İSTANBUL (AA) - Uluslararası Af Örgütü, Mısır yönetiminin Acil İşler Mahkemesi ve Yüksek Devlet Güvenlik Mahkemelerini kullanarak muhalifleri susturduğunu açıkladı.

Uluslararası Af Örgütüne bağlı Londra merkezli Haklar Grubu tarafından Mısır'daki özel mahkemelere ilişkin rapor hazırlandı. 60 sayfadan oluşan raporda, Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi yönetiminin Mısır’ın Yüksek Devlet Güvenlik Mahkemeleri Savcılığını kullanarak muhalifleri bastırdığı anlatıldı.

Raporda, Grubun Orta Doğu ve Kuzey Afrika Direktörü Philip Luther’in, “Bugün Mısır'da Yüksek Devlet Güvenlik Mahkemesi Savcılığı “ terörizmin” tanımını, barışçıl protestoları, sosyal medya yayınlarını ve meşru siyasi faaliyetleri kapsayacak şekilde genişletti.” yönündeki sözlerine yer verildi.

Raporda, “Bir konsere katılanlar, ellerindeki bayraklardan dolayı terörizm ile suçlandılar. Bir gazeteci ‘yalan haber yapmak’ ile suçlanarak üç yıl boyunca defalarca gözaltına alındı. Olay yerinde olmadığını söylemesine rağmen protestoya katıldığı gerekçesiyle bir insan hakları avukatı tutuklandı. Yasaklanan Müslüman Kardeşler Teşkilatından (İhvan) referanslı oldukları iddia edilen birkaç Hristiyan, “terörist gruba yardım etmek” nedeniyle hapsedildi.” İfadelerine yer verildi.

Mısırlı raportör Hüseyin Baoumi’nin sözleri de raporda yer aldı. Buna göre Baoumi, Acil İşler Mahkemesi ve Yüksek Devlet Güvenlik Mahkemelerinin yüzlerce insanı yargılayarak mahkum ettiğini, söz konusu yargılamanın gizli polisin raporlarına dayandırıldığını anlattı.

Baoumi, “Kapalı bir devre yargı sisteminden bahsediyoruz. Mahkumlar bağımsız mahkemeler tarafından yargılansa bir celsede beraat eder.” değerlendirmesinde bulundu.

-Eylül ayında eylem yapanlar terörle suçlandı

Raporda, 20 Eylül ve sonrasında yapılan eylemlere katılanların gözaltına alınarak Yüksek Devlet Güvenlik Savcılığı tarafından terörle suçlandığının altı çizilerek, “avukatların sanıklarla görüşmesinin ve bu özel mahkemeler tarafından verilen kararların temyiz edilmesinin engellendiği” kaydedildi.

Yüksek Devlet Güvenlik Mahkemelerinin “polis tarafından yapılan tacizleri görmezden geldiğini ve işkence altında alınan itiraflara itimat ettiğine” vurgu yapılan raporda, özellikle basın ve yayın organlarının susturulmak istendiği ve gazetecilerin gözaltına alındığı aktarıldı.

Mısır güvenlik güçleri, 24 Kasım pazar günü internet haber sitesi Meda’ya baskın düzenleyerek, 3 gazeteciyi gözaltına almış ve aynı gün salıvermişti.