Vatan Gazetesi, Almanya'daki Deniz Feneri e.V. davasının gerekçeli karar ile ilgili bugün bir haber yayınladı. Vatan'ın haberine göre, gerekçeli karar, Zahit Akman'ı "asıl sorumlular arasında tutuyor.

Vatan'ın okuyucularıyla paylaştıı haberi, gerçeklerle örtüşmüyor. Zahit Akman'ın adı, gerekçeli kararda hiçbir şekilde "asıl sorumlular" arasında gösterilmiyor. Vatan buna rağmen, Hilal Öztürk imzası ile yayınladığı haberde, kararı çarpıtarak verme yolunu seçti.

Haber 7'nin mahkemeye yakın kaynaklardan aldığı bilgiye göre, bir iki gün içinde muhtemelen de Cuma günü açıklayacağı gerekçeli karar, Vatan'ın haberinden çok farklı. Zahit Akman'ın adı, sadece "şirket ortağı" olarak yer alırken, gazete bu ifadeyi, "RTÜK Başkanı Akman'ın asıl sorumlular arasında gösterildiği belirtildi" diye kullandı.

AKMAN: GEREKÇELİ KARAR BİZİ AKLAMAKTA

Öte yandan, RTÜK Başkanı Zahit Akman, yaptığı açıklamada, "Frankfurt mahkemesinin gerekçeli kararı, RTÜK Başkanının hukuka aykırı hiçbir fiilinin olmadığını ispatlamaktadır" dedi. RTÜK Akman, avukatı Ali Yıldız aracılığıyla yaptığı açıklamada şunları dile getirdi:

"Bazı basın ve yayın organlarında yer alan haberlerde, Frankfurt Mahkemesi tarafından Deniz Feneri e.v. davasıyla ilgili hazırlanan gerekçeli kararda, müvekkilim, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanı Dr. A. Zahid Akman’ın adının “asıl sorumlu” olarak geçtiğine ilişkin yanlış ve kasıtlı ifadelere yer verilmiştir.

Frankfurt Mahkemesi tarafından hazırlanan gerekçeli kararda Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanı Dr. A. Zahid Akman’ın adı sadece şirket ortağı olarak geçmektedir. Karar metninde, Zahid Akman’dan hiçbir şekilde “sanık, zanlı” ya da “şüpheli” olarak söz edilmediği gibi, doğrudan ya da dolaylı olarak Zahid Akman’ı suçlayan ya da kendisini olayın asıl sorumluları arasında gösteren hiçbir ifade bulunmamaktadır. Frankfurt- Main Eyalet Mahkemesinin 5 Kasım 2008 tarihli gerekçeli kararı, müvekkilimin Almanya Deniz Feneri Davası ile ilgili olarak hukuka aykırı hiçbir fiilinin olmadığını açıkça ispatlamaktadır.

Müvekkilimin hukuka aykırı hiçbir fiili olmadığını açıkça ortaya koyan bir mahkeme kararının bile kamuoyunda müvekkilim hakkında istifhamlar yaratacak şekilde haberleştirilmesi, bir kez daha göstermiştir ki; amaçlanan toplumu aydınlatmak değil, müvekkilimi yıpratmak ve yıldırmaktır. Hukukla ve basın meslek ilkeleriyle bağdaşmayan bu tutumun sorumluları hakkında gerekli hukuki süreçler başlatılacaktır."


Haber 7