Türk Dizileri Sosyal Hayatı Etkiliyor
Türk sinemasına hayran olan Araplar 'Gümüş' ve 'Ihlamurlar Altında' dizileri yüzünden sorunlar yaşamaya başladı
Türk sinemasına ve sporuna hayran olan Arap aileler arasında popüler olan “Gümüş” ve “Ihlamurlar Altında” dizileri toplumsal bir sorun haline gelmeye başladı. Türk dizilerinde işlenen ancak çoğu zaman sosyal gerçeklerle pek örtüşmeyen hayat tarzını örnek alan Arap ailer arasında boşanma oranları artmaya başladı.
MBC Televizyonu muhabiri Halid Ebu Zeyd’in haberine göre Ürdünlü bir koca, karısının Türk dizi yıldızına hayranlığını kıskandığı için boşanma davası açtı. Ürdün’de ilk defa bir Türk dizisi kahramanının neden olduğu boşanma olayının kahramanı koca, Ürdün’de Arapça dublajlı “Nur” ismiyle yayınlanan “Gümüş” adlı dizide Kıvanç Tatlıtuğ’un (Arapça dublajında adı Muhammed olarak geçiyor) canlandırdığı Mehmet’in resmini cep telefonun ekranına koyan eşini kıskandığı için hemen boşanma davası açtı.
Bu olay Arapların, Türk siyasetine, toplumuna ve sporuna olan hayranlığına dikkatleri çekti...
“Gümüş” dizisinde lanse edilen yaşam tarzı ve dizinin kahramanları Arap gençliği için bir model teşkil ederken Türk futbolunun son yıllarda katettiği aşama birçok araştırmacı için tez konusu haline geldi. Bunun yanı sıra AK Parti'nin izlediği politikalara hayran olan birçok İslamcı Arap siyasetçi ve düşünürü iktidara gelmek isteyen İslamcı Partilere, 'Türk Modeli'ni takip etmelerini öneriyor.
ASIL NEDEN AK PARTİ'NİN ÖRNEK ALINMASI
Topraklarının büyük kısmı Asya’da küçük bir kısmı da Avrupa’da yer alan Türkiye milli futbol takımı çekik gözlülerin yoğun olduğu Asya şampiyonalarında mücadele etmek yerine dünyanın en zengin ve en büyük devletlerin yer aldığı Avrupa kıtasının milli takımlarıyla aynı şampiyonada mücadele etmesi nedeniyle şanslı olabilir, aynı şekilde İslami kökenli bir partinin yönettiği için Arap İslamcılarının hayran olduğu bir Avrupalı ülke de olabilir. Ancak Arapların bugünkü Türk modeline hayranlığı Cezayir, Mısır, Irak ve Körfez ülkelerindeki İslamcıların AK Parti deneyimini derinlemesine araştırıp iktidara gelmek için bu partinin yöntemini benimsemelerinden kaynaklanmaktadır.
Tunus en-Nahda Hareketi lideri islamcı düşünür Raşid el-Gannuşi’ye göre AK Parti'nin iktidara gelmesi İslami hareketin Türkiye’de en yüksek gücü elinde bulunduran ordu tarafından bir imha ve bel kırma operasyonuna maruz kalmasından sonra hareketin bildik politikalarını terk ederek yeni politikalar geliştirmesinden sonra oldu.
El-Gannuşi’ye göre yeni partinin geçmişten aldığı en büyük dersin otoriteyi elinde bulunduranlarla doğrudan bir çatışma içerisine girmekten kaçınması hatta ordunun güvenini kazanmaya çalışmasıdır. Ayrıca asker ve askerlerin mabedi olarak kabul edilen laiklikle çatışmaktan da kaçındı. Daha önce bu güçlerle doğrudan bir çatışma içerisine girmekten çekinmeyen Erbakan’ın liderliğinde bunları başarmak mümkün değildi. AK Parti ayrıca önceliği Avrupa Birliği’ne ve ekonomiye verdi. Ayrıca İslamcılarla laikler arasındaki çatışmanın en sıcak konularından biri olan başörtüsü gibi hassas konulara girmekten de kaçındı.
SİYASİ HAYRANLIK
Öte taraftan Türkiye’nin siyasi deneyimini araştıran yazar Muhammed Süleyman, daha birkaç yıl önce kurulan AK Parti'nin deneyiminin siyasiler ve entellektüeller arasında çok ciddi tartışmalara neden olduğunu sadece Türkiye’de değil, Arap ülkelerinde ve dünyada medyanın büyük ilgisiyle karşılaştığını söylüyor. AK Parti deneyimine olan bu büyük ilginin nedeni partinin İslami söylemini terk ederek parti tüzüğünü ve programını değiştirmesidir. Bilindiği gibi partinin lider kadrosu AK Parti’yi Avrupa Hristiyan Demokrat Partileri örneğinde olduğu gibi merkez sağ bir parti olarak tanımlamayı tercih ediyor.
Tabi 'Türk Modeli'ne olan Arap hayranlığı yukarıda da belirtiğimiz gibi yalnızca siyasetle sınırlı değildir. Türk dizileri de Arapların yoğun hayranlığını kazanmış durumda. Son zamanlarda Ürdünlü kadınların Türk dizi karakterlerine olan hayranlığından dolayı boşanma vakalarında belli bir artış olduğu gözleniyor. Ancak MBC televizyonunun internet sitesinde yer alan habere göre yukarıda anlatılan boşanma davası açıkça itiraf edilen ilk vaka.
TÜRK DİZİLERİ SOSYAL HAYATI ETKİLİYOR
Boşanma avukatı Usame el-Baytar’a göre Ürdün’de tv yıldızları ve ünlülerin neden olduğu boşanma vakası ilk değil. Daha önce de Heyfa Vehbi, Elisa ve Tamer Hüsnü gibi Arap sanatçılar nedeniyle boşanma vakaları olmuştu.
Türk dizilerinde işlenen ancak çoğu zaman sosyal gerçeklerle pek örtüşmeyen hayat tarzı Arap toplumlarını kasıp kavuruyor. Dizilerde işlenen hayat maddiyata ve çıkarlara dayalı aynı zamadan tüketime teşvik eden bir hayat tarzı.
ROMANTİZMİ SARIŞIN TÜRK'TE BULUYORLAR
Türk hayranlığı futbola da bulaşmış durumda. Cezayirli Heysem Zartit Türk Milli Takımının Euro 2008’de elde ettiği başarılardan övgüyle bahsederken futbolun büyülü dünyasında Türkiye unutulmaz bir başarıya imza atmıştır, yorumunda bulunmuş. Suudi Arabistanlı kadın yazar Meha Fehd el-Cuheylan, “Arapların özellikle Suudili kadınlarının Arapça dublajlı Türk dizilerinin başrol oyuncularına hayranlığı sadece onların yakışıklılığından kaynaklanmıyor. Kıvanç Tatlıtuğ’un canlandırdığı Mehmet ve Bülent İnal’ın canlandırdığı Yılmaz karakterinin romantikliği kocalarından bu tarz bir sıcaklık göremeyen bu kadınları kendilerine hayran bırakıyor” dedi.
El-Cuheylan Suudi Arabistan’da yayınlanan el-Vatan gazetesinin 22 Haziran tarihli sayısında çıkan makalesinde Suudi toplumunda özellikle kadınlar arasında gözlemlenen yeni sosyal davranışlar ve özentilerde uydu kanallarında yayınlanan bazı dizilerin etkisinin olduğunu söylemek mümkün. Gümüş (Araplarda Nur) dizisindeki Mehmet (Araplarda Muhenned) karakterini oynayan sarışın aktör bir çok Arap kadınının duygularını kamçılayan bir yıldız haline gelmiştir.
Öyleki bir çok kadın yaşadığı sıkıcı ve umutsuz hayata karşı bu sarışın aktörün yaşadığı hayat tarzına özendiklerini açıkça dile getirmekten çekinmiyor. Yazara göre Gümüş dizisindeki Mehmet karakteri kadınların tek esinlendiği yıldız değil. Kadınların hayran olduğu dizi yıldızlarından biri de Ihlamurlar Altında (Araplar’da kayıp yıllar) dizisinde Bülent İnal’ın canlandırdığı Yılmaz (Araplarda Yahya) karakteridir.
Suudili kadınların Türk dizi yıldızlarına olan hayranlığını sadece bu yıldızların yakışıklığına bağlamanın yanlış olduğunu savunan yazar makalesinde şunları yazdı:
“Aslında bazı erkekler kadınların Mehmet örneğinde olduğu gibi Türk aktörün yakışıklılığına ve şıklığına bayıldığını düşünebilir. Hâlbuki gerçek tam bu değil. Eğer sadece dış görünüş kadınların hayranlığı için yeterli olsaydı pos bıyıklı, hal ve hareketlerinde çok alışık olduğumuz bir görüntü çizen Yılmaz karakterine hayran olmazlardı”