Kekeç, Ülke TV'de katıldığı programda, Nedim Şener ve Ahmet Şık'la ilgili bir olayı ilk kez açıkladı.
Kekeç, Ali Fuat Yılmazer'in anlattıklarının gerçeği yansıtmadığını belirterek, Başbakan'la gerçekleştirdiği bir diyaloğu aktardı.
Ahmet Kekeç şöyle konuştu:
Ali Fuat Yılmazer'i dinledim ben. "Biz Başbakan'ın emriyle yaptık, Başbakan'ın emriyle şöyle oldu böyle oldu" diyor özet olarak.
Nedim ve Ahmet meselesini ben o dönemde görüştüğüm Cemaat'e yakın bir gazeteciye sormuştum. Polis kökenli olduğu için, hatta kendisini bu stüdyoda ağırladık. Senin odanda sordum (Turgay Güler'e hitaben). Sen de oradaydın.
Dedim ki, "senin polis tanıdıkların vardır. Bu Ali Fuat Yılmazer'leri tanırsın sen. Bu Nedim'le Ahmet'i niye aldılar?"
"Başbakan emretti, o yüzden aldılar" dedi ısrarla.
Gel zaman, git zaman bu 7 Şubat (MİT krizi) oldu. Başbakan'ın ameliyatı dolayısıyla biz eski tanışı sıfatıyla bir grup olarak geçmiş olsuna gittik.
Fehmi Koru, Akif Beki, Mustafa Karaalioğlu, Mehmet Ocaktan, İbrahim Kiras ve ben. Bu ismini saydığım insanlar şahittir bu anlatacağım olaya.
Ben Başbakan'a, Nedim Şener ve Ahmet Şık'ın niye alındığını sordum. "Siz mi aldırdınız" dedim.
Başbakan çok şaşırdı. "Asla böyle bir şey söz konusu değil, deli saçması bu" dedi. Yalçın Akdoğan'ı çağırdı. Akdoğan da hemen yanımızdaydı. Biraz uzak bir mesafede oturuyordu.
"Yalçın, Sadullah Bey'e bu gazetecilerin durumunu bir sor bakalım, bunlar hakikaten terör örgütü üyesi diye mi yatıyorlar, buna bir baksın Adalet Bakanı" dedi.
Bunu ilk kez açıklıyorum. Yalçın Akdoğan'a bunları söyledi. Kısa bir süre sonra da tahliye edildiler zaten.
Ben Ali Fuat Yılmazer'in yalan söylediğini ben, üç sene önceki bu olayla test ettim. Yalan söylüyor.
Zaten Nedim Şener çıktığında söyledi. "Başbakan'a suikast yapacak bir ekipten bahsedildi. Benim de ismimi koymuşlar. O yüzden dinlemeye aldılar beni. Takibe aldılar" dedi. Nedim'in kendisi zaten bunu yemiyor.