Konuşulması gereken asıl sorunların ötelenerek suni konular ile gündemin meşgul edildiğini dile getiren Gündoğdu, “Bunun içerisinde de 1 Mayıs farklı karanlık amaçlara alet ediliyor. Türkiye’de bazı günler, bazı olaylar, bazı kavramlar belli şeylerin aracı haline getiriliyor" dedi. Meydan fetişizminden uzak durulmasını isteyen Gündoğdu, “Bir söylemde bulunacaksak, bir talebimiz varsa, bir isteğimiz varsa, değeri olan bir sözümüz varsa bunu her yerden haykırabiliriz..." diye konuştu.
YENİ TÜRKİYE İÇİN ALANLARDAYIZ
1 Mayıs'ta Diyarbakır'da olacaklarını hatırlatan Gündoğdu, "Çözüm Sürecinin etkisiyle daha da kuvvetlenen birlikte yaşama iradesinin vazgeçilmezliğini vurgulayacağız. Uzunca bir dönem görmezden gelinen, haklar için, özgürlükler için, demokrasi için, adalet için, saygın bir iş için, baskısız, insan onuruna yaraşır bir yaşam için Diyarbakır'da olacağız. Kazandıklarımızı kutlamak ve yeni hak taleplerimizi haykırmak için İstasyon meydanını dolduracağız. Daha özgür, daha müreffeh, demokratikleşmeyi tamamlamış yeni ve büyük Türkiye için alanlarda olacağız. Sosyal barış, sosyal adalet, eşitlik ve sendikal haklar için 1 Mayıs 2014’de yeni ve büyük Türkiye idealine inanan herkesi İstasyon meydanına davet ediyoruz" diye konuştu.
TAKSİM'İ BİR TABU HALİNE GETİRMEYİN
"1 Mayıs'ın aynı meydanda ve birlikte kutlanması için Memur-Sen olarak geçmişte önemli girişimlerimiz oldu" diyen Gündoğdu, "Ancak bazen bazı konfederasyonların kaprisi, inadı ve örgütsel ideolojik tavırlarından dolayı bir arada kutlayamadık. Geçen yıl da KESK ve DİSK'in ötekileştirici tavrından dolayı bir araya gelemedik. Avrupalı bir kaç sendikacıya yağcılık olsun diye milyonlarca üyesi olan konfederasyonlarla birlikte kutlama yapmaktan kaçındılar, emek ve dayanışma bayramında, dayanışma olmasın diye emek sarf ettiler. Büyük bir ayrımcılığa imza attılar. Elbette 1 Mayıs çalışanlar bayramının tüm emek örgütleri ile birlikte ve Taksim'de kutlanması güzel olur. Ancak Taksim'i bir tabu haline getirmek birlikte kutlamayı olmazsa olmaz olarak görmek de doğru değildir. 1 Mayıs'ı daha önce Taksim'de altı konfederasyon olarak kutladık. Yine olabilir ama 1 Mayıs illa Taksim'de kutlanır demek bir dayatma olur. 1 Mayıs çalışanların, ülkemizin ve dünyanın içinde bulunduğu ekonomik, siyasi ve sosyal duruma göre farklı temalarla farklı meydanlarda kamu görevlilerinin, işçilerimizin, milletimizin ve insanlığın taleplerini gündeme getirmek amacıyla kutlanabilir, etkinlikler düzenlenebilir" dedi.
FAİLLER MEYDANLARDA ARANMAZ
“1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günüdür. Emek evrenseldir, dayanışma evrenseldir, coğrafi sınır tanımaz” diyen Gündoğdu, 1 Mayıs 1977 İşçi Bayramında, 34 kişinin hayatını kaybettiğini hatırlattı. Tarihte yaşanan hazin olayların faillerini meydanlarda aramamanın yanlış bir tavır olduğunun altını çizen Gündoğdu, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Örneğin, Eşref Bitlis’in katilleri bulunsun demek için uçağın düştüğü yerde olmamız şart mı? Yok. Burada talep önemlidir. 34 arkadaşımız orada öldürülmüştür, katliam olmuştur, toplum mühendisleri devreye girmiştir, bunun onlarca örneği var. Muhsin Yazıcıoğlu’nun helikopteri düşürülmüştür. Şimdi haykırıyoruz Muhsin Yazıcıoğlu’nun helikopterini düşürenler, failleri, bu oyunun sahipleri bulunsun. Helikopterin düştüğü yerde bağırmak şart mı? Nerede olursa olsun. Efendim, burası kutsal mekân hangi dine göre kutsal mekân? İslam’a göre kutsal değil, Hıristiyanlığa göre değil, Yahudiliğe göre değil. Bir meydana kutsallık atfedip, buradan karmaşa oluşturmanın bir anlamı yok. ”