"Uluslararası Karadeniz Enerji Zirvesi" yapıldı.
ZONGULDAK (AA) - Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi ile Türkiye Enerji Stratejileri ve Politikaları Araştırma Merkezi (TESPAM) iş birliğiyle "Uluslararası...
ZONGULDAK (AA) - Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi ile Türkiye Enerji Stratejileri ve Politikaları Araştırma Merkezi (TESPAM) iş birliğiyle "Uluslararası Karadeniz Enerji Zirvesi" düzenlendi.
TESPAM Başkanı Oğuzhan Akyener, üniversitenin Sezai Karakoç Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen zirvenin açılışında, tahıl koridorundan esir takas süreçlerine kadar arabuluculuk anlamında her boyutta büyük çaba gösteren Türkiye'nin, dünya barışına en fazla katkıyı sağlayan ülkelerin başında geldiğini söyledi.
Sahip olduğu hidrokarbon, rüzgar, hidrojen potansiyeli ve jeostratejik konumuyla Karadeniz'in, bütün bölge ülkeleri için önemli bir pozisyona sahip olduğuna işaret eden Akyener, "Bunun idrakinde olan ülkemiz, bu bağlamda ciddi anlamda teknik ve diplomatik çalışmalarına devam etmektedir ki Karadeniz keşfi bu bağlamda teknik olarak süreci hızlandıracak önemli bir sinerji oluşturmuştur." dedi.
Akyener, bir bölgede yatırım varsa, ekonomik anlamda kendisini döndürebilen, büyük yatırımlara dönüşen bir süreç başlamışsa, bunun diğer sektörlere de intikal edeceğine dikkati çekerek şöyle devam etti:
"Mesela bölgede bundan sonrası için yenilenebilir hidrojen potansiyeli gibi diğer potansiyel kaynakların geliştirilmesi için finans, haliyle bu bağlamda yatırımların akabinde gelişecektir. Diğer taraftan, ülkemiz pozisyonu gereği uzun vadede Avrupa Birliği ülkelerinin doğal gaz ihtiyacının çok büyük bir bölümünü tedarik edebilecek bir koridor olma kabiliyetine de sahiptir. Özellikle TESPAM bünyesinde yaptığımız birçok uzun vadeli projeksiyonumuz var. Bu bağlamda yaptığımız projeksiyonlar Doğu Akdeniz, Irak, Türk dünyası ki Azerbaycan'dan Türkmenistan'a, Özbekistan'dan Kazakistan'a kadar bu coğrafyanın hepsini topladığımızda 2050 yılında maksimum seviyede yaklaşık 200 milyar metreküpe uzanan ekstra bir ilave ihracat potansiyeli olabileceğini göstermekte. Tabii bunun için yatırım gerekiyor."
Bu projeksiyonun, Avrupa Birliği'nin de Rus gazından bağımsız bir market stratejisi oluşturabilmesi için tek somut, tek yerinde kabul edilebilir adım olarak görüldüğünü dile getiren Akyener, "Özellikle Karadeniz'deki keşfimiz ve bu enerji krizi sürecinde yaşanan süreçler, bu bağlamda Türkiye'nin elini daha da güçlendiriyor." diye konuştu.
- Zirvenin amacı yeni iş birliklerinin oluşturulmasına katkı sağlamak
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer de enerjinin toplumun refah seviyesine doğrudan etki eden, ülkelerin kalkınması için önemli bir unsur olduğuna işaret etti.
Milli enerji politikası çerçevesinde yerli ve yenilenebilir enerji payının artırılmasının ülkenin öncelikli hedefleri arasında yer aldığını belirten Özölçer, "Ülkemizi ve bölgemizi yakından ilgilendiren ve enerji piyasalarını etkileyen konuların tüm boyutlarıyla ele alınacağı bu zirve, hem bölgesel politikaların geliştirilmesi ve yeni iş birliklerinin oluşturulmasına hem de karar alıcıların gelecek öngörülerine katkı sunmayı amaçlamaktadır." dedi.
Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun da Karadeniz'de yapılan doğal gaz rezervi keşfinin, herkesi umutlandıran, geleceğe çok daha güvenle bakılmasını sağlayan bir durum olduğunu söyledi.
Konuşmaların ardından zirve, oturumlarla devam etti.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.