabi olmayacak. Şu anda 131 kadın koruma evimiz var. 14 ilde bağımsız binalarda görev yürütülüyor. Toplumun tüm katmanlarına yayılmış faaliyet içindeyiz. Hepimizin bu meselenin ortak mesele olduğu bilinciyle hareket etmeliyiz. Ama esas itibariyle daha ev ortamından başlayarak okulda ve dışarda şiddet kültürüne karşı genç nesilleri bilinçlendirmek zorundayız. Bütün şiddet kültürünün yok edilmesi için seferberlik içine gireceğiz.
Çözüm sürecinda Kandil'in silahsızlanmaya karşı açıklamaları yansıdı. İç güvenlik paketi geçerse de çözüm süreci tehlikeye girer açıklaması geldi.
Çözüm süreci demokratik siyaseti benimsyen bir süreçtir. Herhangi bir taraf demokratik siyaset istiyorsa önce silahları, şiddet kültürünü terk etmelidir. Sivil bir anayasa için bir seçime gidiyoruz. Çözüm sürecini ilerletmeye hazırız. Bu süreçte silaha, teröre yer yoktur. Salahlı yöntemi benimseyen bir çözüm sürecinden behsediyorsak, bu samimi değil. Güvenlik yasası boşluktan çıkmadı. HDP, CHP ve MHP'yi anlamak mümkün değil. Zaten bir reform hazırlığı vardı. Uyuşturucuyla mücadele için hazırlığımız vardı. Jandarmanın İçişleri Bakanlığı'na bağlanması da devrim mahiyetinde bir adımdır. Bu hazırlıklar sürerken 6-7 Ekim olayları yaşandı. Biz sabırla olayların faillerinin üstüne gittik. O günlerde bize devlet nerede diyen CHP şimdi molotof kokteylini savunmaya, halkı direnmeye çağırıyorlar. Bonzaiyle mücadeleye de hayır diyorlar. Özgecan kızımız için ne kadar üzüldüysek, belediye otobüsünde molotof kokteyliyle yanan kızımı için de aynı şekilde üzüldük. Biz ülkemiz için ne geekiyorsa yapacağız. Yarın bu iç güvenlik paketi meclisten çıkacak. Çözüm süreciyle iç güvenlik paketini karşı karşıya getirenlere şunu söylemek istiyorum: Çözüm süreci kamu düzeninin alternatifi değildir.