‘Yeni CHP’ sloganıyla yola çıkan ve 2011 genel seçimlerindeki oy hedefini yüzde 40 olarak açıklayan CHP’de seçmenin yüzde 25.9’luk tercihi partinin muhalif kanadını harekete geçirdi. Liderlik tartışmalarının dillendirildiği partide oklar Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na yöneldi. Kılıçdaroğlu’nun seçim sonrası “Milletvekili sayısını arttıran tek partiyiz” şeklindeki açıklaması muhalif isimleri kızdırırken CHP’nin ağır topları , Kılıçdaroğlu’nun CHP’nin temel söylemleri ‘ulus devlet ve laiklik politikalarından ayrı davrandığını’, ‘tabanın tanımadığı kişileri aday gösterdiğini’ ve ‘AK Parti’nin projelerine karşın popülist söylemler geliştirdiğini’ ifade etti. ERDİNÇ AKKOYUNLU
AK Parti örneğinin dünyada eşi yok
“Bu seçim sonuçları, bana göre AKP için başarıdır. Bir parti üçüncü dönemde Türkiye’de ilk defa oyunu arttırarak seçildi. Üçüncü dönem oyunu arttırarak gelen dünyada yoktur. Bu bakımdan dünyada da zor bulunan bir iştir. Fakat CHP açısından seçim sonuçları bir başarı olarak görünmüyor. Kalkıp da ‘Oyumuz yüzde 1-2 arttı demekle’ başarı olmaz. İktidar partisi bu dönemde yüzde 50’yi aşmış. Yüzde 23’ten yüzde 26’ya oyunu çıkarmak başarı değil. Bu seçimlerde hizmetin ön plana çıktığı görülüyor. Vatandaş, oyunu hizmete ve projeye verdi. Zaten CHP, söyleminden de vazgeçti. İdeolojiyi de meydanlarda söylemedi. Hizmetler önplana çıkınca da bu sonuç oluştu.”
Sonuçlar kimseyi tatmin etmedi
“Sonuçlar, tabii beklenin altında. Hepimizin beklentisi, daha yüksek bir oy oranıydı. Bu oy oranı, kimseyi tatmin etmemiştir. Genel Merkez yüzde 40 hedefini ortaya koydu. Geldiğimiz nokta, bunun çok altında bir nokta. Baykal döneminde, kamuoyu yoklamaları bizi bugünkü oranın daha üzerinde gösteriyordu. Ama son seçimde İl Genel Meclisi’nde aldığımız oy oranı yüzde 23’tü. Tabii genel merkez bu işe ‘Yüzde 23’ten 26’ya çıkardık’ diye bakıyor. “
Sonuç başarılıdır diyene gülüyorum
“MAALESEF olmadı. Sebep nedir? Halk tutarlılık istiyor. Tutarlılık sadece söylemde değil, listede de olmalı. CHP seçmeninin Atatürkçülük ulus devlet, laiklik gibi tercihleri vardır. Bunları popülist söylemlerle dejenere ederseniz, sonuç bu olur. Tabanda sizden soğuma başlar. Bizde bu soğuma olmasaydı, bugün belki MHP baraj altında kalabilirdi. Şu an ilk okul mezunu bir genel başkan yardımcısı var ya, hakkında sahtecilikten mahkumiyeti olan bir adam var ya, iki gün önce demeç vermiş ‘Biriciyiz’ diye. CHP hiç birinci parti gibi görünüyor muydu? Bu tutarsızlıklar var. CHP başarılıdır diyorlar. Güldürmeyin beni. Artık her halde genel başkan gereğini yapacaktır. Bekleyip göreceğiz.”
Seçmen nezdinde inandırıcı olamadık
“Sayın Kılıçdaroğlu ‘başarısız olursam giderim’ dedi. Bu sözü tutmasını istiyoruz. Gereğini yapsın ve istifa etsin. Özellikle medyanın Sayın Kılıçdaroğluna büyük bir desteği vardı. Buna rağmen başarısızlık oldu. Diyarbakır’da Tanrıkulu (CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu) ailesinin oy kullandığı sandıklardan 0 oy alınmıştır. Eski CHP ve Yeni CHP ayrımı bir hataydı. Sonuç ise ortadadır. Eksiğimiz, inandırıcılık özelliğimizin olmamasıydı.”
Halk bizi anlamadı
“ Ben CHP’nin çok sağlam ve güçlü politikalarla ortaya çıktığını düşünüyorum. Halk bunları görmemiştir, bir takım önyargılarla yaklaşmıştır. Özellikle bizim umudumuzun en kırık çıktığı iller İstanbul ve İzmir olmuştur. Ulusal güç birliği adayları, CHP tabanından oy almışlardır. Sonuçlara ilişkin daha ayrıntılı incelemeye ihtiyacımız var. Ben kendi adıma tabii daha fazla oy beklentisi içindeydim. Öte yandan Baykal gittiğinde oy oranının ne olduğunu biliyoruz. Bunu daha sonra değerlendireceğiz.”