Yargıtay Hukuk Genel kurulu, ev kadını eşinden boşanan bir vatandaşın tazminat talebini, ‘evlilik düzeninin bozulduğu, en azından evin bakımı, temizliği gibi kadının ev işlerine emeğiyle sağladığı katkıdan yoksun kaldığı, düzeni yeniden kurabilmesi için maddi külfet yapacağı’ gerekçesiyle haklı buldu.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2007 ekiminde karara bağladığı olayda K.A.ve F.A. karşılıklı boşanma, maddi ve manevi tazminat ile nafaka davası açtı. Davacı koca, eşinin kendisini yengesiyle duygusal ilişki içinde olmakla itham ettiğini ve bu dayanaksız ithamını toplum içinde yaydığını, kendisine sürekli hakaretlerde bulunarak, kişilik değerlerine saldırdığını ve haksız olarak müşterek evi terk ettiğini, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını ileri sürdü. Davacı eş, boşanma, düğünde takılan ziynetlerin aynen iadesi ya da karşılığının yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili, ayrıca maddi ve manevi tazminata karar verilmesini talep etti.
Yerel mahkemede istediğini alamayan eş temyize gitti. Yerel mahkemenin Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin temyiz kararına direnmesi üzerine Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’ndan şu karar çıktı:
“... Türk Medeni Kanunu’nun 174/1. maddesinde maddi tazminat talebi için kadın ve erkek yönünden bir ayrım yapılmamıştır. Olayda, koca; kendi kusuruyla yol açmadığı boşanma yüzünden, evlilik düzeni bozulmuş, en azından evin bakımı, temizliği gibi kadının ev işlerine emeğiyle sağladığı katkıdan yoksun kalmıştır. Koca, bozulan bu düzenini ilerde yeniden kurmak ve elde etmek için maddi külfet yapmak zorunda kalacaktır. Çalışmayan kadının edinilmiş mallarda katkı payı isteyebileceğini kabul eden Türk Medeni Kanunu sisteminde, maddi tazminat ile sorumlu tutulamayacağını önceden kabul etmek imkansızdır. Kadının, ev kadını olması ve evlilik birliği içinde gelirinin bulunmaması, tazminat sorumluluğunun esasıyla ilgili değil, tazminatın kapsamını belirlemekle ilgilidir. Bu bakımdan, maddi tazminatın koşulları oluşmuştur. Açıklanan sebeple özel daire bozma kararına uyulmak gerekirken, direnme kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenlerle direnme kararı bozulmalıdır