Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, basın mensuplarının, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’ın CMK’nın 250. Maddesinin değiştirilmesine talimatı olduğu yönündeki açıklamasını hatırlatması üzerine “Hukuk bir defa durağan bir süreç değildir, canlı bir süreçtir. Bu canlı sürecin içerinde bizim gelişmelere göre bunları değerlendirmemiz, arkadaşlarımızla istişare etmemizden daha doğal, daha tabi bir şey olamaz.” cevabını verdi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Somali Geçici Federal Hükümeti Başbakanı Abdiweli Muhammed Ali ile Dolmabahçe’deki Başbakanlık Çalışma Ofisi’nde bir araya geldi. Görüşmenin ardından iki ülke başbakanı kameraların karşısına geçerek basın toplantısı düzenledi. Toplantıda Başbakan Erdoğan, Somali ve Türkiye arasındaki ilişkilere değindi. Erdoğan, iki ülke arasındaki dostluğun daimi olduğunu beliterek, Somali’nin geçiş süreci boyunca Türkiye’nin desteğinin devam edeceğini açıkladı.
Açıklamaların ardından Başbakan Erdoğan basın mensuplarının gündemle ilgili sorularını cevapladı. Erdoğan, bir gazetecinin “28 Şubat sürecinde yeni dalgalar ve ifadeye çağrılan yeni isimler var. Bu arada Binali Yıldırım bir açıklama yaptı. CMK’nın 250. Maddesinde bir değişiklikle ilgili sizin bir talimatınız olduğunu açıkladı. Bu madenin değişmesiyle, Balyoz, KCK ve başka davalardan 800 kişinin tahliye edileceği öngörülüyor. Bununla ilgili düşünceniz nedir? 250. Maddeyle ilgili herhangi bir değişiklik var mı?” sorusu üzerine, hukukun durağan değil canlı bir süreç olduğu cevabını verdi. Bu canlı sürecin içerisinde gelişmelere göre değerlendirme yaptıklarını ilgili bakanlarla istişare etmelerinden doğal bir şey olmayacağını ifade eden Erdoğan şunları söyledi: “Tabii bir defa hukuk durağan değildir. Canlı bir süreçtir. Bu canlı sürecin içersinde bizim gelişmelere göre bunları değerlendirmemiz arkadaşlarımızla bu konula istişare etmemizden daha doğal bir şey olamaz. Konu, salt 250’ye yönelik değil. Dört paket üzerinde Adalet Bakanlığımızın çalışması vardır. Alt komisyon çalışmaları vesaire bunlar yürümektedir. Ama süratle neticelendirmenin gayreti içinde olacağız. Şu anda Adalet Bakanlığımız bu konuda ciddi bir mesafe almıştır. Öyle zannediyorum ki önümüzdeki hafta içersinde nihai çalışmaları yapıp ondan sonra ne gibi bir metinle parlamentoda genel kurula inecek, bunları da göreceğiz”
Basın mensuplarının Türk Hava Yolları çalışanlarının bir günlük grevi ile ilgili sorusu üzerine ise Başbakan Erdoğan, bazı meslek gruplarının grev gibi konularda yasalarla istisna edildiğini belirtti. Havayollarının stratejik öneme sahip bir alan olduğunu ifade eden Erdoğan, yapılan son grevin de kanunsuz olduğunu söyledi. Erdoğan şöyle konuştu: “Onu hemen bir ifadeyle değiştiriyorlar, iş ağırlaştırma veya iş bırakma gibi garip garip yaklaşımlarla kılıf uyduruyorlar. Dün vatandaşlarımızın birçoğu yurtiçi ve yurtdışında mağdur oldu. Kimsenin kanunsuzluğa müracaat etme hakkı yok. Böyle bir durum söz konusu olmuştur. Bizim hazırlığımız da dünkü olayla alakalı değildir. Yeni toplu sözleşmeyle ilgili, çalışma ve sosyal güvenlik ile ilgili yaptığımız hazırlıkların bir adımıydı. Bugünkü bu istisnayı ortaya koymamız da burada bir an önce bu tür düzenlemeleri yapmak suretiyle ülkemizin çok daha sağlıklı bir şekilde adım atmasını sağlayalım.”
Türkiye’de kurumların kaybetmesinin milletin ve devletin kaybettiğini aktaran Erdoğan, “Ve insanımız kaybederken bunun ayrıca milletimize, onların şahsında devletimize çok büyük bir darbesi, kaybı oluyor. Bu ülke bizim, hep birlikte sahip çıkacağız. Bu ne benim şahsımın ne bakan arkadaşlarımın değil. Biz emanetçiyiz zaten. Bir emanetçi olarak bu ülkede başarılı bir yönetimi sergilememiz halkımızın mutluluğu, refahı içindir. Düşünün ki kanunsuz değil kanunlu olarak yapıldığında, uzun süreli bir grev olduğu zaman bunun bedelini kim ödeyecek? Millet ödeyecek, millet eder. Çünkü bu stratejik bir kurum. Bu stratejik kurumda atılacak bu tür adımlar ciddi manada ülkemizde çöküşün habercisi olur ki buna fırsat vermemek gerekir diye düşünüyorum. Hele hukuksuz olduğu zaman hukukun gereği neyse onu da yöneticilerin yapması gerekir. Şu anda bildiğim kadarıyla THY yönetimi ki THY halka açık bir şirkettir, onlar da gereğini yapmışlardır. Bugün herhangi bir sıkıntı yaşanmamıştır. Normal seferlerine başlamıştır, yer hizmetleri normal çalışmıştır.”