Yargıtay, eski bakanlardan Fikri Sağlar'ın gazetedeki köşe yazısında "Dolmabahçe'de Büyükanıt'a dosya verildi mi?" iddiasını hakaret değil, basın özgürlüğü kapsamında görüp 17 bin TL'lik tazminat cezası kararını bozdu
ESKİ Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt ile Başbakan Erdoğan arasında Dolmabahçe Sarayı'ndaki çalışma ofisinde yapılan özel
görüşmede, Filiz Bu yükanıt'ın bazı harcamalarıyla ilgili dosyanın verildiğini iddia eden eski bakanlardan Fikri Sağlar'ın köşe yazısı basın özgürlüğü kapsamında değerlendirildi.
DOSYA İDDİASI
Sağlar 15 Mayıs 2008'de Birgün Gazetesindeki köşesinde "Büyükanıt'a Dosya Verildi mi?" başlıklı bir yazı yayınlamıştı. Yazısında "Büyükanıt'a, Başbakan tarafından, Dolmabahçe Sarayı'nda yapılan görüşmede, Filiz Büyükanıt'ın yaptığı harcamaları gösteren bir dosya verildiği, dosyanın içeriğinin ürkütücü olduğu" şeklinde iddialara yer verilmişti.
YÜZ BİN TL
Büyükanıt çifti bu yazı nedeniyle "kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu" iddiasıyla 100 bin TL manevi tazminat istemiyle Birgün Gazetesi ve Fikri Sağlar hakkında dava açmıştı. Ankara 1. Asliye Hukuk Mahkeme-si'nde görülen davada Sağlar, kamu yararı gözetilerek yayın yapıldığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemişti. Ancak mahkeme, Sağlar ve Birgün Gazetesi'ni, Büyükanıt için 10 bin TL, eşi için ise 7 bin TL olmak üzere toplam 17 bin TL manevi tazminata karar vermişti.
DOLMABAHÇE'DE NE OLMUŞTU?
SAGLAR'ın köşesinde yazdığı gündemi sarsan iddia şöyleydi: "AKP'yi yakından bilen bir hukuk adamının bir iddiasını dile getirmek istiyorum. Herkesin merak ettiği Başbakan ile Büyükanıt'ın Dolmabahçe görüşmesiyle ilgili bilgi!.. Başbakan bu görüşmede; Bayan Büyükanıt'ın yapmış olduğu harcamaları içeren bir dosyayı Genelkurmay Başkanı'nın önüne koymuş. Dosya içeriği son derece ürkütücüymüş. Böylece, bu dosyanın ortaya çıkması halinde tıpkı Erdil Paşa'nm başına gelenlerin Büyükanıt'ın da başına gelebileceği ima edilmiş!.. O günden sonra Büyükanıt, Başbakanı ve AKP'yi doğrudan hedefleyen açıklamalardan kaçınmış. Görev süresinin uzatılmasını istememesinin altında yatanın da bu neden olduğu iddia ediliyor."
habertürk