Geçen yıl Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Davos Zirvesi’nde “One minute” diyerek oturum terk etmesini haklı bir tavır olarak gösteren Doğuş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenk, “Bende olsam aynısını yapardım. Bende o salondaydım, orada yapılan tavır Türk milletine yapılmıştır.
Bizim de bir geçmişimiz var. Ferit’de olsa aynısını yapardı” dedi. Davos Zirvesi’nde Bloomberg HT Ekonomi Müdürü Özlem Dalga’nın sorularını yanıtlayan Ferit Şahenk, zirveyle ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: “Bugün bir yada iki yıl önce krizi nasıl görmedik konuşuluyor. Şimdi ne yapacağız, sektörlerin durumu ne, dünyada neler oluyor.
Geçmişte krizi sen gördün, ben görmedim konuları tartışıldı. Ondan sonra bakıldığı ki dünyada bir çoğumuzun çok önem verdiği hayranlıkla izlediği kurumların batışı geldi. Finans sektöründe güvenen kaybolmasıyla birlikte genel ekonomiye yansımalar oldu. Bunlar geçtikten sonra ne yapalım diye konuşulurken bugün finans piyasalarında IMF ve merkez bankalarının rolü konuşuluyor.
Bu yıl ise zirve öncesi Yunanistan vakası yaşandı. Japonya tartışılıyor. ABD’nin bütçe açığı ve piyasalardaki paraların nasıl geri çekileceği ve enflasyonla işsizlik arasındaki dengelerin nasıl kurulacağı tartışılıyor.
Gelecekte yönetim kadrolarındaki risk denetim olaylarının öne çıkması, yönetim kurullarını ne yapması gerektiği yeni dünyada oluşması gereken regülasyon ve denetimlerin dünya ticaretine nasıl damgasını vuracağı konuşuluyor.”
RİSKLERİ BANKALAR ALIYOR
Dünyada riskleri bankacılık sektörünü aldığını vurgulayan Şahenk, “Riskler alınırken sanki kimseni haberi yokmuş gibi bir hava oluşturuluyor. Bankaları denetleyen kurumlar bu kredileri alanlar tartışılmıyor. Krediyi alanını sorumluluğu yok mu, bunlara genel olarak bakmak lazım” diye konuştu.
Dünyada her yönüyle işler iyi giderken kimsenin sisteme dokunmadığını altını çizen Ferit Şahenk, bugün kabahatli aramak yerine geleceğe bakmak gerektiğini söyledi. “Bankaların her üç ayda daha yüksek kar açıklama baskısından kurtulup uzun vadede hissedarlara sağlayacağı katkıyı düşüneceği bir yapıya kavuşmalı” diyen Şahenk açıklamalarına şöyle devam etti: “Dünyada artık herkes gördü ki problem artık herkesin problemi.
Problem kolektif olarak çözülme yoluna gidildiğinde problem çözülür. Şu anda işin sonuna gelmedik. Bu kadar kaldıraç alan ürünlerin sadeleşmesi, piyasalara güveni gelmesi çok kolay olmaz. Güven kolay kazanılmaz ama çok çabuk kaybedilebilir. Güçlü regülasyonların olduğu bir dönem başlayacak.
Türkiye’de 2001 kriz sonrası büyük başarı sağlandı. Hissedarlar kadar BDDK’nın düzenlemeleri etkili oldu. BDDK, bizleri destekledi ve bugünlere gelmemize katkıda bulundu. Yaklaşım olarak Türkiye dünyaya iyi bir örnek teşkil edilmiştir ama Türkiye Avrupa ve ABD’ye ders verecek konumda değil.”
IMF ANLAŞMASININ İÇERİĞİ BİLİNMEDEN YORUM YAPILMAMALI
Türkiye’nin iki yıldır IMF olmadan devam ettiğini belirten Şahenk, IMF anlaşmasının Türkiye’ye katkısı olacağını ancak bir anlaşma olmaması halinde ise negatif etkinin geçici olacağını söyledi. Şahenk, anlaşmanın içeriğini görmeden ‘anlaşma yapılsın ya da olmasın’ diye yorum yapılmasının da doğru olmadığını sözlerine ekledi.
HT