Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili tarafsız olmalarını kimsenin beklememesi gerektiğini söyledi. Destici, "30 yıldır memlekete kan kusturan, binlerce mehmetçiğin, askerin polisin kanını, kundaktaki bebeğin kanını elinde bulunduran, özerklik taleplerini hale yüksek sesle dillendiren, devletin milletin yer altı yer üstü kaynaklarından pay isteme pervasızlığını yükse sesle dillendirenlere gösterdiğiniz hoşgörüyü, sevginin, merhametin en azından onda birini de düne kadar ‘din kardeşim’ dediklerinize de göstermenizi bekliyoruz." dedi.
Destici, parti genel merkezinde düzenlenen il başkanları toplantısı öncesinde açıklamalarda bulundu. Seçim sisteminin demokratikleşmesi için hiçbir adım atılmadığını belirten Destici, "Atılan adım ne iktidar partisi ‘ben mevcut oyumla, yaklaşık oyumla önümdeki seçimlerde hangi sistemle daha fazla oy alabilirimin’ çalışmasını yapıyor. Yoksa ‘Türkiye’yi demokratikleştireyim’ diye bir çabası yok. ‘TBMM’yi demokratikleştireyim, TBMM’yi yürütmenin vesayetinden kurtarayım, özgür, hür fikrini söyleyebilen vekillerden oluşturayım, bunu genel başkanın iki dudağı arasından kurtarayım’ çabaları yok. Hangi sistemle daha fazla milletvekili çıkarabilir. Gece gündüz bir komisyon kurmuşlar, komisyon bunun üzerinde çalışıyor. Hangi istem olursa biz daha fazla milletvekili çıkartabiliriz, onu da getirip toplumun önüne, meclise getirecekler ve koyacaklar. Yasal çoğunlukları da olduğu için bunu yapabilecekler. Fakat her zaman evdeki hesap çarşıya uymaz. Şimdi teklif ettikleri ve getirmeye çalıştıkları sistem ‘barajsız dar bölge sistemi’ BBP açısından baktığımız zaman bizim için mevcut sistemden daha iyi bir sistemdir. Ama biz hiçbir zaman kendimize göre değerlendirmedik. Biz gerçekten ‘bu demokratik midir, milletin ve ülkenin hayrına mıdır, faydasına mıdır’ buna bakıyoruz ve böyle bakamaya devam edeceğiz. Kendine göre hesap yapanların akıbetine bakmak lazım." şeklinde konuştu.
"YASALAR İÇERİSİNDE HALLEDİLMESİ GEREKİR"
Sorumluluk makamında olanlarım kamplaştırıcı dilden uzak durmasını gerektiğini vurgulayan Destici, "Devlet kadroları içerisinde yanlış yapan varsa, hukukun dışına çıkar varsa, yasaların dışına çıkar varsa bunlar hukuk içerisinde halledilmesi gerekir. Yasalar içerisinde halledilmesi gerekir. Zaten bütün yetki sizde yanlış yapan memur varsa, amir varsa, müdür varsa alırsın, görev mi değiştireceksin, kadrosunu mu, hukuka mı bütün bunları yaparsın zaten yapıyorsun bütün yetki sende. Yani bir de üstüne çıkıp da milleti ayrıştırmanın, milleti kamplaştırmanın bir faydasının olmadığını düşünüyorum. Bunun uzun vadede, belki kısa vadede kullananlar acısından yakın vadedeli olumlu sonuçlar gözükse de uzun vadede ben bunun kendileri için de hayırlı olmayacağını düşünüyorum. Onun için herkesin bu dili bırakması lazım. Türkiye’nin barışa huzura, kardeşliğe ihtiyacı var. 30 yıldır memlekete kan kusturan, binlerce mehmetçiğin, askerin polisin kanını, kundaktaki bebeğin kanını elinde bulunduran, özerklik taleplerini hale yüksek sesle dillendiren, devletin milletin yer altı yer üstü kaynaklarından pay isteme pervasızlığını yükse sesle dillendirenlere gösterdiğiniz hoşgörüyü, sevginin, merhametin en azından onda birini de düne kadar ‘din kardeşim’ dediklerinize de göstermenizi bekliyoruz." ifadelerini kullandı.
"BU YÖNÜ İLE EKSİK BULUYORUM"
Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile ilgili de açıklamalarda bulunan Destici: "Herkesin bilmesi gereken bir şey var. Yani devlet başkanı seçmiyoruz. Parlamenter sistem içerisinde bugün hangi yetkilere sahipse, halk seçtiğinde de aynı yetkilere sahip olacak, bütün partilere karşı seçildikten sonra tarafsız bir cumhurbaşkanı seçilecek. Tabi demokratik mi derseniz burada da eksik yönler var. Sadece mecliste grubu bulunan partiler aday gösterebiliyor. 20 milletvekilinin imzasını bulunda da seçilebilir. Biz şuanda bu konu ile ilgili BBP olarak isterdik ki meclis dışına da imkan verilsin. Hatta sadece meclis dışında ki siyasi partilere değil bütün oda ve borsaların, sendikalar, sivil toplum örgütleri bir aday gösterebilmeliydi. Bu yönü ile eksik buluyorum. Bu eksiklik devam ederse bu eksikliğin bir dahaki seçimde giderilmesi gerektiğini düşünüyorum. Mevcut hali ile adaylar çıkmadan adaylar belirlenmeden yorum yapmanın doğru olmadığını düşünüyorum. Biz BBP olarak adaylar ortaya çıktıktan sonra tabi ki parti kurullarımızla oturup değerlendireceğiz ve bir karar vereceğiz. Tabi bu süreçte tarafsız olmamızı kimse beklemesin. Elbette ki bir kararımız olacaktır. Bunu da biz dediğim adaylar ortaya çıktıktan sonra kurullarımızla oturup istişare edip, değerlendirip ondan sonra kararımız açıklarız."