Türkiye'nin koronavirüsle mücadelesinde son 24 saatte yaşananlar
Sağlık Bakanlığı, son 24 saatte 1248 kişiye Kovid-19 tanısı konulduğunu, 22 kişinin hayatını kaybettiğini, toplam vaka sayısının 186 bin 493, can kaybının 4 bin 927 olduğunu açıkladı-
ANKARA (AA) - Türkiye'de son 24 saatte 1248 kişiye Kovid-19 tanısı konuldu, 22 kişi hayatını kaybetti, toplam vaka sayısı 186 bin 493, can kaybı 4 bin 927 oldu.
Sağlık Bakanlığının internet sitesinde yer alan ve Bakan Fahrettin Koca'nın da Twitter'dan paylaştığı "Türkiye Günlük Koronavirüs Tablosu"nun güncel verilerine göre, bugün 41 bin 112 test yapıldı, 1248 kişiye Kovid-19 tanısı konuldu. Son 24 saatte 22 hasta vefat etti, 1312 kişi iyileşti.
Toplam test sayısı 2 milyon 904 bin 744, vaka sayısı 186 bin 493, vefat sayısı 4 bin 927 olarak kayıtlara geçti. Yoğun bakımdaki hasta sayısı 781, solunum cihazına bağlı hasta sayısı 318, toplam iyileşen hasta sayısı da 158 bin 828 oldu.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Twitter hesabından son verilere ilişkin yaptığı paylaşımda, "Son günlerde vaka sayılarımızın arttığı illerden bazılarında yoğun bakım hasta sayıları: Diyarbakır'da 30, Kayseri'de 41, Batman'da 22, Bursa'da 46. İyileşen hasta sayımız bugün de yeni vaka sayımızın üstünde. Tedbirlerle aradaki farkı giderek açmalıyız." ifadelerini kullandı.
- "Salgın sürecini, örnek bir yönetimle göğüsledik"
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kars Barajı Açılış Töreni'ne video konferansla katıldı.
Erdoğan, yaptığı konuşmada, Türkiye'nin demokrasi ve ekonomi yolunda katettiği mesafenin en somut sonuçlarının koronavirüs salgını döneminde hep birlikte görülme imkanının olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
"Gelişmiş ülkelerin dahi çaresiz kaldığı salgın sürecini, hem sağlık altyapımızla hem gıda ve temizlik tedarik zincirimizle hem de kamu güvenliği bakımından örnek bir yönetimle göğüsledik. Bu tablo, Türkiye'nin son 18 yılda sağlık yanında eğitimden adalete, güvenlikten sosyal desteklere, ulaşımdan tarıma, enerjiden sanayiye her alanda geldiği seviyenin işaretidir. Salgın sonrası yeniden şekillenecek küresel, siyasi ve ekonomik düzende hedeflediğimiz yere ulaşmamızda bu altyapı hayati öneme sahiptir. Ülkemizi bu seviyeye getirmek için 18 yıldır gece gündüz demeden çalıştık, çabaladık."
Büyüdükçe, güçlendikçe Türkiye'ye yönelik saldırıların ve Türkiye'nin önünü kesmek için yapılan girişimlerin arttığını söyleyen Erdoğan, Ağustos 2018'de ekonominin döviz spekülasyonu üzerine kurulu saldırıya daha maruz kaldığını, yine sanayicisiyle, esnafıyla, çiftçisiyle, ihracatçısıyla çok çalıştıklarını ve 2019 yılının son çeyreğinde yüzde 6'lık büyüme oranına ulaştıklarını ifade etti.
Erdoğan, şunları kaydetti:
"2020'nin ilk çeyreğinde mart ayının önemli bir kısmını salgınla mücadeleyle geçirmemize rağmen yüzde 4,5'luk büyüme oranı elde ettik. Eğer mart ayında salgının hiç etkisi olmasaydı 1 veya 1,5 puan daha yüksek büyüme oranı elde edebilirdik. Tüm bu yaşadıklarımız, Türkiye ekonomisine, olumsuzluklara ve badirelere karşı bağışıklık kazandırdı. Hamdolsun her saldırıdan daha fazla tecrübe ve daha fazla güç elde ederek çıkmayı başardık."
- Marmara Üniversitesi Prof. Dr. Asaf Ataseven Hastanesi hizmete açıldı
Sağlık Bakanlığı Marmara Üniversitesi Prof. Dr. Asaf Ataseven Hastanesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla gerçekleştirilen törenle hizmete açıldı.
Erdoğan, yaptığı konuşmada, her konuda ülkeyi Batı'yla karşılaştıran bir zihniyetin kimi zaman tahkire varan eleştirilerinin yıllardır dinlenildiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Bunlar Batı ülkelerinde her şeyi çok iyi, her hizmet ve ürünü çok kaliteli, bizde ise tam tersine her şey çok kötü, çok pespaye, çok kalitesiz görürler. Yine bunlar Batı karşısında olabildiğince ezik, kendi halkına ve ülkesine karşı son derece küstahtırlar. Yıllardır bu zihniyete Türkiye'nin artık eski Türkiye olmadığını, üretimden hizmetlere kadar her alanda gelişmiş ülkeler seviyesini yakaladığını anlatmaya çalışıyoruz ama nafile. Adeta nuh deyip peygamber demeyen bir inatla ülkelerini kötülemeyi sürdürüyorlar. Salgın döneminde adeta takke düştü, kel göründü misali, yüzlerdeki makyajlar akmış, hakikatler ortaya dökülmüştür. Maskeden solunum cihazına, sağlık personelinin sarf malzemelerinden ilaca kadar üretime dayalı her konuda gelişmiş ülkeler ciddi sıkıntılar yaşamışlardır. Haydi işin bu kısmının gelişmiş ülkelerin üretimden çekilip hizmet sektörüne yönelmeleri gibi bir gerekçeyle izah edilebileceğini var sayalım. Aynı ülkeler bunun yanında sağlık hizmetleri konusunda da adeta çuvalladı. Ne hastane kapasitelerinin ne sağlık personeli sayılarının ne sağlık sigortası sistemlerinin rutinin biraz üzerine çıkan böyle bir yükü kaldıramayacağı ortaya çıktı."
Erdoğan, Türkiye'nin ise Avrupa'daki toplam kapasiteye yaklaşan yoğun bakım yatak sayısı, 1 milyon 100 bini bulan sağlık personeli sayısıyla bu sürecin altından başarıyla kalktığını dile getirerek, şunları kaydetti:
"Hamdolsun ne hastane koridorlarında çaresizce çırpınan insan görüntüleri ne üst üste yığılan cenaze fotoğrafları ne iş yükünün altında yıkılıp kalan sağlık personeli manzaraları yaşadık. Aynı şekilde ülkemizde hastanede tedavi olup evine döndükten sonra tüm malını, mülkünü satsa ödeyemeyeceği sağlık faturaları karşısında dehşete düşen insan görüntüleri de olmadı çünkü Türkiye, dünyada eşine az rastlanır kapsam ve genişlikteki genel sağlık sigortası sistemiyle tüm vatandaşlarına ücretsiz hizmet sunabilen bir ülke haline gelmiştir."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, demokrasi ve kalkınma mücadelesinde yeni bir döneme girildiğini, salgın sürecinin ardından dünyada siyasi ve ekonomik ilişkilerin yeniden şekilleneceğinin açıkça görüldüğüne işaret etti.
Türkiye'nin gelişmiş altyapısı, genç ve yetişmiş insan kaynağı, hedefleri, istikrarlı ve kararlı yönetimiyle yeni döneme en hazırlıklı girecek ülkelerin başında geldiğini belirten Erdoğan, şöyle konuştu:
"Geçmişte benzer fırsatları enerjisini kendi iç kavgalarında tükettiği için kaçıran Türkiye, inşallah bu defa hak ettiği yere gelecek. Bunun için öncelikle önümüzdeki kısa vadeli sıkıntıyı aşmamız gerekiyor. Salgın musibetini ülkemizden ne kadar çabuk uzaklaştırırsak o derece hızlı yol alırız. Yapmamız gereken tek şey, hep birlikte salgını yenmek için gereken kurallara uymaktır. Bu konuda epeyce de mesafe katettik."
Erdoğan, son günlerde vaka ve vefat sayılarında bir miktar artış olduğunu belirterek, maske, mesafe ve temizlik konusunda uyarıda bulundu. "Bu kurallara uymamak kul hakkına girmektir." ifadesini kullanan Erdoğan, dikkat ve hassasiyetle kısa sürede salgının gündemden tamamen çıkacağına inandığını dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, hastane açılışının Kovid-19 riski nedeniyle kendi mekanında yapılamadığını da söyledi. Hastanenin şehre kazandırılmasında emeği geçenleri kutlayan Erdoğan, "Hastanemize Prof. Dr. Asaf Ataseven Hocamızın adını vermeyi kararlaştırdık. İnşallah Asaf Hocamızın adıyla burayı anacağız. İnşallah burada bu mekan var olduğu sürece, Asaf Hocamız da burada anılmış olacak." dedi.
- "Yatırımların hasılasını salgınla mücadele sürecinde toplamış olduk"
TBMM Başkanı Mustafa Şentop da açılışta yaptığı konuşmada, artık sağlık hizmetlerinin kalitesinin tartışmasız olduğunu, Türkiye'nin sağlık sisteminin içinde bulunulan süreçte kendini test ettiğini söyledi.
Bütün dünya ile Türkiye'yi de etkileyen koronavirüs salgını sırasında hiçbir vatandaşın mağduriyet yaşamadığına işaret eden Şentop, "Hastanelerimiz önünde kuyruklar oluşmadı. Üstelik sadece kendimize yetmedik, aynı zamanda bütün dünyaya yetişmeye çalıştık. Allah nazardan saklasın. 2003'den itibaren yapılan yatırımların nihayetinde hasılasını salgınla mücadele sürecinde toplamış olduk. Uzun vadeli hazırlık yapmak, uzak görüşlü olmayı, stratejik düşünmeyi ve planlama yapmayı gerektirir." diye konuştu.
Şentop, uluslararası ticarette büyük bir daralma meydana geldiğini, bu durumun haliyle ülke ekonomilerinde de daralmalara sebebiyet verdiğini dile getirerek, "Üretimin azalmasına, istihdam daralmasına sebep olan bu süreçte ülkemiz diğer ülkelerden ayrıştı. Nasıl ayrıştığını anlamak için Cumhurbaşkanımız tarafından yapılan açılış törenlerine bakmakta fayda var. Özellikle sağlık alanında gerçekleştirdiğimiz şehir hastaneleri, sahra hastaneleri açılışlarıyla farkı bütün dünyaya göstermiş olduk." dedi.
- "Salgın riski ortadan kalkmış değil"
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da açılışta yaptığı konuşmada, etkisini çok belirgin olarak hissettikleri sağlık sisteminin gücüne güç katacak bir adımı daha attıklarını ifade etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gösterdiği hedef doğrultusunda sağlıkta Türkiye'nin çağ atladığı bir dönemin yaşandığını belirten Koca, Erdoğan'ın sağlığa verdiği önem ve sürekli desteğiyle bu gururu yaşamalarına vesile olduğunu dile getirdi.
Bütün dünyayı aynı gündemde birleştiren Kovid-19 salgınının sağlığa yapılan yatırımların ne kadar yerinde olduğunu ve neden kalkınmanın merkezinde olması gerektiğini her zamankinden daha fazla gösterdiğini vurgulayan Koca, güçlü bir sağlık sistemine, gelişmiş bir altyapıya ve fedakarlıktan çekinmeyen yetkin bir sağlık ordusuna böyle zamanlarda daha fazla ihtiyaç duyduklarını söyledi.
İnsanlara iki mesaj vermek istediğini ifade eden Koca, "Birincisi, salgın riski ortadan kalkmış değil. Normalleşme, mücadeleden geri adım atmak anlamına gelmemelidir. İkincisi ise kontrollü sosyal hayat. Maske ve mesafe kuralına uymalı, el temizliğine her zamankinden fazla önem vermeliyiz. Tedbirlere uyarsak tehdit ortadan kalkacak. Çok değerli insanlarımızı bizden alan bu salgını, Allah'ın izniyle hep birlikte yeneceğiz." diye konuştu.
- "MSÜ sınavında 400 öğrenciye hastalık bulaştığı haberi gerçek dışıdır"
Bakan Koca, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Dün sosyal medyada yayımlanan, geçen cumartesi MSÜ sınavında 400 öğrenciye hastalık bulaştığını ve öğrencilerin karantinaya alındığını ileri süren haber gerçek dışıdır. Testi sınav sabahı sonuçlanan Kovid-19 hastası bir kişi, sınav sırasında izole edilmiştir. Bulaşma olmamıştır." ifadelerini kullandı.
Konuya ilişkin Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada da iddiaların gerçek dışı olduğu vurgulanarak, şunlar kaydedildi:
"ÖSYM tarafından düzenlenen MSÜ Askeri Öğrenci Aday Belirleme Sınavı'nda yalnızca Kocaeli'de sınava giren bir öğrencide hastalık tespit edilmiştir. Aynı sınıfta sınava giren 12 öğrenci ve 4 sınav gözetmeni temaslı kabul edilerek testleri yapılmış, tamamının sonucu negatif çıkmıştır.
Bu mesnetsiz iddiaların, Liselere Geçiş Sınavı (LGS) ve Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) öncesinde öğrencileri paniğe sevk etmek dışında bir amaç taşımadığı ortadadır."
- 81 ilde LGS sessizliği
İçişleri Bakanlığının Kovid-19 tedbirleri kapsamında 81 ilin valiliğine gönderilen genelgeyle, LGS kapsamındaki merkezi sınavlar ile 27-28 Haziran'daki Yükseköğretim Kurumları Sınavı'nın halk sağlığı açısından uygun koşullarda gerçekleştirilmesi amacıyla uygulanan sokağa çıkma kısıtlaması, saat 09.00 itibarıyla başladı.
Uygulanan sokağa çıkma kısıtlaması kapsamında şehirlerin meydan, ana cadde ve sokaklarındaki yaya ile araç yoğunluğu en düşük seviyeye indi.
Şehirlerde maske ve eldivenle görev yapan polis ekipleri, sokağa çıkma kısıtlamasının ihlaline karşı belirli yerlerde uygulama noktaları oluşturdu ve caddelerdeki araçları durdurarak ateş ölçümü ile kimlik ve evrak kontrolü yaptı.
- Salgın sürecinde vatandaşlara 20 milyar 493 milyon 602 bin 651 lira nakdi destek
Kovid-19 salgınıyla mücadele kapsamında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından mart ayında açıklanan Ekonomik İstikrar Kalkanı, toplumun geniş kesimine ulaştı.
Salgının etkilerini azaltmak adına alınan ekonomik tedbirleri içeren pakette Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının yardım, ödeme ve destekleri önemli yere sahip oldu.
Bakanlık, ihtiyaç sahibi vatandaşlar için Sosyal Destek Programı kapsamında biner lira ödeme yaptı.
Yardımlar, salgın sürecinde üç faz halinde uygulandı. Faz-1'de 2 milyon 111 bin 254 haneye 2 milyar 111 milyon 254 bin lira, Faz-2'de 2 milyon 316 bin 10 haneye 2 milyar 316 milyon 10 bin lira, Faz-3'te 1 milyon 680 bin 180 haneye 1 milyar 680 milyon 180 bin lira ödendi. Bu yardımların toplamı, 6 milyar 107 milyon 444 bin lirayı buldu.
Çalışma hayatını ilgilendiren ödeme ve destekleri de devreye sokan Bakanlık, 3 milyon 505 bin 902 çalışan için toplam 10 milyar 613 milyon 543 bin 961 lira Kısa Çalışma Ödeneği verdi.
Bakanlık, 1 milyon 358 bin 375 çalışana, toplam 1 milyar 701 milyon 581 bin 864 lira nakdi ücret desteğinde bulunurken İşsizlik Sigortası Fonundan 717 bin 911 kişiye toplam 2 milyar 71 milyon 32 bin 826 lira işsizlik ödeneği aktardı.
Böylece, salgının ülkede görülmeye başlandığı mart ayından bugüne kadar yapılan yardım, ödeme ve destekler toplam 20 milyar 493 milyon 602 bin 651 liraya ulaştı.
- Huzurevleri, Babalar Günü'nde "dijital" ziyarete açık olacak
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, yaptığı yazılı açıklamada, engelli ve yaşlı bakım kuruluşlarında normalleşme adımları kapsamında geçen hafta yeni tedbirlerin açıklandığını anımsattı.
Huzurevleri, yaşlı bakım ve rehabilitasyon merkezlerinde 85 yaş üstü ve kronik hastalığı bulunan sakinlerin hizmet aldığına işaret eden Selçuk, "Bakanlığımıza bağlı kuruluşlarda kalan büyüklerimizin hepsi bizlere emanet. Onları korumak için tedbirli olmaya devam ediyoruz. Huzurevlerimiz, Babalar Günü'nde de dijital ziyarete açık olacak." ifadelerini kullandı.
Selçuk, huzurevlerinde ziyaret yasağının devam ettiğini, personelin de gerekli sağlık taramaları yapıldıktan sonra kuruluşa giriş çıkış yapabildiğini belirterek, virüs riski nedeniyle kuruluşlara hediye ve çiçek kabul edilmeyeceğini bildirdi.
"Büyüklerimizin yakınlarının ve ailelerinin, kuruluşlarımızda kalan yaşlılarımızı dijital ortamda görüntülü aramaları, onları yalnız bırakmamaları son derece önemli." mesajını veren Bakan Selçuk, huzurevlerinin ziyarete açılmasına ilişkin tarihin, süreç dikkate alınarak daha sonra belirleneceğini kaydetti.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.