Galatasaray Kulübü Başkanı Ünal Aysal, UEFAŞampiyonlar Ligi'ne katılabilme yolunda Fenerbahçe derbisini mutlaka kazanmak istediklerini söyledi. Ünal Aysal, Galatasaray TV'de yayınlanan "Aysal Arena'da" programının canlı yayın konuğu olarak yöneltilen soruları yanıtladı.


İşte Aysal'ın açıklamalarından önemli başlıklar:

Yeniden başkanlık

"Hiçbir zaman bir Galatasaray başkanı olmayı düşünmedim ama iyi bir taraftar olmak için elimden geleni yapmaya çalıştım. Bugün bir görevi de sosyal sorumluluk görevi olarak yapmaya çalışıyorum. 2016'da görevim sona erecek, son ana kadar ayağımı gazdan çekmeden çalışmaya devam edeceğim."

Fatih hoca olsaydı

"2 sene başarılı geçirdik. Ancak bu sene ciddi anlamda takımın yorulduğunu 6. haftada gördük. Bazı şeyleri çabuk unutuyoruz. Önceki teknik ekip ciddi anlamda yorgundu. Nasıl başladıysak öyle devam ediyoruz"

Arda dönecek mi?

"Ben ayağını frenden gazdan çeken bir adam değilim. Arda'nın beklentileri İngiltere'ye gitmek, ancak orada başarılı sağlayamazsa burası Arda'nın her zaman evi, gelebilir"

"Stad aslında bizim, taraftarımızın endişesi olmasın. Devlet bize bu stadın kullanım hakkını 49 yıllığına vermiş. Stadın yanında basket salonu projemiz var; ancak teknik anlamda bazı kısıtlamalarla karşılaştık. Bugün için stad yanında basket kompleksi düşünmüyorum"

Çatı önümüzdeki yıl yapılacak

"Stadın kapasitesini şu anda arttırmayı düşünmüyoruz; ancak üstünü kapatmayı düşünüyoruz. Bunu da bizden önceki yönetimin verdiği sözü de yerine getirmiş olacağız. Stadın en büyük sorunu çim saha, çim sahanın yaşaması için de ışık gerekiyor. Işık ve rüzgârda sıkıntımız var. Stadın üstünün kapatılması kısmet olursa önümüzdeki sene -projeler de biterse- yapacağız"

E-Bilet'i ilk biz destekledik

"6222 sayılı kanunla tek kartla giriş ve girişlerin kontrolü, bilet sorunu çözecek bir çözüm olarak ortaya çıktı. Biz bu uygulamayı destekliyoruz ve ilk imzayı atan da biziz. Biletleri kartlarla kontrol edebildiğimiz takdirde bir sorun yaşamayacağımızı düşünüyorum"

Stadımız hiç kapatılmadı

"3 Senedir ben buradayım ve bu stad hiç kapatılmadı, bu benim başarım değil taraftarın başarısıdır. Galatasaray taraftarı çok bilinçli bir taraftar. Bu derbinin farklı bir atmosferde geçeceğini sanmıyorum. Bu taraftar bu sahaya geldiğinden beri sahip çıkmıştır"

Fenerbahçelilerle yan yana izlemek isteriz

"Biz bunu özlemle bekliyoruz. 2 tarafın seyircilerinin de bir arada olması bambaşka renkler katacak. son zamanlar yaşanan olaylar futbol ruhuna aykırı şeyler yaşanıyor. Bu sorunlar yaşandığı sürece maalesef elimiz kolumuz bağlı. Güvenlik bizim için çok önemli"

Takımın yaş ortalaması daha da düşecek

"Yaş ortalamamız 27.8'di şu an 25'e düşmüş durumda. Akademilerimizin de devreye girmesiyle birlikte 24'e kadar çekmeyi hedefliyoruz. Artan sakatlıklar sebebiyle kendi oyuncumuzu kendimiz yetiştirmemiz gerektiğini açık bir şekilde gördük. Almanya'da Türklerin yoğun olarak yaşadığı 2 bölgede iki kulüple kontratlar imzaladık. O bölgede yetiştirilmeye hazır birçok yabancı genç oyuncu var ve biz bu projeyi Galatasaray camiasına kazandırdık"

Göğüs reklamına 10 milyon dolar

"Türk Telekom'la görüşme halindeyiz. Ama Türk Telekom'da yönetim değişikliği sebebiyle bazı tereddütler yaşanıyor. Şu ana kadar Türk Telekom'un istekli olduğunu ancak Mayıs'a kadar süre istediklerini söylediler.
Galatasaray'ın dışarda biraz daha iyi bir görüntü vermesi durumunda Galatasaray'a büyük bir markayı sponsor olarak getirebilirim. Galatasaray'ın başarısı arttıkça marka değeri de artmaktadır. Bu yılki 7 milyon olan forma reklam bedelimizi önümüzdeki yıl 10 milyon dolara çıkarmayı öngörüyorum ve bu fiyata rahatlıkla alıcı bulacağımızı düşünüyorum"

Riva projesi

"Gayrımenküller, Galatasaray Sportif AŞ değil Galatasaray Spor Kulübü bünyesindedir. Ancak bu arada çok şey değişti, Riva'nın eski durumu farklılaştı. 3. Köprü kavşağı bizim yanımızdan geçiyor. Bu gelişmeler Riva'nın değerini son derecede arttırdı. Yeni bir kompleks sistemi düşünüyoruz. Marine sistemi, yan sahalar, dinlenme tesisleri ve okul gibi projelerin yer aldığı büyük bir çalışma düşünüyoruz. Galatasaray İlkokulu gibi bir projemiz var. Bir yatırımcı bulduk ve buranın değerini tespit ettik. Eğer faydalı bulursak bu yatırımcılarla ortaklığa gideceğiz. Riva projemizin özeti budur"

Sermaye arttırımı başarılı oldu

"Geldiğimiz dönemde ilk yaptığımız hamle 70 milyon dolar civarı bir alacak vardı ve kasada para yoktu. Elimizdeki imkana baktığımız vakit gayrımenkuller ve hisse senetleri vardı. Bu senetler üzerinde satmak yerine repo yapmak istedik. SPK bu konuda bize soruşturma yaptı ve gerekli açıklamayı yaptık. Ve mecburen hisse senedi sattık. Özkaynak eksiğimiz vardı. Galatasaray iflasta diye eyvah ettiler ama ciddi bir iflas değil teknik bir iflas yaşandı. Bu iflastan en aşağı 247 milyon liralık bir sermaye artışı yapmam gerekiyordu ki bu açığı kapatayım. Bugün geldiğimiz nokta, SPK bile bu durumdan etkilendi kuralları değiştirdi, aylarca stadımız incelendi ve yaptığımız şeylerin usüle uygun olduğu tespit edildi. Eksi sermaye sorunumuz kalmadı ve sıfırlandı. Sermaye arttırımı olayını başarı ile sonuçlandırdık"

Vergi borçları gerçekçi değil

Vergi borcu benden evvel de varmış. Bu vergi borcu 2011 - 2012'yi kapsayan dönemdir. Bu sorun yalnızca Galatasaray'a özgü bir sorun değil. Bize gelen dökümanlara baktığınız bvakit, büyük bir kısmının gerçekçi olmadığını, bizden talep edilmemesi gerektiğini gördük. Bunları oturup bir uzlaşmada çözülecek. 54 milyonluk bir rakamdan -ceza hariç- bahsedildi. Bazılarında bir gerçek var bazıları abartılmıştır.

Yabancı sınırlaması bize engel oluyor

"Milli takımlar dahi devşirme oyuncuya ihtiyaç duyuyorsa neden ısrarla yabancı sınırlaması yapılıyor? Gerçekten büyük bir katkı sağlamak istiyorlarsa ki görevleri bu, kulüplere mani yaratmak yerine destek olmaları gerekir"

3 Temmuz süreci

"Biz yürüyüş düzenlemedik, Ankara'ya gitmedik. Bizim amacımız Galatasaray'ın dik duruşunu bozmamak ve kendi yöntemlerimizle kendi sorunlarımızı çözmek oldu; ama benden taraftarlar 3 Temmuz süreci ile ilgili başka bir tutum beklemesin"

Federasyondan taraflı hareket ediyor


"Federasyondan memnun olmadığımı defalarca belirttim. Son zamanlarda federasyon tarafından alınan kararlar Galatasaray'ın şampiyonluğunu önlemeye yönelik kararlardır. Federasyon taraf tutan bir yapı hâline gelmiştir"

Bana atfedilen 2 hata var

"Bana atfedilen 2 hata var 22 Haziran seçimlerine gitmekte aceleci davranmış olabilirim. Terim'i göndermek benim için bir mecburiyetti. Seçimler konusunda aceleci davranmış olabileceğimi kabul ediyorum"

"Drogba'nın kontratını..."

Drogba geçen sene 9 maç üst üste Galatasaray'ı sırtladığımızı hepimiz gördük. Drogba bir lider oyuncu, bugün bu görevi en iyi yapan isim. Ben 1 sene daha kontratını uzatma taraftarıyım. Bu sezon sonu kesin karar verilecek; ya tamam ya devam.

Drogba bana 'keşke daha uzun seneler hizmet verebilseydim' dedi. Karar almasında ailevi sorunları çok etkili oluyor"

Florya'da moraller çok iyi

"Futbolcuların moralleri çok iyi, kendi aralarında şakalaşıyorlardı. Florya'da şu anda ambians çok iyi, yurt dışından da bazı kanallar geldi ve çekim yaptı. Galatasaray'da derbi maçlardan önce her zaman böyle bir ambians vardır, savaşan giden bir takım gibiyiz. Muhakkak kazanmamız gereken bir maç, Şampiyonlar Ligi hedefimizi gerçekleştirmek için buna mecburuz. Futbolcularımızın moral ve motivasyonu üst seviyede, onlara güveniyoruz?"

Mancini ile devam mı?

"6 hafta öncesine kadar Mancini'yi sorgulamadık; çünkü ortada başarı vardı. Bazı şeyleri sorun yaşandığı zaman sorgulanıyor. Mancini, bundan 6 hafta önce de aynıydı, şimdi de aynıdır. Ben göreve mevsim ortasında başlayan bir başkanım, günahımla sevabımla olumsuz değerlendirilmemeliyim. Benim açımdan Mancini'yle önümüzdeki sezon için bir yol ayrımı söz konusu değildir. Onun açısından bir sıkıntı yoksa bizim için de yoktur. Mancini'de de böyle bir intiba görmüyorum. Yaptığım her kontrata sadık kalmışımdır, önceki teknik direktörümüzde de böyleydi bundan sonra da böyle olacaktır"


Florya Metin Oktay Tesisleri'nde futbol takımı için düzenlenen barbekü partisinde oyuncuları oldukça moralli gördüğünü aktaran Aysal, "Kendi aralarında şakalaşıyorlardı ve güzel bir yemek yendi. Pazar günü oynayacağımız derbi 3 puanlık bir maç. Bizim Şampiyonlar Ligi'ne gitme hedefinde muhakkak kazanmak istediğimiz ve kazanmamız gereken bir 3 puan. Sonraki maçlar da aynı şekilde. Bunun bir derbi olması olaya ayrı bir heyecan, renk katıyor" dedi.

Tesislerdeki havaya değinen Aysal, "Tek kelimeyle süperdi. Gazetelerde okuduğum gibi değil. Tersine, oyuncuların kendilerine her zamankinden biraz daha fazla güven duyguları ön plandaydı" değerlendirmesinde bulundu.

Oyuncular arasında huzursuzluk olduğu yönünde haberleri gazetelerde okuduğunu ancak görevli kimsenin kendisine gerçekçi bir huzursuzluk tablosu çizemediğini aktaran Aysal, şu ifadeleri kullandı: "Gençlerin kendi arasında, adrenalin artışından kaynaklanan, özellikle antrenmanlarda bazı vukuatlar olabilir. Bunu huzursuzluk olarak nitelendirmek bence biraz erken karar vermek olarak görünüyor. Son dönemde aldığımız neticeler maalesef beklentilerimizin ötesinde kötü. Bunun nedeni, yaşanan bir huzursuzluk mu, takımın 3 kulvarda birden mücadele etmesi mi, sezonun hemen başında teknik heyetin değişmesi mi, yoksa geride kalan iki sezonun büyük baskısıyla oyuncularda bir nefes alma ihtiyacı mı? Bunların hepsini bir araya getirdiğimiz vakit, gerçek cevabı bulmuş olacağız. Bir iki oyuncu arasında yaşananlar olabilir ama bunun geçici olduğunu söyleyebilirim."

"UEFA'nın bize özel bir incelemesi ya da denetlemesi yok"

Başkan Aysal, UEFA'nın mali fair-play kriterleri çerçevesinde Galatasaray'a uyarılarda bulunduğu, savunma istediği, transfer yasağı koyabileceği gibi gündemde olan konularla ilgili olarak, mevcut durumun Galatasaray'a özel bir inceleme ya da denetleme olmadığını söyledi.

"İddia edildiği gibi bize özel bir inceleme, denetleme yok. Diğer kulüpler de 3 aylık süreçlerle raporlar veriyor" ifadesini kullanan Aysal, sözlerini şöyle sürdürdü: "Avrupa'da mücadele eden 237 kulüpten 31'inden UEFA tarafından bilgi istenmiş. Ayrıca 6 kulübün de Avrupa'daki ödül gelirlerine el konulmuş. UEFA, bizimle birlikte 76 kulüpten ise ek bilgi talep etmiş durumda. Bu 76 kulübün toplam zararı 600 milyon avro. Galatasaray'ın bunun içindeki yeri 9,4 milyon avro. Bize böyle bir yasaklama gelecekse, bizden önce 75 kulübe bu yasaklamanın gelmesi lazım. Zaten 10 Nisan'dan önce istenilen bilgileri göndermek zorundayız. UEFA, 'ne tedbir alıyorsun anlat ve bizi ikna et' diyor. Biz de kendilerine alacağımız tedbirleri söylüyoruz. Bu tedbirlerin temelinde maliyetleri düşürmek var. Burada önemli olan, 9,4 milyon avro zarardır. Zararı kapatmanın muhtelif yolları vardır. Kar ederseniz, ilave gelir sağlarsanız, maliyetleri düşürürseniz, yeni gelir kaynağı üretirseniz kapanır. Biz bunları anlatabilecek ve yerine koyabilecek durumdayız. Özetle söylemek gerekirse, bazı maliyetleri düşürüyoruz."

UEFA'nın mali kriterlerini düşünerek geçen yıl, Türk Telekom Arena gelirlerinin büyük bir kısmını Sportif AŞ'ye devrettiklerini, 2015 senesi ve sonrası için UEFA'ya bu gelirin futbola döndüğü mesajını verdiklerini anlatan başkan Aysal, şöyle devam etti: "Bu, UEFA için rahatlatıcı bir faktördür. Ayrıca, bizim yaşadığımız bir kur farkı sorunu var. Ciddi bir kur farkı zararımız var. Banka borçlarımız, futbolcu ödemelerimiz, bunların hepsi döviz cinsinden. Türk lirasındaki herhangi bir gerileme, ki bu son 2 sene yüzde 20 olarak gerçekleşmiş, bize kur farkı olarak yansımış. Elimizde olmayan bir faktör olarak üzerimize düşüyor. Ama UEFA bu konuda bize, kur farkı olayını dikkate alacağını söylüyor. O zaman da bir sorun kalmıyor. Zararımız 9,4 milyon avro, kur farkı zararımız ise bunun üç misli kadar. Gönderilecek belge bir savunma değil, izahattır. Zaten yaptığımız ikili görüşmelerde, bizim durumumuzun gerçekten küçük bir olay olduğu ve endişelenmemiz gerektiği şeklinde dönüşler aldık."

"Varlık satarak değil, geliştirerek gelir sağlamak istiyorum"

Ünal Aysal, Galatasaray Kulübü'nün borç yapısını pozitife çevirmek için Riva arazisini satmayı düşünüp düşünmediği yönündeki bir soru üzerine, "Üç senedir iş başındayım. Bu dönem içinde kendime koyduğum ana kriter, Galatasaray'ın varlıklarını satarak değil, geliştirerek gelir sağlamaktı. Projelerimizi de bu yönde kurguladık" diye konuştu.

İleriye dönük olarak yalnızca Riva arazisi için değil, diğer projeler için de aynı mantıkta olduklarının altını çizen Aysal, "Finansmanını kendi içinde yaratıp, gelirlerin büyük kısmını kira olarak kulübe devamlı girdi olacak şekilde kurgulamak istiyoruz. Açıkçası, ben Riva arazimizi satmayı falan düşünmüyorum. Satmadan da bu sorunu çözebileceğimize inanıyorum. İyi projelerle bu olaylar çok rahat çözülür" ifadelerini kullandı.

Borç-alacak farkı

Başkan Aysal, Galatasaray'ın mevcut durumdaki borç-alacak farkının 260 milyon dolar olduğunu kaydetti.

Göreve geldiğinde kulübün borç-alacak farkının 328 milyon dolar olduğunu, bu rakamın o yıl sonunda 251 milyon dolara, 2012 yılı sonunda ise 212 milyon dolara indiğini anlatan Aysal, "Ardından 2013 senesi sonuna kadar sermaye artışı veya hisse senedi satışımız olmadı. Şu anda toplam borç-alacak farkı 260 milyon dolardır. Ancak bizim faturalamadığımız, kontratlara bağlanmış 130 milyon dolar daha alacağımız var. Faturalamadığmız için bunu mali rapora koyamıyoruz. Önümüzdeki 2-3 sene içinde faturalanacak. Ayrıca 15 milyon dolar da paraya dönecek stoklarımız var. Netice olarak Galatasaray'ın ödeme riski altında olduğu rakam 115 milyon dolardır" şeklinde konuştu.