Bürokrasiden şikayet eden belediye başkanı, "Bir genel müdür milletvekiline, ‘Ya ne var milletvekili’ diyor. Veya sekreteri ağzında sakız, ‘Genel müdür şimdi müsait değil.’ Ağzının ortasına bir tane geçireceksin. O, belki sırf o... dan sekreter olmuş oraya" dedi.
Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) tarafından belediyeye yeşil alan yapılması için tahsis edilen yeri, 350 kişiye istihdam sağlayacak sanayi bölgesine çevirmesi nedeniyle mahkemeye verilmesine tepki gösteren Bektaş, şöyle konuştu:
"Zonguldak’ta bence en büyük suçlu, siyasetçilerin atadığı bürokratlardır. Bir şeyi engellemeye çalışan, yasaları halkın menfaatine değil de, halkı sıkıntıya sokacak şekilde değerlendiren bürokratlar. İçim yanıyor. Şu memlekette bir şeyler değişsin istiyorsunuz, bir şeyler gelişsin istiyorsunuz, işsizlik azalsın, insanların kapısının önü açılsın istiyorsunuz. Adam diyor ki; ‘Yok kardeşim bu dolguyu sen yapmadın, TTK yaptırdı.’ İşin kötü tarafı buraya atamayla gelmiş, 2-3-4 sene duracak devletin memuru, apar topar o raporu lehimize veya aleyhimize zart diye Ankara’ya yolluyor. Ankara’dan olumsuz yazı çıkıyor."
Ali Bektaş şöyle devam etti:
"Memurların hepsi 657 sayılı devlet memuru. Sabah gelecekler, akşama kadar lak laklarını yapacaklar. Yok böyle birşey. Bırakın bu şehrin önünü tıkamayın. Ben bir iktidar partisinin belediye başkanı olarak eğer bunu çözemiyorsam, düşünün bu memleketin halini. TTK Genel Müdürü, ‘Biz size yeşil alan olarak devrettik, siz burayı nasıl sanayi olarak verebilirsiniz?’ diye bana dava açıyor. Çek elini be bürokrat müdür. Çekin elinizi bu şehrin üzerinden. Bizim çoluk çocuğumuz aç, işsiz, gurbete gidiyor. 350 kişiye istihdam sağlayacağız burada. Sizin umrunuzda olmayabilir. Çekin pis ellerinizi bu memleketin üzerinden. Biz gelişmek istiyoruz, biz bu memlekette işsiz bırakmak istemiyoruz, açıkta insan bırakmak istemiyoruz, gariban insan bırakmak istemiyoruz, kesmeyin önümüzü. Yazıklar olsun...
...Bürokrat takımları bu memleketi yönetiyor. O takımların istediği kanunlar çıkıyor. O takımlar istedikleri gibi maaş alıyorlar. O müsteşarlar, genel müdürler falan. Ne genel müdürler var. Bir genel müdür milletvekiline, ‘Ya ne var milletvekili’ diyor. Veya sekreteri ağzında sakız, ‘Genel müdür şimdi müsait değil.’ Ağzının ortasına bir tane geçireceksin. Gidin o cıvıklığı görürsünüz orada. Vallahi görürsünüz. Ben 10 bin kişinin oyuyla gelmişim. O, belki sırf o... dan sekreter olmuş oraya. O kadar kızıyorum ki. Aşamıyoruz. Bazen milletvekili de aşamıyor. Onlar zannediyorlar ki bilgi sahibi olmayan siyasetçi, çalıştığı elemanın söylediğine inanır. Ben milletvekili olayım beni kandırsın bakalım genel müdür."
NTV