Tahliyelerin asıl amacı ne?
Devlet Bakanı Faruk Çelik, cezaevlerinden yaşanan tahliyelerin yaklaşan seçim öncesinde hükumetin icraatlarını gölgelemeye yönelik çaba olduğunu söyledi.
Çelik, "Geçmiş seçimlerde olduğu gibi bu seçimler öncesinde de hükümetin başarısını gölgeleyecek çok şeyler olabilir. Tahliyeler de hükümeti yıpratmaya yönelik, hükümeti bir zaaf içerisinde göstermeye dönük tablolar olduğunu düşünüyorum." dedi.
Orhaneli, Keles, Büyükorhan, Harmancık Yardımlaşma ve Kültür Derneği (Dağ-Der) üyeleriyle kahvaltıda buluşan Devlet Bakanı Faruk Çelik, Bursa Valisi Şahabettin Harput ve daire müdürleriyle beraber dernek üyelerinin sorunlarını dinledi. Dernek Başkanı Erkan Aydın, dağ yöresine ait sorunları içeren bir dosyayı Bakan Çelik’e takdim etti. Toplantı sonrası gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplandıran Çelik, son günlerde Yargıtay üzerinden yapılan tahliyelerle ilgili olarak hükümetin zaaf içerisinde gösterilmeye çalışıldığını iddia etti.
"SEÇİMLERE 5 AY VAR, ÇOK ŞEYLER OLABİLİR"
Bakan Çelik, bir gazetecinin, "Son anketlerde partiniz açık ara önde gidiyor, seçim sürecinde tahliyeler üzerinden hükümetinizi küçük düşürecek bir çalışma olduğundan endişeniz var mı?” yönündeki sorusunu cevaplandırdı. Seçimlere 5 ay kaldığını, bu süreç içerisinde geçmiş seçmişlerde olduğu gibi hükümetin çalışmalarını, başarısını gölgeleyecek çok şeyler olabileceğini dile getiren Bakan Çelik, son günlerdeki olup bitenlerin önemli ölçüde bu süreçle bağlantılı olduğunu savundu. Bakan Çelik, 22 Temmuz 2007 seçimleri öncesi neredeyse her şehre birkaç şehit cenazesi geldiğini, sonrasında ise çatışma ortamının nispeten yavaşladığını kaydetti. Çelik, kökü dışarıda olan unsurlar ile Türkiye’de hesabı kitabı olanların bu çalışmaları gerçekleştirerek olumsuz tabloları ülkenin önüne koyduğunu dile getirdi. Seçimlere 5 ay kala herkesin müteyakkız olması gerektiğine işaret eden Bakan Faruk Çelik, milletin olup bitenlere fevri olarak bir anlam yüklemeden, ‘ne oluyor, ne bitiyor?’ diye sağduyulu bir yaklaşım içerisinde olmasını istedi.
"10 SENEDİR BİTMEYEN DOSYANIN SORUMLUSU SİYASET OLUR MU?"
Yargıtay’da 10 senedir sonuçlandırılmayan bir dosyanın sorumlusunun siyaset olmayacağını belirten Bakan Çelik şöyle devam etti: “Siz adamı 10 senedir tutuklamışınız, 10 senedir diyememişsiniz ki; suçlusun veya suçsuzsun? Burada siyaset ne yapsın? Siz diyebilir misiniz, 10 yıllık tutukluluk süresini 20 yıla çıkaralım, böyle bir şey olabilir mi? Gecikmemesi gerekiyor adaletin, bizim derdimiz o. Onun için adalet sarayları yapıyoruz, onun için diyoruz ki, hakim savcı istediğiniz kadar personel alalım, personel sorunu varsa, bunlar alınsın. Bina sorunu varsa, bunları yapalım ama adalet gecikmesin. Vatandaş adalete ulaşıversin. Bir an önce hakkını alsın suçluysa suçlu, haklıysa haklı. 10 senedir cezayı kesememişsiniz, şimdi de öyle bir atmosfer oluşturuyorsunuz ki, hükümet bu işi yapıyor. Hükümet üç kez uygulamayı erteledi. 2004’ten 2010 yılına kadar tutukluluk süresini 6 yılda tam 3 kez erteledik. 6 yılda 10 yılı dolduracağı belli olan insanların dosyaları görüşülürdü. Son günlerde tahliye olanların dosyaları geçen sene, bu sene de 9 yılını dolduranların dosyaları görüşülseydi tahliye ortamı olmazdı, böyle bir kargaşa ortamı olmazdı.”
"BAZI DAİRELER DOSYALARI KARARA BAĞLAMIŞ, ONLAR DA BAĞLASAYDI "
Direkt kurumları suçlamak istemediğini vurgulayan Devlet Bakanı Faruk Çelik, sorun olması halinde, görev alanı sorunları çözmek olan hükümetin gereğini yapacağını söyledi. Herkesin üzerine düşeni yapması gerektiği anlatan Bakan Çelik, Yargıtay’da bazı dairelerin önlerindeki 10 yıllık dosyaları temizleyip karara bağladığını, diğer dairelerin de ilgili dosyaları karara bağlayabileceğini kaydetti. Bakan Çelik, sözlerini şöyle tamamladı: “Dolayısıyla bazı konular, bu konuyla ilgili de hükümeti yıpratmaya dönük, hükümeti bir zaaf içerisinde göstermeye dönük tablolar olduğunu düşünüyoruz biz. Umuyorum ve diliyorum ki; önümüzdeki 5 ay huzur ve sükun içerisinde geçer ve hep birlikte bir seçimi daha gerçekleştiririz. Milletimizin tercihi ne olursa ona da boynumuz kıldan incedir. Hangi konumda olursa olalım memleketin hizmetinde olacağız.”