Esad rejimine sadık askerlerin terk ettiği kentlerde şimdi PKK ve Kürt bayrakları dalgalanıyor Peki örgüt bu gücü nasıl bir anda ele geçirdi? Suriyeli Kürtler de bu yeni oluşumu destekliyor mu? İşte hikayesi...
Suriye’deki Kürtler (Suriye Kürt Ulusal Konseyi- KNC) adı altında 2011 yılının 26 Ekim’inde Kuzey Irak’ın Erbil kentinde imzalanan anlaşmayla tek bir çatıda toplandı. Kuzey Irak Kürt Yönetimi lideri Mesud Barzani’nin arabuluculuğunda biraraya gelen 16 Suriyeli Kürt grubu Abdul Hakim Başar’ı KNC’nin başkanı olarak ilan etti ve ortak hareket etme kararı aldı. PKK’nın Suriye’deki kolu olan ve aynı PKK gibi Öcalan’ı liderleri olarak kabul eden PYD ise KNC ile yaptığı müzakerelerde anlaşma sağlanamayınca bağımsız olarak hareket etme kararı aldı. PYD ile KNC, Esad rejiminin Kürt bölgelerinden çekilmesi sonrasında ilk kez uzlaşma sağladı. Afrin, Derik ve Kobani gibi büyük Kürt kentlerinin ele geçirilmesinden sonra buradaki devlet kurumlarındaki bayraklar indirildiğinde yerine ortasında güneş bulunan Kürt bayrağının yanısıra PYD’nin örgüt bayrakları da asıldı. Ardından KNC tarafından yapılan açıklamada Suriye’deki tüm Kürt grupların artık en ufak bir ayrılık olmadan bir araya geldiği duyuruldu. PYD böylece ‘Halk Savunma Birlikleri’ (YPG) adını alarak KNC’nin silahlı kolu oldu. 2 bin PKK militanı hemen bu Kürt kentlerine konuşlandırıldı ve kontrol noktaları oluşturuldu.
2 bin PKK’lı konuşlandı
Kürtler dün ele geçirdikleri kentlerde yönetimi de resmen devraldıklarını duyurarak Kürt bölgelerinin yönetimini tek elde toplayan bir ‘yüksek komite’ ile eğitim, sağlık, güvenlik alanında faaliyet gösterecek komiteler kurduklarını duyurdu. Tüm bu gelişmeler olurken Şam’da Esad’a sadık askerlere karşı büyük bir mücadele içinde olan muhaliflerin oluşturduğu Özgür Suriye Ordusu (FSA) ise gelişmeleri sessiz bir şekilde izledi. Muhaliflerin Türkiye’de oluşturduğu Suriye Ulusal Konseyi ile KNC arasında aylardır devam eden görüşmeler, Kürtler’in özerklik talebi nedeniyle sekteye uğramıştı. Bu nedenle muhalifler Kürt bölgelerine asker göndermek istedikleri zaman Kürt ittifakından, ‘Biz kendimizi koruruz’ yanıtını aldılar. Oluşturulan kontrol noktalarından muhaliflerin geçişine de izin verilmedi. Suriye ordusundan kaçan 650 Kürt askerin de Barzani’ye bağlı peşmergeler tarafından Erbil’de verilen eğitimin ardından bu Kürt kentlerine gönderildiği açıklandı. Bu da Barzani’nin hem PYD’ye hem de Suriyeli Kürt gruplara verdiği destek olarak algılanıyor.
Bayrak uzlaşması
Suriyeli Kürtler şimdi başkent olarak gördükleri Kamışlı’yı Esad rejiminin elinden alabilmek için yeni bir operasyona hazırlanıyor. Barzani’ye yakınlığıyla bilinen Kürt gazetesi Rudaw’a konuşan PYD yetkilileri de Kamışlı’daki Esad yanlısı yönetiminin ‘hayatlarının bağışlanması karşılığında’ yönetimi Kürtler’e devretmeye hazır olduğunu yazdı. Buna rağmen Suriye’nin düzenli ordusunun Kamışlı çevresinde önemli gücü bulunuyor. Bu nedenle KNC üyesi Heyam Akil, ‘Kamışlı’yı ele geçirmemiz birkaç gün alabilir’ açıklaması yaptı.
Öte yandan PYD ile Kürt gruplar arasında varılan uzlaşma ile yeni yönetimin bayrağının ‘Ala Rengin’ yani Kürdistan bayrağı olmasına karar verildi. Ala Rengin, ‘Parlak Bayrak’ anlamına geliyor ve Kuzey Irak’taki özerk Kürt yönetimi tarafından da resmi bayrak olarak Irak bayrağının yanında kullanılıyor.
PKK’nın yükselişi Esad’ın oyunu mu?
İsrail istihbaratına yakınlığıyla bilinen Debka sitesi Suriye lideri Esad’ın Türkiye’den intikam almak için PKK’nın Kürt bölgelerinde kendini göstermesine izin verdiğini ileri sürdü. Debka, Şam’da Milli Güvenlik Merkezi’ne düzenlenen bombalı saldırıda aralarında Savunma Bakanı ve eniştesinin de bulunduğu 4 kurmayını kaybeden Esad’ın, saldırıdan Türkiye’yi sorumlu tuttuğunu, Türkiye’yi zor durumda bırakmak için PKK kartını oynadığını yazdı. İddiaya göre Esad’ın askerleri Kürt bölgelerinden bilinçli olarak çekildi. PKK’nın Suriye kolu PYD’nin buraya militanlarını konuşlandırmasına da izin verildi. Bu sayede PKK’nın sınır bölgesinde rahat bir hareket alanı kazanarak Türkiye’ye yönelik saldırılarını Suriye topraklarından rahatça koordine edebilmesine olanak sağlanmış oldu.
Kaynak: Uğur KOÇBAŞ / VATAN