YÖK Zulümde Kararlı

YÖK Zulümde Kararlı

ÖSYM'nin KPSS Kılavuzu'nda beş ayrı yerde 'başı açık' fotoğraf uyarısı yaptı, giren olursa da sınavının geçersiz olacağı duyurdu.

ÖSYM'nin KPSS Kılavuzu'nda beş ayrı yerde 'başı açık' fotoğraf uyarısı yaptı, giren olursa da sınavının geçersiz olacağı duyurdu. İslam Hukuku Profesörü Hayrettin Karaman “yasağa karşı mücadele zorunludur” dedi.

Anayasa'da açıkça bir "yasak" maddesi bulunmamasına karşın, sadece yönetmeliklerle uygulanan başörtüsü yasağı, bu sene de on binlerce öğrenciyi ve velisini mağdur edecek. 11 yıllık katsayı adaletsizliğine kısmi çözüm bulan YÖK, sınavlardaki başörtüsü yasağı konusunda herhangi bir ilerleme sağlayamadı. YÖK'e bağlı ÖSYM Başkanlığı, bu yıl yapılacak KPSS sınavı kılavuzunda da yine bir dizi yasak hatırlatması yaptı.

Başörtüsü Değil “YASAK” Krizi
Yasak 2 yıl aradan sonra yapılan lisans mezunlarına yönelik 2010 KPSS sınavında bir kez daha ortaya çıktı. ÖSYM tarafından bastırılan kılavuzun beş ayrı yerinde yasağa 'başı açık' vurgusu yapılıyor. Kılavuzda, başörtülü şekilde yapılan müracaatların da hepsinin geçersiz olacağı vurgulanıyor. ÖSYM, başörtüsü konusundaki uyarılarını, kılavuzda neredeyse her bölümde defalarca dile getirirken, başörtüsüyle sınava gelenlerin salona alınmayacağını, giren olursa da sınavlarının geçersiz olacağını duyurdu.36 sayfalık kılavuzda, başvuru yaparken ve sınava girerken mutlaka başı açık fotoğraf verilmesi ve sınava gelirken de başörtüsü takılmaması gerektiği uyarısı yapılıyor. Kılavuzda, başörtülü fotoğraf veren adayların sınavlarının geçersiz sayılacağı da duyuruluyor.

İSLAM HUKUK PROFESÖRÜ HAYRETTİN KARAMAN NE DİYOR
Başörtüsü yasağı ile ilgili İslam Hukuku Profesörü Hayrettin Karaman resmi internet sitesinde yasağın dîne, hukuka ve insan haklarına aykırı olduğunu belirterek şu tespitlerde bulunuyor; “İslam dîninde örtünme/kapanma (tesettür) yükümlülüğü vardır; sınırları tartışılsa bile tesettürün bulunmadığını kimse iddia edemez. Son yıllara kadar hiçbir İslam alimi, başörtüsünün gerekli olmadığını söylememiş, asırlar boyunca Kur'an'dan ve Sünnet'ten "kadınların başlarını örtmeleri gerektiği" hükmü çıkarılmış, ilgili metinler böyle anlaşılmıştır. Son yıllarda kendilerini de alim sayan birkaç kişinin karşıt tezleri, yalnızca kendilerini ve onlara tabî olanları bağlar. İslam'a göre hiçbir alimin/müctehidin, başkalarını kendi ictihadını kabûle zorlama hakları yoktur. Türkiye laik bir ülke olduğu için, "devlet şu ictihadı benimsemiştir, artık o bağlayıcıdır" denemez; çünkü laik ülkeler dinî ictihadları alıp kanun yapmaz.

BAŞÖRTÜSÜ YASAĞI HUKUK VE İNSAN HAKLARINA AYKIRI
Profesör Hayrettin Karaman Türkiye`nin de altına imza attığı insan hakları belgelerinde “din özgürlüğü” olduğunun altını çizerek, “başörtüsü yasağı hukuka, insan haklarına aykırıdır. Bu konuda kanun, yönetmelik, kararname vb. çıkarılsa bile bunlar hukuka aykırı olur; çünkü Türkiye'nin de altına imza attığı insan hakları belgelerinde "din özgürlüğü" vardır, din özgürlüğüne aykırı mevzûat (kanun, yönetmelik vb.) hukuka da aykırı olur. Din özgürlüğü "inancına göre yaşamayı, bu arada giyinmeyi" de içermektedir.” Yorumu ile başörtüsü yasağı hakkındaki tartışmalara aslında son noktayı koyuyor.

YASAĞA KARŞI HUKUK MÜCADELESİ ZORUNLUDUR
Karaman başörtüsü yasağı ile özellikle öğrencilerin kendisine gönderdiği sorulara verdiği yanıta şu sözlere devam ediyor; “Durum böyle olunca Türkiye'de, hukuka saygı gösterenlerin, insan hak ve özgürlüklerinden yana olanların tamamının başörtüsü yasağına karşı demokratik-sivil tepki koymaları ve hukuk mücadelesi vermeleri zorunludur.”

Bu mücadele sürerken öğrenciler ve çalışanlar ne yapsınlar? Sorusuna ise Karaman şu cevabı veriyor;

“Durumu müsait olanlar haksız yasağa uymaz, hukuk mücadelesine devam ederler. Durumları müsait olmayanlar (kendilerini okumaya veya çalışmaya mecbûr görenler, mecbûriyet içinde olanlar) geçici olarak zarûret hükümlerinden yararlanırlar. Zarûrete bir örnek verelim: Çalışan bir kadın, başörtüsü yüzünden işten atıldığında aç ve açık kalacaksa, önemli maddî veya manevî sıkıntılara uğrayacaksa çalışma yerinde (yalnızca mecbûr olduğu yarda) başını açar ve çalışır.” -

adimgenc.com

Etiketler :