Trabzon'da, "Muhtarlar ve AFAD Gönüllüleri, Destek AFAD Gönüllüsü Kimlik Kartı Tanıtım Töreni" düzenlendi
Toplantıya video konferansla katılan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu:- "Son 3 yılda Türkiye'de orman yangınlarından sel afetlerine, depremden çığ ve hortuma kadar afetin her türünü yaşadık. Allah'a çok şükürler olsun devlet bu afetlerde hiçbir...
TRABZON (AA) - İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Son 3 yılda Türkiye'de orman yangınlarından sel afetlerine, depremden çığ ve hortuma kadar afetin her türünü yaşadık. Allah'a çok şükürler olsun devlet bu afetlerde hiçbir vatandaşımızı yalnız bırakmadı." dedi.
Trabzon Üniversitesi Mahmut Goloğlu Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Muhtarlar ve AFAD Gönüllüleri, Destek AFAD Gönüllüsü Kimlik Kartı Tanıtım Töreni"ne video konferansla bağlanan Soylu, Türkiye'nin bir afet bölgesi olduğunu belirtti.
Bunu hep birlikte yaşadıklarını ifade eden Soylu, "Son 3 yılda Türkiye'de orman yangınlarından sel afetlerine, depremden çığ ve hortuma kadar afetin her türünü yaşadık. Allah'a çok şükürler olsun devlet bu afetlerde hiçbir vatandaşımızı yalnız bırakmadı. Vatandaşımız da afet sebebiyle mağdur olan vatandaşımızı yalnız bırakmadı." ifadelerini kullandı.
Millet olarak nasıl kenetlenebileceğinin ortaya konulduğunun altını çizen Soylu, şöyle konuştu:
"Öncelikle eski Türkiye'de neler olduğunu, nasıl bir tabloyla hafızalarımızda karşı karşıya kalındığını, ufak bir tabloyla getirmek isterim. Siyah beyaz televizyonlar vardı ve bu televizyonlarda vatandaşa deprem veya selle karşı karşıya kalındığında mikrofon uzatıldığında vatandaşın sözü 'nerede bu devlet' idi. Şu an yaklaşık son 2,5 yıldaki afetlerde karşı karşıya kaldığımız 60 binin üzerindeki konutun 40 binin üzerinde tamamlandı ve vatandaşımıza verildi. Geri kalan da yapılıyor. Köprülerden özellikle derelerin, ırmakların ıslahına, tahkimat duvarlarına kadar işyerlerinden, konutlara okullara ve kamu binalarına kadar Elazığ'dan Malatya'ya, Giresun Dereli'den Kastamonu Bozkurt'a, Sinop Ayancık'a kadar... Geçen hafta sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte Antalya'daydık, Manavgat'taki konutlara kadar. Yine 12 Aralık'ta Antalya Kumluca'da bir sel afeti meydana geldi. Vatandaşın anında yanında olduk. Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatlarını teker teker yerine getirdik. Oradaki vatandaşımızı, Antalyalı hemşerilerimizi yalnız bırakmadık."
Soylu, geçen yıl Almanya'da yaşanan sel felaketlerinde halen ulaşılamayan insanlar olduğunu anımsatarak, "Türkiye hamdolsun Elazığ'dan Van Başkale depremine kadar elinden gelen bütün gayreti ortaya koyan ve vatandaşın, milletimizin karşı karşıya kaldığı o bölgedeki travmayı ortadan kaldırmaya çalışan, 'Nerede bu devlet' değil, 'Allah bu devletten milletimizden razı olsun' anlayışını şu anda Türkiye'ye hakim kılan bir çalışmayı yürütmektedir." diye konuştu.
Soylu, özellikle afetlerde ve sellerde muhtarlara çok büyük görev düştüğünü belirterek, şunları kaydetti:
"Bunu birçok noktada yaşadık. Elbette ki afetin olduğu ilk dakikalarda, ilk saatlerde hem işini bilen ehil insanlara, hem soğukkanlı insanlara, hem daha önce koordine olmuş ve afet olduğu zaman ne olabileceğini bir program çerçevesinde bilen insanlara ihtiyaç var. Hem devletle o bölgedeki afet bölgesindeki insanların koordinasyonunu sağlayabilecek yapıya ihtiyaç var, hem de bir taraftan arama kurtarma çalışmalarında, diğer taraftan vatandaşa sağlanacak lojistik hizmetlerde özellikle muhtarlarımıza çok büyük görev düşmektedir. Elbette ki biz o dönemlerde merkezde oluyoruz fakat önemli bir yükü de muhtarlarımız çekmektedir. Çünkü o bölgedeki vatandaşların ilk müracaat mercii muhtarlardır. Muhtarlar sağ olsunlar pandemi döneminde, filyasyon döneminde vefa sosyal gruplarında hakikaten Türkiye'de önemli bir alanı doldurmaktadırlar. Eskiden muhtarın tanımı yerel yönetimlerin en küçük birimiydi, tam tersi şimdi merkezi idarenin en önemli birimlerinden birisi haline geldi. Eğer afetle, genel sağlık hizmetiyle yani karşı karşıya kalınan pandemi gibi önemli bir salgın hastalığın sonuçlarıyla ilgileniyor, uyuşturucuyla mücadeleyle ilgileniyorsa elbette diğer meselelerde olmak üzere merkezi idarenin kendi üzerindeki önemli sorumluluklarını da paylaşıyor demektir."
Soylu, 3 yıl önce "Afetlere Hazırlık Yılı" ilan edildiğini, 2021'in "Afet Eğitim Yılı", 2022'nin ise "Afet Tatbikat Yılı" olduğunu hatırlattı.
Soylu, orman tatbikatlarından Vakfıkebir'de yapılan sel tatbikatına kadar Türkiye geneli bir çok tatbikat gerçekleştirdiklerini dile getirerek, "Özellikle bir barajın bir şehri basmasıyla ilgili bir tatbikat yaptık. Nükleer sızıntılarla ilgili, madenlerle ilgili tatbikatlar yapıldı. Bu tatbikatların gerçekleriyle de karşılaşmadık değil. Bunlarla da karşılaştık." diye konuştu.
"Türkiye'nin en temel meselelerinden bir tanesi illerin karşı karşıya kaldığı afet risklerinin değerlendirilmesiydi." diyen Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Burada da 2025 ve 2026'da bitecek İl Afet Risk Programları ve Türkiye Afet Risk Azaltma Programı konusunda da öncül bir adım attık ve 2022'de Türkiye Afet Risk Azaltma Programını bitirdik. Böylelikle Türkiye'nin her an her türlü revizyona açık olan ama bir alt planı olan hem illerimizin risk afet planları, nerelerde heyelan olur, afet olur, deprem riski nerelerdedir veya sanayi yangınları riskimiz nerededir, bütün bunlarla ilgili ilin Valisinin ve üniversitelerin koordinasyonunda tüm illerde risk azaltma planı gerçekleştirildi. Böylece Türkiye'de afet risk azaltma planı da gerçekleşti."
- "Devletler güçlü kuruluşları olduğu kadar ayakta kalırlar"
AFAD'ın dünyada önemli bir kuruluş olarak herkes tarafından takdir edildiğini vurgulayan Soylu, şöyle konuştu:
"Sadece yurt içinde değil yurt dışında da birçok desteği var. Afganistan'dan Pakistan'a, Lüban'dan Yemen'e, Filistin'e kadar yardım eden ve bu büyük milletin, aziz milletin mağdur insanlara, mazlum insanlara elini uzatan diğer kuruluşlarımızla beraber çok güçlü bir kuruluştur. Devletler güçlü kuruluşları olduğu kadar ayakta kalırlar. Türkiye'de hakikaten muhtarlarımızla Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu bir irade çerçevesinde çok önemli bir yolculuk başlattık. Buradan AFAD gönüllerine de bir parantez açmak isterim. AFAD gönüllülerimiz bazen bizden önce gidiyorlar. Hem sivil toplum gönüllülerimiz olsun hem bireysel gönüllülerimiz olsun. Ben onlara müteşekkirim. Hem bu dünyaya hem öteki dünyaya hep birlikte nasıl bir travmanın altından kalkınabileceğini, nasıl insanlara yardımcı olunabileceğini nasıl bir selin ve depremin, afetin açtığı hasarların topyekun giderilebileceğini biz Artvin Arhavi'de, Rize'de gördük. Giresun Dereli'de, Antalya Manavgat'ta, Malatya ve Elazığ'da gördük."
Soylu, birçok yerde AFAD gönüllülerinin bu büyük başarısını gördüklerini ifade ederek, "Rakam da 600 bin seviyelerine ulaştı ki bu da çok büyük bir seviyedir. Bu aslında toplumsal bir karşılığının olduğunun da en temel değeri olarak ortaya konulmalıdır. Ben bu vesileyle öncelikle AFAD gönüllülerimize, muhtarlarımıza, orada birlikte mesai yaptığım Vali bey başta olmak üzere bütün arkadaşlarımıza, AFAD Başkanımıza her birine ayrı ayrı teşekkür ediyorum." dedi.
Dünyaya "insanlığı" gösterdiklerini belirten Soylu, "Onlar ne kadar 'mış' gibi yapsa da biz Bangladeş'ten Afganistan'a kadar, Pakistan'daki sele kadar dünyaya elini uzatan bir büyük milletiz. İki bin yıllık bir devlet geleneğinin de temsilcileriyiz. İnanıyorum ki dünyaya daha söyleyeceklerimiz var. Bu söyleyeceklerimizi de bu iyilik medeniyetinin evlatları olarak hep birlikte diyeceğiz inşallah. Şuraya adım atmanız, gelmeniz bile büyük bir takdire değerdir." diye konuştu.
- 2023 hedefi: 1 milyon AFAD gönüllüsü
AFAD Başkanı Yunus Sezer de ülke genelinde 619 bin AFAD gönüllüsü olduğunu belirterek, "Belki dünya tarihinde eşine az rastlanır bir sayı. Bu da 3 yıllık geçmişi olan bir sistem için gerçekten dünyada örnek gösterilecek bir sayı olarak tarihe bile geçebilir. Bugün ayın 17'si, bu 17 gün içinde 3 bine yakın insanımız AFAD gönüllüsü olmak için başvurmuş durumda. 2023 hedefimiz sizlerin de katkılarıyla beraber inşallah 1 milyonu bulmak. Bunu da kısa sürede yakalayacağımıza eminiz." diye konuştu.
AFAD gönüllülerinin insanlık adına önemli bir iş yaptığının altını çizen Sezer, şunları kaydetti:
"Afetselliği yüksek olan bir ülkede yaşıyoruz ve her an afetlerle karşı karşıya kalabiliyoruz. Hepinize ihtiyacımız var, hepinizin desteğine ihtiyacımız var. Bugün 273 muhtarımız AFAD gönüllüsü oluyor. Bu proje Samsun'da başladı, bütün Türkiye'de uyguluyoruz. Kırşehir'de devam etti. Üçüncüsünü Trabzon'da yapıyoruz. İstanbul'da mahalle AFAD timleriyle beraber mahalle muhtarlarımızı yine AFAD gönüllüsü yapıp afet olduğu anda mahallesine sahip çıkmasını bekliyoruz."
Konuşmaların ardından Trabzon'da gönüllü olan 273 muhtara ve 203 destek AFAD gönüllüsüne AFAD Gönüllüsü kimlik kartları ve sertifikaları takdim edildi.
Törene, Trabzon Valisi İsmail Ustaoğlu, Trabzon Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emin Aşıkkutlu, İl Emniyet Müdürü Murat Esertürk, AFAD İl Müdürü Ömer Kıratlı, ilçe kaymakamları muhtarlar ve AFAD gönüllüleri katıldı.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.