AZİZ NESİN TARTIŞMASI
Eronat, komisyon üyelerine yönelik konuşma yapan Zeynep Altıok'a "Keşke Aziz Nesin konuşmasaydı da babam ölmeseydi dediniz mi?" şeklinde bir soru yöneltmiş, Altıok da buna karşılık "Ben de bazen provoke oluyorum ama adam öldürmüyorum" demişti.
Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, Zeynep Altıok'un milletvekiline yönelik bu sözleri için "Fazla söze gerek yok, iyi kapak yapmış" diyor.
İşte Hakan'ın Hürriyet'te yer alan bugünkü yazısı;
Olay: Komisyon üyeleri Sivas katliamında babası can veren Zeynep Altıok'u dinliyor.
Ve bu sırada...
AK Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat ile Zeynep Altıok arasında şöyle bir konuşma geçiyor:
- OYA ERONAT: Aziz Nesin kışkırtmasaydı, cahil kesimi hareke geçirmeseydi... Bazı insanlar için din hassas bir konudur. Kaşınması doğru mu? Aziz Nesin böyle yapmasaydı, babam ölmeseydi diye kafanızdan geçti mi?
- ZEYNEP ALTIOK: Aziz Nesin'e tahrik edici sorular gelmiştir. Nesin bunu söylemeseydi yaşanmaz mıydı? Belki evet ama bu ütopik bir görüş. Ben de bazen provoke oluyorum ama adam öldürmüyorum.
- OYA ERONAT: Herkes fikrini söylemeli ama her fikir söylenmeli mi? Kadına ne kadar çirkinsiniz denmez mesela... Kışkırtmak gerekir mi?
- ZEYNEP ALTIOK: Provokasyon deniliyor, tamam belki var ama hırsızın hiç mi suçu yok.
- OYA ERONAT: Güner Ümit Alevilerle ilgili bir laf etti infial oldu.
- ZEYNEP ALTIOK: Herkes tepki gösterdi ama bir saldırı olmadı. Kindarlık ekseninde değil hoşgörü ekseninde yetiştirelim çocukları...
BRAVO! MİLLETVEKİLİNE KAPAK YAPMIŞ
Zeynep Altıok'a bravo!
Milim geri adım atmadan bir insanlık çizgisini gayet güzel bir şekilde savunmuş Meclis çatısı altında.
Katliama gerekçe üretmeye kalkan Oya Eronat'a en güzel cevapları vermiş.
"Ben de provoke oluyorum ama gidip adam öldürmüyorum" diyerek milletvekiline kapak yapmış.
Fazla söze gerek yok.
"Fazla söze gerek yok" dedim ama yine de fazladan bir şeyler söylemeden geçemeyeceğim:
BİR YAKLAŞIMLA PARALELLİK
Çünkü AK Partili Milletvekili Oya Eronat'ın yaklaşımı ile darbe tartışmalarında ortaya çıkan bir yaklaşım arasında müthiş bir paralellik var.
Hani darbeler meselesi gündeme gelince...
"İyi ama durup dururken mi darbe oldu? Asker kışkırtılmadı mı? Siyasiler şunları yapmadı mı? Anarşi azmadı mı? Tarikat şeyhleri Başbakanlık'ta ağırlanmadı mı? Liderler birbirlerine küsmedi mi?" türü bin türlü darbe gerekçesi sıralanıyor ya...
Bu durumda ne deniliyor?
Şu deniliyor:
"Bunların hiçbiri demokratik süreçlere askeri müdahalenin gerekçesi ya da bahanesi olamaz".
ERONAT'A SORMAK İSTERİM
Aynı yaklaşımdan hareketle Oya Eronat'a şunu sormak isterim:
Darbeye gerekçe ve bahane üretilmesine dayanamayan yüreklerimiz, nasıl olacak da otel yakıp katliam yapmaya gerekçe ve bahane üretilmesine dayanacak?