Sarıyer'de komşu evin havuzunda boğularak hayatını kaybeden küçük Pamir'in ailesi gün boyu taziyeleri kabul etti. Başbakan Erdoğan'la yaptığı telefon görüşmesini basın mensuplarına anlatan acılı baba Serdar Dikdik, "Ona 'sen bize üç çocuk yap dedin ama biz bir çocuğa bakamadık' dedim. Allah razı olsun. Böyle bir Başbakan istemiyor muyuz biz. Herkesin acısını paylaşsın diye" dedi.
Sarıyer Zekeriyaköy'de çok sayıda kişi, taziye için minik Pamir'in evine akın etti. Acılı aile, gün boyu evde taziyeleri kabul etti. Bu sırada jandarma ekipleri de eve gelerek, olayın gerçekleştiği güne ait kamera kayıtlarını aldı. Acılı Anne Süverçe Dikdik gözyaşları içinde taziyeleri kabul ettiği görüldü.
Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan baba Serdar Dikdik, "Başbakan Erdoğan aradı. Ona 'sen bize üç çocuk yap dedin ama biz bir çocuğa bakamadık' dedim. Allah razı olsun. Böyle bir Başbakan istemiyor muyuz biz. Herkesin acısını paylaşsın diye. Zaten bizi bölen bu küçük şeyler insanları birleştirir. Biri kaybolmuş. Bir büyük aramayınca insanlar bir kesim kalbi kırılıyor. Bu ülke senelerdir bir. Bizi kimse bölemez. Bir çocuk kayboldu binlerce kişi bir araya geldi. Tayyip Beyle konuştuk. 'Başın sağolsun' dedi ben de teşekkür ettim" dedi.
Pamir'in cesedinin bulunduğu havuzun daha önce defalarca arandığını anlatan Dikdik, "Defalarca kalaslarla arandı. Bundan önce oturan kişi arkadaşımdı. Adam borsacıydı. Stresten uzak durmak için her gün havuzu temizliyordu. Orası pırıl pırıldı. Ancak ev sahibi onu çıkardı. O çıkınca tadilat başladı. Şansa bak inşaat başlayınca havuz bu hale geldi" şeklinde konuştu.
Kamera görüntülerini de izlediğini söyleyen acılı baba, "Kameralarda bir çocuk Pamir'i eve getiriyor. Sonra diğer tarafa gidiyor bizim çocuk. Bahçenin içinde herif. On dakika sonra ben çıkıyorum aramaya başlıyorum" ifadelerini kullandı.
Serdar Dikdik cesedin bulunduğu gün bağrışmaları duyunca sağ olduğunu düşünerek sevindiğini anlatarak şunları söyledi:
"Bulundu diye sevindim. Hemen çite yöneldim. Bu boyla o çitten çıkamadım. Çocuk kafayı koymuş oradan geçmeye. Savcıya da söyledim. 'Savcım ben geçemedim o nasıl geçti bir bak' diye. O bile inanamadı."
Bugün Pamir'i ana okuluna yazdırmayı planladığını kaydeden acılı baba, "Bugün araba alacaktım. Çocuğu anaokuluna yazdıracaktım. O ana okulundayken internetten ev bakacaktım. Şimdi yukarıda üçlü kanepe var. Ona bakarken nasıl ben dayanabilirim. Daha birkaç gün önce o kanepede boğuşuyorduk. Ben şimdi o kanepede nasıl oturacağım. Bir melek gitti başka insanlar gitmesin" şeklinde konuştu.