'SP seçime gidemez'
Dün Numan Kurtulmuş'un kendilerini kandırdığını iddia eden Şevket Kazan bugünse olağanüstü kongre çağrısında bulundu. Kazan 'yoksa Saadet seçime gidemez' tehtidini savurdu.
Kapatılan Refah Partisi lideri Necmettin Erbakan’a ile birlikte hareket eden Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Şevket Kazan, çift liste krizinin yaşandığı kongrenin yenileneceğini söyledi.
Partinin hiçbir zaman bölünmesine izin vermeyeceklerini söyleyen Kazan, ortaya çıkan kötü tablonun gerçekleşecek olağanüstü bir kongreyle aşılacağını ifade etti. Kazan, SP Genel Başkanı Numan Kurtulmuş’tan bu yönde bir adım atmasını beklediklerini kaydetti. Kazan, ‘’Mevcut yönetim yaptığı hatayı yenilenecek bir kongre ile düzeltmelidir. Hata düzeltilmeli ve özür dilenecek bir kongre yapılmalıdır.’’ dedi. Kazan, Kurtulmuş’tan vefa beklediklerini de sözlerine ekleyerek kendisine uyarılarda bulundu.
Flash Televizyonu'nun sabah programında konuşan Şevket Kazan kongre sürecini şöyle anlattı: ‘’En güçlü kadrolarımızı istişarelerimizle yapmışızdır. Bu her zaman böyle olmuştur. Kurtulmuş’un daha önce adaylığına da böyle bir istişareyle karar verilmiştir. Ondan sonra partinin nasıl canlandığı görülmüştür. Çift liste olduğu zaman bazıları sevinir bazıları da üzülerek giderek kongreden. Biz buna karşı olduğumuz için bu tür toplantıları yaparız. Kongre öncesi 25 kişilik bir istişare grubu çalıştı. Yeni katılımlar olacak çok titiz çalışma gerekliydi. Birliktelik içinde oturduk çalıştık, çalıştık. Gecenin onunda Numan Bey geldi. Çalışmanın sonunda onun görüşlerini alarak listeye son şeklini verdik. 10 Temmuz gecesi saat 22.00’de son şeklini verdik. Ondan önce arkadaşları üzerinden görüşlerini alıyorduk. 25 kişilik heyetle 65 kişi belirledik. Ona da 10 kişi belirlemesi için listede 10 kişilik yer bıraktık. O konuşmasını hazırlarken onun arkadaşları onun adına katıldılar. Biz ona o kolaylığı sağladık. Hazırlanmış olan listede kendisine 10 kişilik hak bırakıldı. Mutabakata varıldı. Ben çalışmak istediğim kişilerle çalışmak isterim dedi. Tabii camianın, partinin istediğiyle çalışmak lazım. O ilk kez genel başkan olduğu için bunu bilmiyor. Biz evlerimize gittik. Gece saat sabaha karşı 05.00’te telefon geldi Numan Bey tarafından; biz kendi listemizi hazırladık dediler.’’
"HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRADIK"
Şevket Kazan, Numan Kurtulmuş’un kendi hazırladıkları liste ile değil de kendi listesiyle kongrede delegenin karşısına çıkmasından ötürü hayal kırıklığına uğradıklarını söyledi. Kazan açıklamalarında, ‘’Bizi zaten hayal kırıklığına uğratan bu. Ona bir genel başkan yardımcılığı yaptım. Ben ona saygı duydum. Genel başkanım dedim. Fikirlerimi açıkça ifade ettim. Hiçbir partide olmayan bir anlayış gördü bizde ve çok serbest bir genel başkanlık yaptı. Aman o ön planda dursun diye bir yıl süreyle kimse ekrana çıkmadı. O tek olmak istedi. Tek görünmek istedi.’’ diye kendisi açısından duyduğu hayal kırıklığını aktardı.
Kazan konuşmasında ayrıca şunları söyledi: ‘’Bir akşam önce listeyi mutabık kaldığımız halde listenin dışına çıktılar. Bu kabul edilemezdi. Delegede camiada bunu kabul etmedi, bizde etmeyiz.’’
Kurtulmuş’u temmuz ayında kongre yapmaması için uyardığını aktaran Kazan, ‘’Kendisine 1 yıl süreyle genel başkan yardımcılığı yaptım. Hep yardımcı oldum. Kasımda, ekimde kongrenin yapılmasının doğru olacağını, temmuzda yapılacak kongrenin tasfiye görüntüsü vereceğini söyledim. Beni dinlemedi. Nitekim tasfiye görüntüsünü veren, hiç de hoşa gitmeyecek bir kongre oldu.’’
"BİZ SUSTUK HEP O KONUŞTU’’
Kurtulmuş’un önünü açmak için hep sustuklarını söyleyen Kazan, ‘’Biz bir yıl süreyle hep sustuk, hep o konuştu. Hep o söyledi.’’ dedi. Konuşmasında yine listeye değinen Kazan, ‘’Listenin başına Numan Kurtulmuş yazdık. Buna kimsenin bir itirazı yok. Kendisini seviyoruz. Oturuyoruz konuşuyoruz. (Davul onun boynunda tokmak bizde diye bir şey yok) 60 kişide ittifak edilmiş. Tokmak Numan Bey'in elinde olacaktı. Onun karizmasına helal gelmesin diye bir sene sustuk. Hep o konuştu. Biz Numan Bey'in etrafına ikilik göstermeyecek, tecrübesiyle faydalı olacak bir ekip koymak istedik. Salona gittiğimiz zaman dolayısıyla kırgın ve üzgündük.’’ diye konuştu.
"BİZİM DIŞIMIZDA LİSTE ÇIKARMASINA ÜZÜLDÜK’’
Kazan, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘’Bizi ezen-üzen iki listenin okunması oldu. En büyük tepkiyi de kongrede Oğuzhan Asıltürk kardeşim gördü. Bunları kürsüde anlattı. Sonra konuşunca (Asıltürk) anlaşıldı. İki liste de de çok farklılık yok aslında, ifadesinde bulundu."
Konuşmasında Kurtulmuş’a seslenen Kazan, ‘’Sen üzerini çizip attıkların devlet tecrübesi olanlar. Sen gençleştirme diyorsun ama sana devlet tecrübesi verecekleri çizip atıyorsun. Biz de gençlere önem veren ve gençlerin önünü açan bir partiyiz. Hangi listeye oy verilirse verilsin Numan Bey seçilecekti’’ dedi.
"EN BÜYÜK HATASINI YAPTI’’
Her halükarda Kurtumuş’un kongrede seçileceğini söyleyen Kazan, Kurtulmuş’un siyasi hayatında en büyük hatasını bu kongrede kürsüye çıkarak liste üzerinde yaptığı konuşmasının oluşturduğunu bildirdi.
Kazan, ‘’Kürsüye çıktı ve en büyük siyasi hayatının hatasını yaptı. Ben yeşil liste adayı değilim, bunun (Beyaz liste) adayıyım dedi, listeden çıktı. Ben bu liste adayı değilim, diyerek herkesin genel başkan adayı iken durum değişti. Halbuki ben kendisini; (Öyle bir kongre yapmalıyız ki bu sana seçildiğin kongreyi aratmamalı diye uyardım) uyarmıştım.’’ şeklinde konuştu.
"NİCE KIYMETLİ İNSANLAR YILLARCA KENARDA KALDI"
Çok kıymetli insanların yaptığı hatalar sonrası siyasi yaşamında kenarda beklemek zorunda kaldığını hatırlatan Kazan şöyle konuştu: "Listeler farklı olsa bile bu kongreyi gene de yapacaktık. Ecevit ne zamana kadar kenarda kaldı, yazık oldu. Türkiye yararlanamadı kendisinden. Numan Bey tecrübesizliğinin kurbanı olmamalı. Bu camia kongreden ağlayarak gitti. 1200 delege oy kullanacaktı, 630 delege oy kullandı. Şu ismi çekmesiyle 310 oy aldı.’’
‘’KONGRE YENİLENECEK, YOKSA PARTİ SEÇİME GİDEMEZ’’
Hatadan dönülmesi için kongrenin yenileneceğini belirten Kazan; ‘’Bu kongre yenilenecek. Tekrar toplanılacak. Biz ağabeyleri olarak yanlarındayız. Hiç kimse düşünmesin. Hepimizin ittifak ettiği bir liste hazırlasın ve yine Numan Bey'i destekleyelim. Dün akşam bir toplantı yaptım. Numan Bey'le görüşmedim.’’ dedi.
Sonucun ancak bir olağanüstü kongre ile düzelebileceğini söyleyen Kazan, bunun da adımını Kurtulmuş ve mevcut ekibinden beklediklerini aktardı. Kazan, ‘’Olaganüstü kongre ile ancak bu iş düzelir. Ondan önce bir hareketin Numan Bey'den gelmesi lazım. 1200 oya karşı 630 ile seçilmiş bir genel idare kurulu var. Beşte bir başvuru ile kongre kararı alınıyor. Mevcut yönetimden kongre kararı çıkmaz ise bu yönetim (önümüzdeki) seçimlere (genel seçimler) gidemez. Yukarı doğru tırmanıyoruz. Numan Bey beğeniliyor. Sadece o konuştu. Biz de hep destekledik. Teşkilat çok küskün gitti. Bizim hiçbir kongremizde yaşanmayanlar yaşandı. Bu kongre ile uğraşmayacağız. Adam gibi bir kongre yapılacak. Ve teşkilat buna inanacak, adam gibi olacak ki; teşkilat oy kullanacak. Yeşil listeden çekilince ben oy kullanmadan ayrıldım. Bu bir tasfiye listesi olunca millet de ayrıldı gitti. Bazı ilaveler dışında listeyle aynıydı." ifadelerini kullandı.
VESAYET GÖRÜNTÜSÜ İLE ERBAKAN AİLESİNİN PARTİDEKİ DURUMU
Erbakan’ın parti üzerinde vesayet görüntüsü vermesi ve Erbakan ailesinin parti yönetiminde yer alması konularında ise Kazan şöyle konuştu: ‘’Vesayet ne demek. Numan Bey'e o kadar değer verdi ki, Erbakan hocamız. Numan Bey ziyarete geldiği zaman Erbakan hocayı iki kişi kolundan tutar kapıya kadar karşılar. Saygıyı arayan Erbakan’a baksın. Tecrübelerden istifade etmeye vesayet denmez. Biz Numan Bey kardeşimizden vefa görmek istiyoruz. Biz vefamızı gösterdik. Listenin başına onu koyduk. O konuşmaya itirazımız var. O kendi siyasi hayatının en büyük hatasıdır. Bu partiyi toparlamak bundan sonra bu kadar kolay olmayacak. Bu teşkilat bize oy vermedi diye değiştirmek intihar olur. Bu duruma düşmesinler. Bu ikinci hata olur. En kısa zamanda bir araya gelinip bu yaranın kapanması lazım. Biz- onlar gibi bir ayrım ortaya çıktı. Biz bu partiyi bölmeyiz. İzin vermeyiz. Elimizden gelen her türlü anlayışı gösteririz. 40 yıldan beri siyasetin içindeyiz, rahat görelim ve kenara çekilelim istiyoruz. Taha Akyol da gaza bastı. Hırslarla siyaset olmaz. Bölerek siyaset olmaz. Milli Görüş'ün zamanın ruhuna uygun hareket etmediğini düşünmüyoruz. Kimse yokken Erbakan ve ailesi vardı bu partide. Onların partiye katkısı ortada. Katkı sağlayana partimizin kapısı kapalı diyemezsiniz.’’