Bugünkü yazısında, Star'dan Eser Karakaş, Uğur Mumcu'nun eşi Güldal Mumcu'nun 'İçimden Geçen Zaman' isimli kitabından alıntıladığı ilginç bir anekdota yer verdi. Karakaş yazısında, 'Kemalist, Atatürkçü, askerci' Yekta Güngör Özden'in bir grupla birlikte, yine 'Atatürkçü, laik' kimliğiyle tanınan İmren Öktem'in cenaze törenini 'Namazının kılınmasının caiz olmadığı' gerekçesiyle bastığını ve Uğur Mumcu'nun da Özden'i yumrukladığını anlatan anıyı aktardı ve "Aklıma takılan soru da bu serencamın en uçlara savrulan bir psikolojinin ürünü mü, yoksa bir görev mi olduğu." dedi. İşte Karakaş'ın yazısının ilgili bölümü:

Anayasa Mahkemesi eski başkanı Sayın Yekta Güngör Özden'i nasıl bilirsiniz?

Çok sıkı Kemalist, Atatürkçü, ezan için insan çığlığı diyebilen, askerci, 12
Eylül döneminde TBMM'yi ve Anayasa Mahkemesi'ni kapatan Kenan Evren'in elini
sıkan bir hukukçu !!!.

Ama Sayın Güldal Mumcu'nun kitabında karşımıza yakın tarihte çok başka bir Yekta
Güngör Özden daha çıkıyor.

1 Mayıs 1969'da vefat eden Yargıtay Birinci Başkanı İmran Öktem'in olaylı cenaze
törenini özellikle genç nesillere hatırlatmak istiyorum; Merhum İmran Öktem de,
Yargıtay Başkanı, çok sıkı bir Atatürkçü, çok tavizsiz bir laiklik anlayışı var,
fransız filozof Voltaire'e gönderme yaparak "Tanrı'yı da insan yaratmıştır" sözü çok tepki oluşturan bir hukukçu.

Cenazesi 3 Mayıs 1969 günü Ankara Maltepe camiinden kaldırılıyor, bir grup da
İmran Öktem'in dine hakaret ettiği gerekçesiyle cenaze namazının kılınmaması
gerektiğini söyleyerek töreni basıyor, cami hocaları cenaze namazını
kıldırmıyor, törende İnönü de var, İnönü namaz kılınmadan ben buradan gitmem
diyor, cenaze namazını da aileden biri kıldırıyor; bu bilgilere google'a 'İmran
Öktem' yazarak ulaşabilirsiniz ama bundan sonraki bilgiler Sayın Güldal
Mumcu'nun kitabının 87. sahifesinden.

Cenazeye katılanlardan biri de Rahmetli Uğur Mumcu ve Mumcu, cenaze esnasında, cenazeyi basan, İmran Öktem'in cenaze namazının kılınmasının dinen caiz olmayacağını ifade eden grubun liderlerinden biriyle de yumruklaşıyor.

Uğur Mumcu'nun "cenazeyi engelleyemezsiniz" diyerek 3 Mayıs 1969'da yumruk attığı bu kişi kim biliyor musunuz?

Anayasa Mahkemesi'nin gelmiş geçmiş en laik, en Atatürkçü başkanı Sayın Yekta Güngör Özden.

Yekta Güngör Özden laik ve Atatürkçü kimliği önde giderek Anayasa Mahkemesi
Başkanı olunca Rahmetli Uğur Mumcu kendisini ziyarete gidiyor ve bu ziyarette de
Yekta Güngör Özden Mumcu'ya, herhalde o yumruğu da hatırlayarak şöyle diyor: "Herkes gibi ben de değiştim ama olumlu yönde değiştim" (Güldal Mumcu, İçimden
Geçen Zaman, 2012, um:ag, s.87).

BİR GÖREV Mİ?

Hikaye çok ilginç değil mi?

Yorum yapmak istemiyorum ama bu, İmran Öktem'in cenazesini "dinen caiz değildir" diyerek basmaktan, bildiğimiz Yekta Güngör Özden'e uzanan serencam, Türk Solu dergisinde, "kebapçıya gitmeyin, kebapçıya verilen para PKK'ya giden paradır" diye yazan bir dergide yazarlığa uzanan serencam bana çok ilginç geldi.

Aklıma takılan soru da bu serencamın en uçlara savrulan bir psikolojinin ürünü mü, yoksa bir görev mi olduğu.