ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’ne bombalı saldırı düzenleyen Ecevit Şanlı’nın DHKP-C üyesi çıkması, gözleri çocuklarını örgütün elinden kurtarmak için çırpınan ailelere çevirdi.
Duygu Y. ile Berk E.’nin babalarının ardından aranan muhtemel canlı bomba Bulut Y.’nin babası Şinasi Y. de sesini yükseltti. Yıllarca Zonguldak’ta maden ocaklarında çalıştığını belirten Şinasi Y., “Amacım, babamın bana yapamadıklarını çocuklarım için yapmaktı. İstedim ki, cebimde beş kuruş para olmasın ama onlar okusun.” diyor. Oğlundan bir yıldan beri haber alamadığını belirten acılı baba, bir yandan da kendini sorgulayarak “Belki bir yerde yanlışlık yapmışımdır. Ama nerede yaptığımı bulamıyorum. Eğer sevmek suçsa, bu suçu işledim. Çocuklarımı çok sevdim.” diye konuşuyor. Söz, Bulut’un bir eylem hazırlığında olduğu ihbarına gelince ise yürek burkan şu ifadeleri kullanıyor: “Oğlum fedai olacakmış. Neyin ve kimin fedaisi olacaksın? Her insanın önce yaşam hakkı vardır. Şayet oğlum bunu yapacaksa; önce benim daha sonra da annesinin başına sıksın. Daha sonra ne yapacaksa yapsın.”
Terör örgütü DHKP-C üyeliğinden Tekirdağ Cezaevi’nde tutuklu bulunan Şafak Y. ile emniyet birimleri tarafından muhtemel canlı bomba adayı olarak belirlenen Bulut Y.’nin babası Şinasi Y., iki oğlu ile ilgili Zaman’a önemli açıklamalarda bulundu. Bulut’un 2005 yılında Bursa Uludağ Üniversitesi’ni, kardeşi Şafak’ın da 2009 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni kazandığını belirten baba Şinasi Y., oğullarının örgüte katılmasını içinde bulundukları ortamlara bağlıyor. Bulut’un üniversite yurdunda sık sık farklı grupların baskısıyla karşılaştığını, Şafak’ın da okuduğu okulda üniversite yönetiminin istemediği yere afiş astığı için hedef haline geldiğini belirten baba, “Keşke okulu bırakmalarının önüne geçebilseydim. Bunu başaramadığım için iki oğlum da örgüte katıldı. Sonucunda birkaç yıldır oğlumu bir türlü göremiyorum. Bu kişilerin çocukları yok mu? Acaba bu çocuklara biraz sevgi gösterilseydi ne olurdu? Biraz müsamaha gösterilseydi çocuklarım okullarını bırakmazdı. Sonuçta biz de evlatlarımızdan uzak kalmazdık.” diyor.
Zonguldak’ta maden ocaklarında zor şartlarda para kazandığını belirten acılı baba, “Dedim ki, çocuklarım okusun, gerisi hiç önemli değil. Ben yolda yürüyeyim cebimde beş kuruş para olmasın bana keyif verir. Yani benim için çok zor bir durum. Hayat dediğim şey ne? İki oğlum yanımda yoksa telefonla ulaşamıyorsam, onlar beni aramıyorsa ben niye bu kadar hayatın çilesini çekiyorum bilemiyorum.” şeklinde konuşuyor. Oğlu Bulut’tan yaklaşık bir yıldır hiçbir şekilde haber alamadıklarının altını çizen baba Şinasi Y., karşı karşıya kaldıkları durumdan dolayı aile olarak sıkıntılı günler yaşadıklarını kaydediyor. Örgütün canlı bombalarına atıfta bulunarak, “Oğlumun parçalanmasını istemiyorum.” şeklinde konuşan baba, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ben çocuklarımı en iyi koşullarda yetiştirdim. Onları saz başta olmak üzere farklı kurslara gönderdim. İkisi de amatör ligde futbol oynuyorlardı. Onlara şiddetten ziyade hoşgörünün önemini öğretmeye çalıştım. Ancak çocuklarım şimdi farklı noktalarda. Baba ve anne olarak oğlumuzun parçalanmasını istemiyoruz. Bizi daha fazla üzmesin. O ölürse bilsin ki annesi ve babası da ölmüştür. Eğer onda azıcık merhamet varsa, benim oğlumsa o sevgiyi taşıyorsa bunu yapsın.” Acı çeken baba, muhtemel bir eylem yapacağı belirtilen oğlu Bulut hakkında da net konuşuyor: “Oğlum fedai olacakmış. Neyin ve kimin fedaisi olacaksın? Her insanın önce yaşam hakkı vardır. Şayet oğlum bunu yapacaksa; önce benim daha sonra da annesinin beynine sıksın. Daha sonra ne yapacaksa yapsın.”
Aileler çocuklarını çok sevsin
Baba Şinasi Y., kendisi gibi benzer durumda olan ailelere de çağrıda bulunuyor. Çocukları terör örgütü DHKP-C’ye katılan ailelerin dayanışma içinde olması talebinde bulunan baba, bu şekilde çocuklarını kurtarmak için daha yüksek ses çıkaracaklarını kaydediyor.“Çocuklarınızı çok sevin hem de çok.” diyen Şinasi Y., şunları dile getiriyor:“Çocuklarınızla iyi birer arkadaş, baba ve anne olun. Evladınızın kimlerle irtibat kurduğunu yakından bilin. Sadece terör örgütleri değil, kızının ve oğlunun uyuşturucu ve farklı maddeler kullandığını bilmeyen çok sayıda aile var. Bu kişiler evlatlarına sahip çıksın. Aksi durumda dönüşü çok zor oluyor.” Bu arada baba Y., son dönemde yaşadığı bu durumlardan dolayı ciddi bunalım yaşıyor. Bundan dolayı da sık sık sinir hapları kullandığını belirtiyor.
Zaman