Bor rezervleri bakımından dünyada birinci sırada bulunan Türkiye, bu değerli maden için yeni fikri olan girişimciler arıyor. Bakan Nihat Ergün, "Yeni bor ürünlerinin geliştirilmesi ve yaygın kullanım alanlarının araştırılmasına yönelik Ar-Ge projelerini destekleyeceğiz. TÜBİTAK aracılığıyla projelere 2.5 milyon liraya kadar destek olacağız" dedi.
2.5 MİLYON LİRAYA KADAR DESTEK
Vatan'dan Gülümhan Gülten'in haberine göre, bor rezervleri bakımından dünyada birinci sırada bulunan Türkiye, bor madenine sahip çıkıyor. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, TÜBİTAK üzerinden, bor madeni için yeni ve teknolojik fikri olan girişimcilere çağrı yaptı. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, "Bor madeni ile ilgili Ar-Ge projelerine 2.5 milyon liraya kadar destek vereceğiz" dedi.
Karar, Ulusal Bilim Teknoloji ve Yenilik Stratejisi (UBTYS) çerçevesinde belirlenecek öncelikli alanları içeren Ar-Ge proje destekleri kapsamında alındı. Türkiye'de bora dayalı sanayinin gelişmesi, yaygınlaşması ve ülke ekonomisine daha fazla katma değer sağlayabilecek bor pazarının oluşması için '1003' kodlu destek programı kapsamında çağrıya çıkıldı. Yeni bor ürünlerinin geliştirilmesi ve yaygın kullanım alanlarının araştırılmasına yönelik öngörülebilir ve belirgin ticarileşme potansiyeli olan Ar-Ge projelerinin desteklenmesi bu çağrı konusunun temel amacını oluşturuyor. Bu amaç doğrultusunda, uygulamaya yönelik yeni ve özellikli bor ürünlerinin geliştirilmesi, yerli kaynakların yoğun kullanıldığı üretim teknolojilerinin geliştirilmesi, bor ürünleri için yaygın kullanımı sağlayacak pazar imkanı geniş yeni kullanım alanlarının bulunması hedefleniyor.
TÜBİTAK'TAN % 100 HİBE
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, "1003 kodlu destek programı kapsamında ilk aşamada kömür teknolojileri konusunda çağrıya çıkılmıştı. TÜBİTAK aracılığıyla Ar-Ge projelerine 2.5 milyon liraya kadar destek sağlayacağız. Destek kapsamında üniversite-sanayi işbirliğini teşvik etmek amacıyla bu projelerde özel sektör de yürütücü olarak yer alabilecek. Araştırmacılara önemli teşvikler verilecek. Araştırmacılar tek başına veya farklı üniversitelerden birkaç isimle veya özel sektörle bir araya gelerek '1003' programına başvurabilecek. Bu program kapsamında yurtdışından evrensel araştırmacılar da Türkiye'ye getirilebilecek" dedi.
Bakan Ergün, desteğin ayrıntılarını şöyle aktardı:
"Bilim Teknoloji ve Yenilik Stratejisi'ne bağlı kalmak koşuluyla kamu kuruluşlarıyla da ortak çalışmalar yapacağız. Farklı kamu kuruluşlarıyla eş finansman yoluyla çağrıya çıkacağız. Kamu kuruluşları, kendi ihtiyacı olan alanlarda yapılacak Ar-Ge projelerinin değerlendirilmesi, izlenmesi ve sonuçlandırılmasında TÜBİTAK'ın deneyiminden faydalanacak. Bu kapsamda Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü (BOREN) ile çağrıya çıkıldı. Milli Eğitim Bakanlığı ile Fatih Projesi kapsamında bilişim konusunda çağrıya çıkıldı. Sağlık Bakanlığı ile de aynı amaçla çalışmalar devam ediyor."
KRİTİK BİLGİ BULANA DESTEK
TÜBİTAK çağrı metninde, desteklerle ilgili detaylı bilgi veriyor. Buna göre çağrı kapsamında desteklenecek projelerden endüstriyel uygulamalara temel teşkil edecek veya büyük ölçekli teknolojik uygulamalara girdi sağlayacak teknolojik ürün veya bilgi üretilmesi beklenecek. Borla ilgili önerilecek projeler küçük, orta veya büyük ölçekli olarak hazırlanabilecek. İlgili endüstriyel kuruluşlarla işbirliği içinde hazırlanmış veya ilgili endüstriyel kuruluşlardan ayni ya da nakdi destek almış olan projelere öncelik verilecek. Orta ve büyük ölçekli projelerin birden fazla kurumun yer aldığı alt projelerden oluşması beklenecek. Desteklenecek projelerin ödeneği, TÜBİTAK ve BOREN tarafından eşit oranda karşılanacak. Çağrı Takvimi'ne göre değerlendirme sonuçları en geç 9 Kasım'da açıklanacak.
500 STRATEJİK ALANDA KULLANILIYOR
Türkiye, bor rezervleri bakımından dünyada ilk sırada. Dünyadaki bor rezervinin yüzde 72'sine sahip. Bor ürünleri çoğunlukla cam, seramik, tarım ve deterjan sektörlerinde kullanılıyor, yüzde 99.5'i ihraç ediliyor. Dünyada uzay ve hava araçları, nükleer uygulamalar, askeri araçlar, nanoteknolojiler ve enerji sektörü başta olmak üzere çoğu stratejik, 500'e yakın alanda değerlendiriliyor.