Kılıçdaroğlu, "Bizim verilmeyecek hesabımız yoktur. Boğazımızdan aşağı haram lokma inmedi. Böyle eğitim aldık, böyle terbiye gördük Recep Bey'' dedi.
Konya'nın Yunak ilçesine gelen Kılıçdaroğlu, ilçe girişinde partililer tarafından karşılandı. Daha sonra konvoy eşliğinde ilçe merkezine gelen Kılıçdaroğlu, burada CHP otobüsünün üzerinden halka hitap etti.
Son 3 yıldır, mazot başta olmak üzere, girdi maliyetleri artmasına rağmen buğday fiyatında artış olmadığını savunan Kılıçdaroğlu, iktidara geldiklerinde mazotta ÖTV'yi çiftçi için kaldıracaklarını söyledi.
Siyasette, yırtık ayakkabıyla siyasete atılan, sonra havuzlu villada oturan siyaset adamı olmayacaklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
''Biz sizin gibi olacağız. Sizin gibi yaşayacağız, havuzlu villalarda oturmayacağız. Siyasette zenginleşmeyeceğiz. Siyaset zenginleşme aracı değildir. Siyaset halka hizmet etme aracıdır. Siyaset ülkeye hizmet etmektir. Biz zenginleşmedik, çalıştık, çabaladık. Ama birileri zenginleşti, biz çalıştık onlar zenginleşti. Niye zenginleşiyorlar. Alın teriyle kazanıyorlarsa itirazımız yok. Ama birlerinin alın terini sömürüp zenginleşiyorlarsa kusura bakmasınlar. İnancımızda 'kul hakkı yemeyin' diyor. Kul hakkı yiyen adamların siyasette ne işi var diye sormayacak mıyız? 'Yetim hakkı yiyenlerin siyasette ne işi var?' diye sormayacak mıyız? Bunu sormamız lazım. Söz veriyoruz kul hakkı yemeyeceğiz ve yiyenlerden de hesap soracağız.''
Referandumun yaklaştığını anımsatan Kılıçdaroğlu, ''Niye dokunulmazlığı getirmiyorlar. Bir insanın boğazından aşağı haram lokma inmemişse dokunulmazlığı getirirler. Getirsinler dokunulmazlığı neden korkuyoruz. Birileri dokunulmazlığı getirmiyorsa bilin ki birşey vardır. Bilin ki kul hakkı yemiştir. Yolsuzluk yapmıştır. Bilin ki birilerinin alın terini sömürmüştür'' dedi.
-''TUZLUKÇU CHP'NİN KONYA'DAKİ NAZAR BONCUĞU''-
Yunak'taki ziyaretinin ardından Konya'nın Tuzlukçu ilçesine geçen Kılıçdaroğlu, burada Tuzlukçu Belediye Başkanı Mustafa Sak'ı makamında ziyaret etti.
Belediye binasının balkonundan halka hitap eden Kılıçdaroğlu, Tuzlukçu'nun, CHP'nin Konya'daki nazar boncuğu olduğunu, bu nazar boncuklarını seçimlerde artırmak istediklerini belirtti.
Anayasanın toplumsal uzlaşmayla ve toplumun tüm kesimlerini kucaklayarak çıkarılması gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, ''Fakat bu Anayasa sadece ve sadece Recep Bey'in derdini çözmek için getirildi. Recep Bey hesap vermesin diye getiriliyor. Ama size söz veriyorum yetim hakkı yiyen, kul hakkı yiyen kimse gidecek hesabını verecek. Recep Bey gidicidir. İnşallah sizin oylarınızla, sizi yolcu edeceğiz'' dedi.
-''PARTİZANLIK YAPAN VALİ VE KAYMAKAMLARI GÖREVDE TUTMAYACAĞIZ''-
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, daha sonra Akşehir Anıt Meydanı'nda vatandaşlara hitap etti.
Akşehir'de olmaktan son derece mutlu olduğunu, Akşehir'in atalarının yattığı yer olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, ilçenin hem Osmanlı tarihinde hem de Türkiye Cumhuriyeti tarihinde çok önemli yere sahip olduğunu söyledi.
''Bazı münafıklar demişler ki Kemal Kılıçdaroğlu Başbakan olunca Akşehir'i il yapmayacak'' diye konuşan Kılıçdaroğlu, Akşehir'e il olma sözü verdi.
Akşehir'e daha önce bürokrat olarak geldiğini anlatan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''Her ne kadar Recep Bey hakir olarak görse de, devirdiği çamın farkına vardı. Şimdi 'geriye doğru nasıl düzeltirim' diyor. 'Efendim' diyor 'sen CHP'de memursun' diyor. CHP devlet dairesi mi.. Ne söylediğini bilmez hale geldi. Recep Bey'in ezberini de kimyasını da bozacağız. Allah'ın izniyle daha sonra düzenini de bozacağız. Siyasete gireceksin, kul hakkı yiyeceksin, işçinin köylünün, çiftçinin hakkını yiyeceksin, Üsküdar'da havuzlu villada oturacaksın, bu kardeşin senden hesap sormayacak. Kiraza geleceğiz. Kiraz dalda, Recep Bey havuzlu villada. Ülkenin derdi var. Ben burada 'kiraz' dedim. 'Akşehir'e gitmiş orada kirazdan bahsetmiş, kirazla Anayasa'nın ne ilgisi var' diyecek. Resmi daireleri kapatıp miting yapacaklar. Mitingler kalabalık gözükecek. Bu ahlaki değil. Hem ahlaktan söz edeceksin hem de devletin bütün imkanlarından yararlanacaksın. CHP'nin iktidarında bir vali böyle bir şeye cüret etsin onu hemen görevden alacağız. O işi yapan yani partizanlık yapan valiler ve kaymakamları da tutmayacağız. Dürüst çalışıyorsan çalışırsın, sen devletin memurusun. Senin görevin Recep Bey'e değil, vatandaşa hizmet etmektir.''
Kılıçdaroğlu, Anayasa değişikliğinin çiftçinin, emeklinin, işçinin sorununu çözmediğini dile getirerek, ''Anayasa değişikliği Recep Bey'in sorununu çözüyor'' dedi.
''Kul hakkı yemek, yolsuzluk yapmak'' günah mı diye vatandaşlara soran ve ''günah'' yanıtını alan Kılıçdaroğlu, miting alanını dolduran kalabalığa ''o zaman bu Anayasa değişikliğine 'hayır' diyeceksiniz'' diyerek çağrıda bulundu.
-''7 GÖBEĞİMİ DEĞİL, AKŞEHİR'E KADAR 777 GÖBEĞİMİ ARAŞTIR''
Yeni ve düzgün bir Anayasa sözü veren Kılıçdaroğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
''Demokratik bir Anayasa, özgürlüklerin genişlediği, dokunulmazlıkların olmadığı, hırsızların hesap verdiği, YÖK'ün kaldırıldığı, milli eğitimin özgürleştirildiği bir Anayasa sözü veriyorum. Üniversitelerinkonuştuğu, her türden düşüncenin özgürce dile getirildiği bir Anayasa sözü veriyoruz. Güzel bir afiş var orada... Çok sık rastladığım bir afiş. 'Memleketi soydum, baş ucuma koydum, ben bir Anayasa uydurdum' diye... Memleketi soydular, köşeyi döndüler, yolsuzluk yapanların sırtını sıvazladılar. Haşhaşa ve pancara da kota getirdiler. Niye kota getirdiler. Birileri istediği için. Rahmetli Bülent Ecevit'i hatırlıyorsunuz değil mi? 'Ben ekerim' dedi. 'Benim ülkem, benim toprağım, ben karar veririm' dedi. Aynı şeyi yapacağız. Benim ülkem, benim toprağım, benim insanım para kazanacak, birilerine Türkiye'yi peşkeş çektirmeyeceğiz.''
İktidar olunca yatağa aç giren hiç kimsenin kalmadığı bir Türkiye sözü veren Kılıçdaroğlu, '' Şimdi Recep Bey, siyasete atıldım, genel başkan oldum. Yedi göbeğimizi araştırıyor. '7 göbeğimi değil, Akşehir'e kadar 777 göbeğimi araştır, araştırmazsan namertsin' diyorum. Bizim verilmeyecek hesabımız yoktur. Boğazımızdan aşağı haram lokma inmedi. Böyle eğitim aldık, böyle terbiye gördük Recep Bey'' diye konuştu.