Arjantin'in iflası manidar

Gazze katliamına en sert tepkiyi veren Arjantin'i akbaba fonları yaktı. S&P, notu temerrüte çekti. Olayın başrolünde ise Yahudi kökenli Singer'ın fonu var

Gazze'deki insanlık dışı katliama karşı bayrak açan, büyükelçisini geri çekip, İsrail ordusuna giden askerleri vatandaşlıktan çıkaran Arjantin'e finansal operasyon uygulanıyor. Ülkenin borç sorunundan faydalanmak isteyen, sermayedarları Yahudi cemaatinin önemli isimleri olan 'akbaba (leşçi) fonlar' Arjantin'in fişini çektirip, yüksek faizle kârlarına kâr katmak istiyor.

AKBABA İSRAİLLİ ÇIKTI
Olaya başından başlarsak, Arjantin 2001'de krize girip borç batağına düştü. GSMH'nin yüzde 166'sını oluşturan borçlarını ödeyemeyince iflas etti. Ardından fonlarla müzakerelere başladı. Alacaklarının yüzde 75'inden vazgeçen fonlar yeniden yapılandırmayı kabul etti. Ancak pusuda bekleyen akbaba fonlar anlaşmayı reddedip ABD mahkemelerinde alacak davası açtı. Bu sürecin başını Yahudi kökenli Paul Singer'a ait olan NML Capital çekti. Davalar 18 Temmuz'da sonuçlandı. Mahkeme, 1.3 milyar dolarlık borcu ödemesi için ülkeye 30 Temmuz'u gösterdi. Arjantin hükümeti, Amerikalı arabulucularla görüştü. Görüşmelerden sonuç alınamadı.

DÜĞMEYE S&P BASTI
Arjantin'den resmi açıklama gelmeden kredi derecelendirme kuruluşu Standars&Poor's (S&P) düğmeye bastı. Ülkenin notunu CCC -/C'den 'tercihli temerrüt'e indirdi. Bu, borçlarını faizleriyle birlikte ödeyemeyen ülkeler için kullanılıyor. Aslında Güney Amerika'nın üçüncü büyük ekonomisi olan Arjantin, 1.3 milyar dolarlık borcu kolaylıkla ödeyebilecek durumda. Zira son 10 yılda ülke 173 milyar dolar dış borç ödedi. Bugün yaşanan durum, ülkenin 'akbaba fonlar'ın yüksek kâr hırsına boyun eğmemesinden kaynaklanıyor. Çünkü, Arjantin bu şantaja boyun eğerse fatura ilk etapta 15 milyar dolara, 2005 ve 2010'daki yapılandırmalara giren yüzde 93'te eklenirse 120 milyar dolara çıkacak.

GÖZÜNÜ % 1608'LİK KÂR DA DOYURMADI
NML Capital'in başında Yahudi kökenli Paul Singer var. 69 yaşındaki Singer, İsrail Lobisi'nin güçlü örgütlerinden Yahudi Ulusal Güvenlik İşleri Enstitüsü'nün de yönetim kurulu üyesi. Singer'in 48 milyonluk tahvilden 832 milyon dolarlık bir getiri sağladığı yani Arjantin'deki operasyonundan yüzde 1.608 kazanç elde ettiği tahmin ediliyor. Singer, 1977'de ailesinden ödünç aldığı 1 milyon dolar ile Elliott Management'ı kurdu. Batık şirketleri tuzağa düşürerek işe başladı. Şirketlerin borcunu iskontolu olarak satın alıyordu. Herkes şirketten umudunu kestiği için 100 dolarlık borcu 20 dolara topluyordu. Firma iflasını duyurduğunda alacaklılar, uzlaşma yoluna giderken 'akbaba' Singer borcun tamamının faiziyle beraber ödenmesi için mahkemeye başvuruyordu. Şimdi aynı yöntemi ülkelere uyguluyor.

GERÇEKTEN BATSA CDS'LER YÜKSELMEZDİ
Arjantin ekonomisi 2001'de de benzer bir dönem yaşadı. Ama şu anda sağlıklı durumda. İşsizlik yüzde 7.1, döviz rezervleri 29 milyar dolarda. Ülke borsası çarşamba günü yüzde 7 yükseldi. Dünyanın en çok kazandıran endeksi oldu. Dün ise açılışta yüzde 8'e yakın değer kaybetti. Ülkenin 5 yıllık CDS'leri (kredi iflas takas primi) 400 baz puan düşerek bin 444 puana geriledi. Bir yıllıkların ise 21 baz puan yükselerek 4.708'e ulaştı. İflas eden şirketlerin CDS'leri yükselirken, Arjantin'inkinin düşmesi "Piyasa kısa süreli bir temerrüt öngörüyor" yorumuna neden oldu.

TEMERRÜT TESADÜF MÜ?
Bu yaşananların İsrail'in Gazze operasyonlarına en sert tepkilerden birini gösteren Arjantin'in başına gelmesi ise "tesadüf mü" yorumlarına neden oluyor. İki fonun ABD'de açtığı dava aslında uzun zaman önce başladı. Sonuçlanması İsrail'in Gazze'ye kara operasyonuna başladığı 18 Temmuz'a denk geldi. Arjantin'in Devlet Başkanı Cristina Fernandez de Kirchner, geçtiğimiz gün İsrail ordusuna katılanları vatandaşlıktan çıkaracağını açıklamıştı. Ülke Tel Aviv'den elçisini de çekmişti. Arjantin Ekonomi Bakanı Axel Kicillof da dün teknik olarak iflas etmediklerini savundu.

YAPILANDIRMALAR BİTER
İş Yatırım Uluslararası Piyasalar Hisse Senetleri ve Türev İşlemler Müdürü Şant Manukyan, iflası değerlendirirken, "ABD mahkemesinin Arjantin konusunda öyle bir taş attı ki eğer düzeltemezlerse kimse çıkaramaz. Şayet Latince 'eşit adımlarla' anlamına gelen Pari Passu, New York Mahkemesi'nin yorumladığı gibi kabul edilirse yeniden yapılandırmanın sonuna gelmiş olabiliriz. Borcun yüzde 100'ü ödenirse kimse bir daha yeniden yapılandırma yapmaz, yaptırmaz. Arjantin sorunu, 'gelişmekte olan ülkeler krizi' yaratmaz. Ancak biriken sorunları derinleştirir" dedi.

32 YILDA ÜÇÜNCÜ TRAJEDİ
1930
ABD'de başlayan 1929 krizi bir yıl sonra Arjantin'i vurdu. Gümrük gelirleri düştü, ülke kamu işçilerine maaş ödeyemez hale gelerek, krize girdi.

1955
1946'da Arjantin'in başına geçen Juan Peron, ilk yıllarda yüzde 6 büyüme yakaladı. 1950'lerin ortalarında ülke popülist politikalar nedeniyle krize girdi. Enflasyon da bu süreçte yüzde 40 oldu.

1976
Siyasi çalkantılar 1930-1983 arasında ülkenin en büyük derdi oldu. Askeri müdahaleler ülke ekonomisini etkiledi. 1976'da enflasyon yüzde 600'e çıktı.

1989
1983'te demokrasinin geri döndüğü ülke, geçmişteki insan hakları ihlalleri ve ekonomi politikalarının sancısını çekti. 1989'da 30 milyonluk ülkede sadece 30 bin kişi gelir vergisi ödedi. Enflasyon yüzde 5.000 oldu.

2001
Lakabı El Turco, olan Carlos Menem'in 1989-1999 devlet başkanlığı döneminde yabancı yatırım ve özelleştirme hızlandı. Ancak 2001'de işsizlik yüzde 20'lere çıktı. 1998 Asya ve Rusya krizinin de etkisiyle ülkenin borcu 100 milyar doları aştı.
SABAH

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Dünya Haberleri