MİLLİ Savunma Bakanlığı tarafından orduevleri ile ilgili yapılan yasal düzenlemeyle düğünlere başörtüsü ve sakalla girilebilecek olması yıllarca bu konunda mağduriyet yaşayanlara buruk bir sevinç yaşattı. Değişiklik, mağdur işadamı Fikret Tezal’da da buruk bir sevinç yarattı. 6 yıl önce Fenerbahçe Orduevi’nde başına gelenleri anlatan Tezal, kızının emekli bir albayın oğlu ile gerçekleşen düğününde sonradan Çetin Doğan olduğunu öğrendiği paşanın düğün davetlilerinden rahatsız olmasının kriz yarattığını iddia etti.
Edebiyat Defteri adlı blog sitesinin yazarı olan Tezal, yaşadığı mağduriyeti ‘O Sorunun Yanıtı’ adlı yazısında şöyle anlattı:
“13 Mayıs 2006. Kızımın düğün günü. Damadım emekli bir albayın oğlu olduğu için, düğünü Fenerbahçe Orduevi’nde yapmayı tercih etti. Kadın ve kızlarımızın çoğu başörtüsü kullanırlar. Dünürüm, türban şeklinde olmayan başörtüsünün sorun olmadığını izah ediyor bize. Biz de, akrabalarımızdan türban takanlara durumu anlatıyoruz.
Önemli bir paşa rahatsız oldu
(...) Hiç bir problemle karşılaşma kaygımız olmadan, Fenerbahçe Orduevi’ne giderken misafirlerimizden başörtüsü ile ilgili sorun olduğu şeklinde telefon alıyoruz. Her türlü başörtüsünün yasak olduğu söylenmiş. Misafirlerimize, ya başlarını açmaları, ya da salonu terk etmeleri şeklinde talimat verilmiş. Önemli bir Paşa’dan söz ediliyor. Şansımıza, o akşam o Paşa oradaymış. Başörtülülere tahammül edemiyormuş. Küçük bir taviz veriyorlar. Kırk yaşından yukarı olanlar hariç, diğerleri ya açsın, ya da çıksınlar. Bu arada ablam ve üç kızı, türbanlarını normal hale getirmeyi kabul ettikleri halde, tamamen açmaları istenince, orayı terk ediyorlar.
Ben bağırınca paşa tutuklayın demiş
Delirdim ben. Subayların yüzüne bağırmaya başladım. Malum Paşa, tutuklanmam için emir vermiş. Kızımın ağladığını gördüğüm anda bir yere ilişip sustum. Emekli Albay dünürüm, rica minnet edip, doğru duracağıma kefil olarak, tutuklanmamı önlemiş.”
Misafirlerinin GATA fiyongu diye adlandırılan şekilde başörtülerini çene altından bağladıkalrını söyleyen Tezal, “Düğünümdeki başörtülülerden paşa rahatsız olmuş. Sonradan öğrendim ki, paşa Çetin Doğan’dı. Eşimi bile çıkartacaklardı düğünden. Şimdi yasa değişti. O kızımın çocukların düğünü orduevinde yapılacak denilse itiraz eder, gidemem. Çünkü o darbeyi yedim bir kere. O travma atlatılamaz. Ağlayan kızım ve eşim, küfredip giden davetliler hala gözümün önünde” diye konuştu.
ERDİNÇ AKKOYUNLU