Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Çorum'da Sürgünün 70. Yılında Ahıska Türkleri Uluslararası Sempozyumu"nun açılışının ardından basın mensuplarının çözüm sürecine ilişkin sorularını yanıtladı.
Kurtulmuş süreci 'azgın bir nehir' olarak nitelendirip, "yüzde 70-80'ini geçtik, çok az kısmı kaldı" yorumunu yaptı. Kurtulmuş, "Çözüm süreci' diye isimlendirdiğimiz bu süreç, Türkiye'nin en hayati, en kanlı, en büyük problemlerinden birisinin çözümüne ilişkin atılmış adımlar bütünüdür" dedi.
TÜRKİYE'YE MALİYETİ 1,2 TRLİYON DOLAR!
Kurtulmuş, 30 yıldır çözüme kavuşmayan sorunun, Türkiye'ye 'asgâri' 1,2 trilyon dolarlık maliyeti olduğunu vurgulayıp şöyle konuştu:
"Çözüm süreci, aslında devletin bu süreci başlattığı, bir siyasi iradeyle ortaya çıktı. Aynı şekilde siyasi iradeye paralel olarak elinde silah bulunanlar da silah bırakma iradesini ortaya koydu. Türkiye'nin her tarafında, makul çoğunluk bu meselenin bitmesi için ciddi bir irade ortaya koydu. Türkiye'de ilahi nihayet bütün silahların toprağa gömülmesi konusunda ne kadar irade gösterirsek gösterelim, ne kadar çok bu sürecin çözülmesi için gayret sarf edersek edelim, Türkiye'nin ayaklarındaki bu prangalardan kurtulmasını istemeyenlerin, birtakım provokasyonlar yapabileceklerini biliyor, tahmin ediyorduk.. Özellikle 6-7 Ekim provokasyonlarından sonra, siyasi irade olarak çözüm sürecindeki irademizi bir kere daha net olarak ortaya koymamız şarttı"
'ADIMLARIN ÇOĞU ZATEN ATILDI"
Kurtulmuş, sürecin 'diğer tarafları'nın da sürece dair iradesini ortaya koyduğunu söylerken, 6-7 Ekim'deki Kobani protestolarından sonra "çözüm süreci artık biter, artık bundan sonra duraksar" şeklindeki söylemlerinin gerçekleşmediğini vurguladı.
Süreçte somut adım atılmadığına dair eleştirileri de reddeden Başbakan Yardımcısı şöyle devam etti:
"Zaten adımların çoğu atılmıştır. Diyebiliriz ki azgın bir nehirden karşıya geçiyoruz; yüzde 70-80'ini geçtik, çok az bir kısmı kaldı. Bunun geri dönüşünün maliyeti, karşıya geçmenin maliyetinden çok daha ağırdır. Dolayısıyla Türkiye bu anlamda dirliğini, birliğini koruyarak, bu siyasi iradeye sahip çıkarak inşallah çözüm sürecini sonlandıracaktır. Şöyle bir etrafa baktığımız zaman bütün ülkeler yakılıyor, yıkılıyor bütün ülkelerde iç bölünmeler söz konusu, bütün ülkeler belki uzun yıllar sürecek bir türbülansın içerisine girmiş vaziyette. Türkiye, çözüm sürecini ortaya koyup buradan başarılı bir sonuç aldıkça sadece kendi içerisinde değil bütün bölge ülkeleri nezdinde bütün dünyada da örnek olarak ortaya çıkıyor."
'GÜVENLİK REFORMUNUN TÜM AŞAMALARI HAZIR'
Kurtulmuş, iç güvenlik konusunda 'bir reform hazırlığı'nın olduğuna dikkati çekerek, "Bütün aşamaları hazırlanmış durumda. Öncelikli olarak şehirlerimizin güvenliği, yollarımızın güvenliği, insanlarımızın güvenliği tabiki bunlar sağlanacaktır. Devlet, güvenlik, demokrasi dengesinde, güvenlik, özgürlük dengesinde asla bir tarafı ihmal ederek diğer tarafı güçlendirmez. Böyle bir şey olmaz. Türkiye'de kimse provokasyonlar var diye Türkiye'nin tekrar güvenlikçi anlayışa dönmesini beklemesin." dedi.