Toroğlu'nun bugün gazetede yazdığı ''Alex'in arkadaşına penaltı attırılır mı?'' başlıklı yazısında kendisine hakaret edildiği ileri süren Brezilyalı yıldız olayı mahkemeye taşımaya karar verdi.
Beşiktaş Kulübü avukatlarına bu konuda talimat veren Bobo'nun, ''Alex'in arkadaşı olmamla penaltıyı kaçırmamın ne alakası var.. Ben Türkiye'ye geldiğim günden bu yana Fenerbahçe maçlarında hep gol atıyorum.. İlk kez bir Fenerbahçe maçında gol atamadım. Penaltıyı da bilinen sebeplerden dolayı kaçırdım. Alex yakın arkadaşım, ama sahada rakibim'' dediği öğrenildi.
Erman Toroğlu bugün Hürriyet'teki köşe yazısında Bobo ile ilgili şunları yazdı:
Alex'in arkadaşına penaltı attırılır mı?
Bobo’nun hafta içinde “Penaltı olursa ben atacağım” demesi ve sürekli penaltı çalışması biraz tuhaf geldi. Bobo Brezilyalı. Tıpkı takım arkadaşı Nobre gibi. F.Bahçe’nin Brezilyalı kaptanı Alex’le de ailece görüşürler.
GALATASARAY maçından önce Baroni’nin ateşlediği olaylar. Beşiktaş maçında da Bilica’nın... Bir de Bobo’nun penaltı kaçırması. İsterseniz tersten başlayalım. Mustafa Denizli’nin maçtan sonraki beyanatlarını dinlemedim. Daha sonra Hürriyet’teki yazımda sevgili Mustafa’ya seslendim. Dedim ki: “Penaltıyı Brezilyalı Bobo’ya değil, Şilili Tello’ya attırırdım.” Dün bu konuda çok sayıda telefon geldi. Söyleyeceğim çok açık ve nettir. Bobo Brezilyalıdır. Beşiktaş’ta oynayan yine Brezilyalı arkadaşı Nobre vardır. Fenerbahçe’nin Brezilyalı kaptanı Alex bunlarla çok samimi arkadaştır. Bunlar ailece görüşürler, gece gündüz beraberlerdir.
Karar verememiş
Öncelikle Bobo’nun kasıtlı bir şey yapacağı fikrinde değilim ama Mustafa Denizli’ye hafta içinde “Penaltı olursa ben atacağım” demesi ve sürekli penaltı çalışması biraz tuhaf geldi. Mustafa Denizli de bu konuda rahatsız olmuş ki, “Önce karar veremedim, sonra çalıştırdım” demiş.
Kendi ipinle asıl
Mustafa’ya şunu söylerim. İnsan hayatta her gün yeni bir şeyler öğreniyor, ders alıyor. Tecrübeli bir hocasın ama kararsızsan yapmayacaksın. Ne dersin sevgili Mustafa. Başkasının ipiyle kuyuya düşmektense kendi ipinle asılmak daha iyi. Bakınız size iki tane maçtan bahsettim. Hep assolist Brezilyalılar. Baroni ve Bilica. Arsene Wenger’in o sözü müthiş: “Bir Brezilyalı yarar, ikisi karar, üçü zarar...”