Vakit;Özkök'ün İskelesini Yıktırdı
Özkök'ün Bodrum'daki 'kaçak iskelesi' yıkıldı. İskeleyi üstelik Özkök'ün kendi yıktı.
Akbük Koyu'nda, 1. Derece Doğal Sit Alanı olan bölgede, yağhane ruhsatı olan bir binayı alarak usulsüz bir şekilde konuta çeviren Ertuğrul Özkök'ün, bununla da yetinmeyerek yalısının hemen önüne kaçak olarak iskele yaptığını 18 Mayıs 2008'de duyurmuştuk. Özkök, evi ise eşi Tansu Özkök'ün üzerine yaptırmıştı.
DAVA AÇACAĞINI SÖYLEMİŞTİ, AMA İSKELESİNİ YIKTI!
Kamuoyunda büyük yankı uyandıran ve Özkök'ün ikiyüzlülüğünü ortaya koyan haberimizle ilgili olarak, cevap hakkı vermek için kendisine ulaştığımızda dava açacağını söylemişti. Ancak dava açmak yerine hatasını kabul eder bir şekilde hareket eden Özkök, kaçak yalısının önünde 25 bin YTL'ye yaptırdığı kaçak iskelesini yıktırmak zorunda kaldı.
KENDİ MABEDİNİ YIKTI
Özkök, bir köşe yazısında mabedimdiye bahsettiği iskelesini ceza yememek için yıktırdı. Özkök, kendi tuttuğu adamlara kaçak iskelenin denizin içindeki kazıklar hariç tamamını yıktırdı. Yaklaşık 15 metre uzunluğunda olan iskele, bölgede bulunan tek kaçak yalının çok önemli bir aksesuarıydı. Muğla Valiliği İl Özel İdare Müdürlüğü'nün yağhaneden usulsüz şekilde yalıya çevrilen yapının aslına döndürülmesi için Muğla Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu'na 2. bir yazı yazdığı öğrenildi. Muğla Valiliği'nin yağhanenin yalıya çevrilmesi ile ilgili başlattığı soruşturmanın ise sürdüğü öğrenildi.
Ertuğrul Özkök, 12 Ekim 2007 günlü köşe yazısında Akbük'teki villasının iskelesi ile ilgili mabedim (!) ifadesini kullanmış ve şu satırları yazmıştı:
O yüzden beni etkileyen her güzellik, o mekanı anında dünyanın en kutsal 'mabedi' haline getirir. Mesela Akbük'teki evimizin önündeki iskelenin ucu... Dolunay gecelerinde o iskele, benim gözümde Süleymaniye kadar güzel bir camiye dönüşür. Her güzelliğin önünde içimde bir Mimar Sinan doğar ve sadece bana ait bir cami inşa eder. Ben işte orada ibadet ederim. Kendi kendime... Tek başıma...
Ertuğrul Özkök'ün Muğla Ahbük Koyu'ndaki yazlığının önünde yer alan iskele Vakit Gazetesi'nin haberlerinden sonra yıkıldı...
ÖZKÖK NEYİN PEŞİNDE?
Özkök'ün, kendi isteğiyle kaçak iskelesini yıktırmasının sebebi suçunu kabul edip geri adım atmak kadar masum bir gerekçe ile açıklanamıyor. Vakit'in ulaştığı bilgilere göre Özkök, daha önce kaçak olarak yaptırdığı iskele için ruhsat alma peşinde koşuyor. Yakın bir zamanda ilgili birimlere başvurması beklenen Özkök'ün, kaçak iskelenin dubalarını da bu yüzden söktürmediği ifade ediliyor. Uzmanlar ise, 1. Derece Doğal Sit Alanı olan bölgede kesinlikle böyle bir uygulamaya izin verilmesinin sözkonusu olamayacağını vurguluyor.
PAHA BİÇİLEMEYEN YALININ HİKAYESİ
1992 yılında Muğla merkeze bağlı Sarnıç Köyü Akbük Mahallesi'nde, muhteşem bir koyda bulunan eski yağhaneyi satın alan Ertuğrul Özkök, binanın, Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları Yüksek Kurulu tarafından 1986'da 1. Derece Sit Alanı ilan edilen bölgede bulunmasına, zeytinden yağ çıkarılmak üzere kullanılan ve tarihi eser niteliğinde olmasına, 1987 yılında çıkarılan imar affından faydalanılarak lokanta olarak kullanılmasına ve bina ile ilgili lokanta olarak düzenlenmek üzere inşaat ruhsatı çıkarılmasına rağmen, binayı kaçak olarak kendisine yalı yapmıştı. Özkök, 2981 sayılı imar affı kanunun 20. maddesinde imar affından faydalanılma amacının değiştirilemeceği yönündeki hükme rağmen, lokanta ruhsatı alan binayı lüks bir villaya çevirmeye başladı. Üstelik bu iş için kaçak inşaat çalışmaları yaptı. Eşi Tansu Özkök kaçak inşaattan Rahşan Affı ile kurtuldu.
DENİZ UÇAĞI İLE GELİYOR
Özkök'ün Akbük'teki yalısı Türkiye'nin ender güzellikteki doğa harikası bir koyunda bulunuyor. Özellikle konumu açısından paha biçilemeyen yalıya Özkök ailesi senede sadece birkaç haftasonu uğruyor. Özkök'ün yazılarına konu ettiği yalıya denizuçağı ile gelip gittiği çevre sakinlerince anlatılıyor. Aydın Doğan'ın da sık sık uğradığı yalıda geçtiğimiz yıl Aydın Doğan ve Güneri Cıvaoğlu'nun da katıldığı bir parti verildiği öğrenildi. Akbük sakinleri Özköklerin yalısını Beyaz Saray diye nitelendiriyor.
Kaynak: