Seçime 15 gün kala en kapsamlı anket!
MAK Danışmanlık ve araştırma merkezi Türkiye'nin en önde gelen 3 büyükşehirle ilgili çok kapsamlı bir anket yayımladı.
İSTANBUL
Türkiye seçmeninin 5/1 lik bir kısmını barındıran İSTANBUL şüphesiz seçiminde en önemli şehridir. İstanbul’da Ak Parti’nin çok rahat bir seçim süreci yaşadığını belirtmek gerekir. İstanbul’a çok hakim olan ve Eski bir İstanbul Belediye Başkanı da olan Başbakan Bizim de her katıldığımız programda söylediğimiz 2009 yerel seçimlerinde gitmemekle kaybettiği yada bıçak sırtı kazandığı bölgelere bu seçim döneminde öncelik verdi. Avcılar’dan Büyükçekmece’ye uzanan hattı bu dönemde öncelikli ele alması dikkatlerden kaçmamıştır. Zira Ak Parti’nin en önemli başarı parametresini BAŞBAKAN’ın bizzat kendisi belirliyor. Zira başbakan’ın seçim kampanyasında miting yaptığı bir seçim çevresinde partisinin oy oranını % 10-20 bandında artırması çok ciddi bir halk diyalogunu kurabilmesinin sonucudur.
Ak Parti’nin İstanbul seçim kampanyasını PROJE BAZLI sürdürmesi başarısının en temel kriteri iken CHP daha soyut ve suçlayıcı bir dille etkili olmak istiyor. Seçim sonuçları vatandaşın neye itibar ettiğini göstermesi bakımından da önemli olacaktır. İstanbul’da Kadir TOBBAŞ tecrübesi yanında ciddi tek bir suçlamanın dahi yapılamadığı kişiliği ile seçimin favorisi durumundadır.
CHP nin adayı Mustafa SARIGÜL’ün geçmişte CHP ile yaşadığı sorun ve sorunlara kaynak olan dosyaları, seçime eski eşinin ilçe başkan adaylığı, oğlunun belediye meclis adaylığı vb. çizilen tabloda eksiler olarak karşımıza çıktı. Maalesef Ak Parti’nin projelerini aşan bir akıllarda iz bırakan proje sunamaması da farklı bir sorun. Ak Parti’nin kamuoyunda iyi işlediği paralel yapı kavramının toplumsal karşılığı cemaatle flört görünümü de cemaatin ne oranda desteğini alacak bilinmez ama özellikle ulusalcı CHP lilerin kendisine uzak durmalarını oy verseler bile bu mesafeli davranmalarını netice verdi. Gürsel TEKİN’in saha ve teşkilat hâkimiyetini de yanında yeterince bulamadığı görülmektedir.
Türkiye’nin başkenti Ankara’da iktidar ve Ana muhalefet adaylarının bir önceki seçime göre oy oranlarını belli düzeyde artırdıkları gözlemlenirken yarışın çok hararetli sürdüğü de dikkatimizi çekiyor. 5. Döneminde Melih GÖKÇEK’in oy oranı konjektürel olarak Ak Parti’ye kayan genel bir %2-3 lük oyla birlikte MHP den de ciddi bir oy kaymasının olması dikkat çekici. Bu dönemde en merak edilen özellikle Ankara’da etkin ve geçen dönemlerde blok olarak Melih GÖKÇEK’e kişisel nedenlerle verilen cemaat oylarının bu dönemde Ak Parti’ye olan tavır dolayısıyla gelip gelmeyeceği ve daha kötüsü bu oyların doğrudan rakip CHP ye verilip verileceği merak konusu…
Ankara Keçiören’de BBP adayı olan Turgut
Ak Parti’nin proje bazlı kampanyasına karşılık CHP konjektürel havadan dolayı sadece suçlayıcı üslubu şu ana kadar yarışın Melih GÖKÇEK LEHİNE gelişmesini netice veriyor. Yerlilik mesajı hedefleyen YAVAŞ GARDAŞIM YAVAŞ! Sloganı AK PARTİ’nin metro, hızlı tren, uçak vb. projelerine karşılık çok karikatür bir söylem olarak kalmış görünüyor.
İZMİR
Büyüklüğü kadar İktidara muhalif duruşuyla sembolik bir özellik taşıyan İzmir’e bu dönemde iktidar partisi en başarılı icracı bakanıyla asılıyor. Ak Parti adayı Binali YILDIRIM konulabilecek en doğru aday olarak dikkat çekmektedir.
Özellikle kabinede görev yaptığı yıllarda İzmir’in; İstanbul ve Ankara yönüne duble yollarının yapılması, hızlı tren projesi, metro, liman vb. projeleri bölge insanına “yaptıklarım yapacaklarımın teminatıdır” söyleminin kabulünü netice verdi. Birde adaylığının açıklanması anından itibaren çok yoğun ve planlı proje merkezli çalışması sahada ciddi karşılık bulmuş durumda…
Sağ tandanslı DP, ANAP, Saadet, BBP gibi partilerin tabanının Ak Parti’de toplanmaları 2009 seçimlerine göre aradaki makasın çok hızlı kapanmasını netice vermiş durumdadır. Konjektürel olarak özellikle sokak eylemlerinin Ak Parti’de yıpranmaya sebep olacağını düşünenlerin hayal kırıklığı 1 Nisanda İzmir’de Ak Parti’nin kazanmasıyla ortaya çıkacak gibi görülüyor. Merkez bazı önemli ilçelerde DSP nin CHP nin görev yaptıkları dönemde sevilen bazı ilçe adaylarından listeye koymadıklarını aday yapması da Ak Partiye yaramış görünüyor. İzmir’de demografik olarak en yoğunlukta nüfusa sahip hemşehri dernekleriyle iyi diyalogu dikkat çeken Binali YILDIRIM’dan tek endişe seçim sonrası ulaşılabilir olup olmayacağı… Bu endişenin temel nedeni seçim kampanyasında etrafındaki danışman kadronun kendisine ulaşmaya engel duruşları…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.