GAZETECİLER.COM
Ali Bayramoğlu pek fazla konuğumuz olmuyor çünkü:
1.) Medya eleştirilerini fazla nezaket içinde yaptığı için müşterisi(!) yok!..
2.) Zaten medya kavgalarında da çok görünmek istemiyor…
Bugün, Medya – Ergenekon ilişkilerini hatırlatmış…
Ve bir de 12 yıl öncesine dönüp, Ertuğrul Özkök’ün dönemin Ekonomiden sorumlu Bakanı Güneş Taner ile yaptığı telefon görüşmesini…
Bakın nasıl:
Medya ile Ergenekon akrabalığı...
Basın Türkiye'de her zaman önde gelen siyasi aktör oldu.
Özellikle 1980'lerle birlikte, gazetelerin, Cağaloğlu'ndan çıkarak plazalara taşmasının, giderek büyük sermayeyle bütünleşmesinin ilk önemli sonucu, medya-siyaset ilişkilerinin biçim değiştirmesi oldu.
Siyasetçiyle ilişkileri yönlendiren ana unsur medya gruplarının ticari konum ve çıkarları, basın dışında el attıkları işler haline geldi.
Ve bu dönemde siyasi aktör gibi davranmaya, siyaseti doğrudan şekillendirmeye, hatta dizayn etmeye başladılar.
1991-2002 yılları arasındaki, güçsüz hükümetler ve koalisyonlarla gelen istikrarsızlık dönemi de bunu kolaylaştırdı.
Basın bakan tayin ettirmeye, başbakan seçtirmeye kadar giden bir yol izledi.
Basın patronlarıyla siyasetçiler arasındaki çıkar yakınlaşması etik kuralları alt üst eden bir görüntü veriyordu.
28 Şubat elbet bu tarzın doruk noktasıdır.
Hürriyet-Sabah-Milliyet üçlüsü bu dönemde Türk demokrasinin gerilemesinde, kalıcı sonuçlarla otoriterleşmesinde önemli sorumluluk taşımışlardır.
Militan demokrasi anlayışı, demokratik kurumların içini boşaltan askeri vesayet dozunun yükselmesi ve gerek toplum gerek devletin her kademesine sızması, askercil zihniyetlerin meşruluk kazanması bu sonuçlar arasındadır.
Psikolojik harekâtlar o günden kalma alışkanlıklardır.
Fişlemeler, sivil toplum örgütlerini paramiliter yapılar haline dönüştürme, gazete ve ekranları sahte ve kurgu skandallara açma da öyle...
Çarpıcı ve bildik diğer bir yan medya gruplarının siyasi partiler arasında bir siyasi parti gibi davranmaları olmuştu.
Hükümeti devirmeye, DYP'yi bölmeye çalışıyor, ara rejim modelleri üretiyorlardı. Siyasi dizayn girişimleri doruk noktasına ulaşıyordu.