Erdoğan'ın çalışma ofisi ve makam aracına konulan dinleme cihazları ile ilgili gözaltına alınan çoğu koruma polisi 11 emniyetçiden 6'sını savcılık, 5'ini de mahkeme serbest bıraktı. Casuslukla suçlanan şüphelilerden hiçbirinin tutuklanmaması akıllarda soru işaretlerine neden oldu.

Başbakan Erdoğan'ın çalışma ofisine 'böcek' tabir edilen dinleme cihazı konulmasıyla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan 11 emniyet mensubu, Ankara Emniyet Müdürlüğü'nde sorgularının tamamlanmasının ardından dün adliyeye sevk edildi. Zanlılardan birinin emniyet sorgusu sırasında rahatsızlanarak hastaneye kaldırıldığı, tedavinin ardından yeniden ifadeye götürüldüğü öğrenildi. Şüpheliler Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçları Soruşturma Bürosu'nda görevli cumhuriyet savcılarınca sorgulandı.

DEVLET SIRLARINI KİME VERDİNİZ?

Polis sorgusunda susan ya da suçlamaları kabul etmeyen şüphelilere savcılıkta vahim sorular yöneltildi. Eski Başbakanlık Koruma Daire Başkanı Mehmet Yüksel ve eski Koruma Müdürü Zeki Bulut ile eski korumalara sorular farklı olarak soruldu. Müdürlere daha çok casusluk soruları sorulurken korumalara böceklerin nasıl ve kimler tarafından yerleştirildiğine ilişkin bilgileri soruldu. Yüksel ve Bulut'a, 'Dinleme cihazlarından konulmasında bilginiz var mıydı?', 'Devlet sırrı niteliğindeki gizli bilgileri kime verdiniz/verildi?', 'Emniyet içindeki yapılanmayla ilginiz nedir?', 'Bu yapılanmanın sizden bekledikleri talepleri yerine getirdiniz mi?', 'Böcekler bulunduktan sonra ne gibi işlem yaptınız?' gibi soruların yöneltildiği öğrenildi.

TALİMATI KİMDEN ALDINIZ

Koruma polislerine ise 'Böcekleri siz mi koydunuz?', 'Böcekleri koymak için kimlerden talimat aldınız?', 'Ne zaman koydunuz?', 'Böcekler bulunduktan sonra ne gibi bir işlem yaptınız?' şeklinde soruların yöneltildiği öğrenildi. Savcılık sorgunun ardından Eski Başbakanlık Koruma Daire Başkanı Mehmet Yüksel ve eski Koruma Müdürü Zeki Bulut ile İbrahim Sarı, Hurşit Gölbaşı, Harun Yavuz ve Seyit Saydam serbest bıraktı. Şüpheliler Ali Özdoğan, Sedat Zavar, Ahmet Türer, Enes Çiğci ve İlker Usta ise tutuklama istemiyle nöbetçi Ankara 9. Sulh Ceza Mahkemesine sevk edildi.

İŞTE GEREKÇE: İKAMETLERİ SABİT!

Şüpheliler sorgularının ardından mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Adli kontrol kapsamında zanlılara yurt dışına çıkış yasağı konuldu ve haftada iki gün karakola imza verme şartı getirildi. Hakim Hasan Akçam, 'Şüphelilerin üzerine atılı suçların niteliği, mevcut delil durumu, soruşturmanın uzun süredir devam etmesi, delillerin çoğunun toplanmış olması, şüphelilerin resmi görevli ve sabit ikametgah sahibi olmaları, tutuklanmaları halinde mağduriyetlerine sebep olunacağı' gerekçeleriyle savcılığın tutuklama istemini reddetti. Vahim soruların yöneltildiği şüphelilerin serbest bırakılması akıllarda soru işareti uyandırdı.

Tapelerle Yükseldi

qBöcek soruşturmasında gözaltına alınan Koruma Daire Başkanı Mehmet Yüksel'in hızlı yükselişin sırrına ilişkin ilginç iddialar ortaya atıldı. Başbakan'ın yakınlanı dinleyen paralel şebekenin kayıtları Yüksel'e verdiği, Yüksel'in de Erdoğan'a sunarak güvenini kazandığı öne sürüldü.

ÇETELER DİNLEMİŞ DEDİ

İddiaya göre, eline tutuşturulan dinleme kayıtlarıyla Başbakan'ın huzuruna çıkan Yüksel, 'Devletin içindeki çeteler yakınlarınızı dinlemiş efendim' diyerek ses kayıtlarını Erdoğan'a verdi. Başbakan'ın güvenini kazanıp en yakınına sokulmak için 'tape' kozunu kullanan paralel çete, dinlemelere başka bir yapılanmanın imza attığı savıyla Yüksel'i Erdoğan'a gönderdi. Kendisine servis edilen kayıtlara ilişkin bilgi ve tapeleri Erdoğan'a sunan 1. Sınıf Emniyet Müdürü Yüksel, böylece Başbakan'ın sınırsız güvenini kazandı. Hemen ardından Başbakanlık Koruma Daire Başkanlığı görevine atanan Yüksel, Erdoğan'ın ev, ofis ve makam aracına böcek konulup dinlemelerin yapıldığı dönemde aynı koltuktaydı.

MERKEZE ÇEKİLDİ

5 yıl boyunca Erdoğan'ın korunmasından birinci derecede sorumlu ve görevlendirmeleri yapan kişi olan Yüksel, böcek soruşturmasının başlamasıyla bu görevinden alınarak Nevşehir Emniyet Müdürü olarak atandı. Yüksel, hükümete yönelik 17-25 Aralık darbe girişiminin ardından merkeze çekildi. 'Casusluk' soruşturmasında gözaltına alındığı tarihte Yüksel, Polis Teftiş Kurulu Başkanlığı'nda görevliydi.