Yaklaşan ABD seçimleri liderlerin televizyon tartışmalarıyla renkleniyor.
Yaklaşan ABD seçimleri liderlerin televizyon tartışmalarıyla renkleniyor. ABD seçimlerinde liderlerin TV tartışmaları ABD demokrasi kültürünün önemli bir geleneği…
Ünal Sade habername.com
Tarihte televizyon yayınıyla yapılan ilk siyasi düello John F. Kennedy ve Richard Nixon arasında yaşanmış, 1960 yılında yapılan program, ülkenin önde gelen yayın kuruluşları ABC, CBC ve NBC’nin ortak yayınıyla gerçekleştirilmişti. Yayın bir saat sürmüş, bu programın ardından yıldızı parlayan Kennedy, 43 yaşında ABD’nin en genç başkanı seçilmişti.
Trump ve Biden arasında 29 Eylül'de yapılan ilk televizyon tartışmasında, tarafların birbirlerinin ve moderatörün sözünü kestiği anların yol açtığı rahatsızlığın ardından, Başkanlık Münazaraları Komisyonu (CPD) 22 Ekim'deki tartışma için yeni kuralları duyurmuş.
Buna göre, 90 dakika sürecek tartışma 15 dakikalık dilimlere ayrılacak ve 6 konu başlığı olacak ve Adaylara her konu başlığının ardından verilen 2'şer dakikalık açılış konuşması sırasında diğer adayın mikrofonu kapalı tutulacakmış.
Bu haberleri izlerken bir zamanlar Türkiye’de seçimlerin önemli renklerinden biri olan ve son derece renkli geçen “Siyasi Parti Liderlerinin TV tartışmaları” geldi aklımıza. Aynı tartışmalara yerel seçimlerde de Belediye Başkan adayları arasında yapılırdı…
Sosyal Medyanın henüz olmadığı yıllarda “kararsızlar” genelde bu tartışmalardan sonra “karar”a ulaşırdı. O derece önemli ve beklenen bir etkinlikti…
Türkiye’de siyasi parti liderlerinin ekrandaki ilk tartışma programı, 1983 yılında yapıldı. 12 Eylül Darbesi’nin hakimiyetini sürdürdüğü bir zaman diliminde devlet televizyonu olan TRT’de yapılan programda, Halkçı Parti lideri Necdet Calp, Kenan Evren’in açık desteğini alan Milliyetçi Demokrasi Partisi Genel Başkanı Turgut Sunalp ve Anavatan Partisi’nin çiçeği burnunda genel başkanı Turgut Özal, ülkeye ve gündeme dair fikirlerini izleyiciye aktardılar. Akabinde yapılan seçimlerde, Anavatan Partisi kimsenin beklemediği %45 gibi bir oranla birinci parti olmuş ve Meclis’te salt çoğunluğu kazanmıştı.
Siyasi tarihimizdeki en geniş yelpazeli lider tartışma programlarından biri de 1991 yılında yapıldı. Süleyman Demirel, Erdal İnönü, Mesut Yılmaz, Necmettin Erbakan, Bülent Ecevit ve Doğu Perinçek’in katıldığı program, TRT spikeri Tuna Huş moderatörlüğünde yapılmış, Anavatan’ın çözülme sürecine girdiği döneme denk gelen programın ardından 1994 Yerel Seçimleri’ne Refah Partisi damga vuracak, İstanbul ve Ankara’yı çeyrek asır yönetecek kadrolar iş başına gelecekti…
Başka örnekleri de olan bu geleneğin hatırladığımız son önemli örneği: 3 Kasım 2002 seçimleri öncesinde Uğur Dündar’ın yönettiği Seçim Arenası’nda karşı karşıya gelen Tayyip Erdoğan ve Deniz Baykal görüşlerini ortaya koymuşlardı. Program Erdoğan kendinden emin ve rahat üslubuyla tarihe geçmiş ve bu programdan Ak Partili yıllara kapı açılmıştı.
Bu tartışmaları izleyen herkesin hafızasında önemli anekdotlar kalmıştır.
1983 seçimleri sırasında, televizyondaki bir tartışmada Özal’ın, Boğaz Köprüsü’nü satma vaadine karşı, Halkçı Parti Lideri Necdet Calp, yumruğunu masaya vurup “Satamazsınız beyefendi, sattırmayız!” çıkışı bunlardan en akılda kalanıdır. Bu tavrın Calp’in aldığı %30’u belirlediği söylenir,
1990’lı yıllarda canlı yayınlanan Mesut Yılmaz-Tansu Çiller tartışmasını Yılmaz’ın sinirden masadaki bütün krakerleri hırsla yediği görüntüsünü izleyen kimse unutmamıştır.
Demirel, Erbakan, Ecevit ve Erbakan’ın katıldıkları tartışmaların zevkini ve zaman zaman yükselen gerilimlere rağmen bozulmayan nezaketi de…
2000’li yılların başından itibaren bizde liderler bu programlardan imtina ettiler. Kararsızları da sosyal medya şekillendirir oldu. Aslında hayalleri olanın “en kolay müşteri bulduğu” bu programlar siyasi parti liderleri ve belediye başkan adayları için büyük fırsat. İnşallah ilk seçimde bu geleceği liderlerimiz tekrar gündeme alırlar…
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.