ANKARA (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Aşı çalışmalarında dünyadaki gelişmeleri yakından takip etmenin yanında kendi aşımızı üretme yolunda hızla ilerliyoruz. Halen süren 8 aşı geliştirme çalışmasından 2'sinde hayvan deneyleri başarıyla tamamlandı. Özel sektöre ait bir firmanın altyapısı aşının üretimine uygun hale getiriliyor. İnşallah önümüzdeki yılın ilk aylarında bu aşıları milletimizin hizmetine sunmayı planlıyoruz." dedi.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslenen Erdoğan, koronavirüs salgınının tüm dünyada tesirini artırarak hissettirdiğini, Türkiye'nin içinde bulunduğu Avrupa bölgesinde salgının yeniden tırmanışa geçtiğini söyledi.
- "Vaka ve hasta sayılarında yaşanan artış hepimizi üzüyor"
Türkiye'nin salgınla mücadelesini elindeki tüm imkanlarla ve kararlılıkla sürdürdüğüne işaret eden Erdoğan, "Son dönemde vaka ve hasta sayılarında yaşanan artış hiç şüphesiz hepimizi üzüyor. Bu virüsün henüz tedavisi bulunamadığı için salgına karşı elimizdeki en etkili tedbir 'tamam' diye ifade ettiğimiz temizlik, maske ve mesafe üçlüsüdür. Milletimizi bir kez daha temizliğe dikkat etme, maske kullanımı ve fiziki mesafe hususlarına riayete davet ediyorum." diye konuştu.
Salgına maruz kalan vatandaşların sağlık görevlilerinin kendilerine tarif ettiği şekilde davranmalarının hayati öneme sahip olduğunu vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Virüs taşıdığını bildiği halde evinde izole halde kalmak yerine sokağa çıkan, işine giden, diğer insanlarla bir araya gelen herkes hem yasal olarak suç işlemekte hem de büyük bir vebal altına girmektedir. Bu tedbirleri vatandaşımızın günlük hayatını zora sokmak için alıyor değiliz tam tersine bu tedbirlerin amacı en başta virüs taşıyan vatandaşımız olmak üzere tüm insanlarımızın sağlığını korumaktır. Tedbirlere uymadığı için virüsü bilinen veya bilinmeyen kronik rahatsızlığı bulunan yakınına veya herhangi birine bulaştırıp ölümüne sebep olacak kişinin vicdan yükünü düşünmek bile istemiyorum. Tedbir bizden takdir Allah'tandır, hiçbir tedbir almadan takdire teslim olmak dinimizle de kültürümüzle de insanlıkla da bağdaşmayan bir cehalettir. Bizim inancımızda tedbirsiz tevekkül olmaz."
Salgının ilanihaye devam etmeyeceğini, tarihteki büyük salgınların ortalama 2 yıl sürdüğünün bilindiğini hatırlatan Erdoğan, "1 yıla yaklaşan koronavirüs salgını da Asya'dan Amerika'ya, Afrika'dan Avrupa'ya kadar dünyanın tamamını etkisi altına almıştır. Türkiye salgının en başından itibaren hem tedbirler hem hastalara verilen hizmetler bakımından küresel çapta örnek gösterilen ülkeler arasında yer almıştır. Bunun gerisinde geçtiğimiz 18 yılda hastane binasından yatak sayısına, teşhis ve tedavi cihazlarından insan gücüne kadar sağlık sisteminin her alanında gerçekleştirdiğimiz büyük dönüşüm vardır." ifadesini kullandı.
- "Kendi aşımızı üretme yolunda hızla ilerliyoruz"
İlçelerden büyükşehirlere kadar Türkiye'nin her köşesine ulaşan yatırımların önemini salgın döneminde çok daha iyi anladıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şehir hastaneleri başta olmak üzere ülkemize kazandırdığımız yüksek kapasiteli sağlık kurumları sayesinde krizi rahatlıkla yönettik. Aşı çalışmalarında dünyadaki gelişmeleri yakından takip etmenin yanında kendi aşımızı üretme yolunda hızla ilerliyoruz. Halen süren 8 aşı geliştirme çalışmasından 2'sinde hayvan deneyleri başarıyla tamamlandı. Özel sektöre ait bir firmanın altyapısı aşının üretimine uygun hale getiriliyor. İnşallah önümüzdeki yılın ilk aylarında bu aşıları milletimizin hizmetine sunmayı planlıyoruz. Salgınla ilgili her konu gibi bu süreci de yakından takip ediyoruz. Unutulmamalıdır ki bu krizin üstesinden ancak hem devletin hem vatandaşın üzerine düşeni yapması halinde gelebiliriz." değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, devletin her bakımdan güçlü olduğunu vurgulayarak, "Vatandaşlarımız bireysel sorumluluklarını yerine getirdikleri müddetçe Allah'ın izniyle bu işin üstesinden rahatlıkla kalkarız." dedi.
Başta sağlık çalışanları olmak üzere fedakarca görev yapan insanların hakkını ancak sorumlu davranarak ödeyebileceklerine işaret eden Erdoğan, tarih boyunca nice büyük mücadeleleri zaferle neticelendiren milletin bu sağlık krizini de yeneceğine tüm kalbiyle inandığını dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu çerçevede şu hususları kamuoyumuzla paylaşmak istiyorum; maske ve mekan denetimlerinde uygulanan cezaların bazı kamu kurumlarında yapacak işlemler öncesi ödenmiş olması mecburi hale getirilecektir. İl Hıfzıssıhha Kurulları gerektiğinde özel tedbirler alıp bunları kararlılıkla uygulayabilecektir. Kafe ve restoranların denetimi sıklaştırılacaktır. İzolasyonda olan kişilerin kurallara uyup uymadıkları daha yakından takip edilecektir. Çeşitli ülkeler tarafından geliştirilen ve son aşamaya gelen aşıların Türkiye'deki çalışmaları yakından takip edilmektedir. İl bazında 65 yaş üstü vatandaşlarımızın ulaşım saatlerinde sınırlama yapılabilecektir. Yerli aşıda da insan üzerinde deneme çalışmaları önümüzdeki aylarda başlayacaktır."
- Deprem konutları
Tabii afetler sonrası millete verdikleri sözleri birer birer yerine getirdiklerine işaret eden Erdoğan, Elazığ ve Malatya depremlerinin ardından başlanan konut inşaatlarının son aşamasına geldiğini hatırlattı.
Erdoğan, salonda bulunan ekrana görselleri yansıtılan konutların kısa bir süre sonra kendisinin de katılacağı törenle sahiplerine teslim edileceğini ifade ederek, şunları kaydetti:
"Bugünkü toplantımızda vatandaşlarımızın bu konutlar için ödeyeceği bedelleri de tespit ettik. Buna göre her 2 ilde de 2+1 konutlar şerefiye bedellerine göre 510 ile 725 lira arasında aylık ödeme ile vatandaşlarımıza teslim edilecektir. Aynı şekilde 3+1 konutlar için de 730 lira ile 995 lira arasında bir bedel belirlenmiştir. Köy evlerinde ise ahırsız olanlarda 790 lira, ahırlı olanlarda 905 lira aylık ödeme yapılacaktır. Ödemeler 20 yıl vadeyle ve faizsiz olarak gerçekleştirilecektir. Konut inşaatlarının tamamında altyapı, proje ve diğer pek çok yatırım hükümetimiz tarafından bedelsiz olarak yapılmıştır. Ayrıca maliyetlerden ortalama yüzde 40 düzeyinde de indirime gidilmiştir. Bu konutların Elazığ ve Malatya'daki vatandaşlarımıza hayırlı olmasını diliyorum."
(Sürecek)