Can Dündar, Cumhuriyet'teki köşesinde seçmenin, seçimden zaferle çıkan Erdoğan'dan ne bulduğuna dair yazdı. Temsil, Kasımpaşalılık, efelenme gibi başlıklarla Erdoğan'ın özelliklerini madde madde sıraladı.
"BERABER YÜRÜDÜK BİZ BU YOLLARDA ŞARKISINA HAYKIRARAK KATILIYOR KİTLELER"
Temsil
Dar gelirli, muhafazakâr bir ailenin çocuğu... Sobalı evde doğmuş; parasız yatılıda büyümüş; çocukken su, simit satmış; futbol oynamış; babasından “Top peşinde koşma, oku, adam ol” azarı işitmiş. Biyografisinin girişinde, ortalama Türk insanının tüm unsurları var. O yüzden, “Beraber yürüdük biz bu yollarda” şarkısına haykırarak katılıyor kitleler...
"KASIMPAŞALILIK SAHİCİLİK İMAJINA HİZMET ETTİ"
Kasımpaşalılık:
İster “delikanlılık” deyin, ister “lümpenlik”, Erdoğan bu algıyı keyifle sırtladı. Yürüyüşünden, belagatine kadar yansıyan Kasımpaşalılık, sahicilik imajına hizmet etti. Başbakanlık konutu yerine halkın içinde oturan, eve dönerken mahallenin çocuklarına top dağıtan, her fırsatta seçkinlere dokunduran “halk adamı” imajı, tapelere yansıyan servetini başarıyla örttü.
"BU EFELENMELERİN GÜRÜLTÜSÜYLE BASTIRABİLDİ"
Efelenme:
Davos şovundan beri, dünyaya posta koymanın iç politikadaki kıymetini anladı. Batı karşısında yıllardır ezik halkın bastırılmış öfkesini, “Eyy Batı”, “Eyy Twitter” hitaplı meydan okumalarla oya tahvil etti. Zaman zaman en ağır teslimiyetleri, bu efelenmelerin gürültüsüyle bastırabildi.