Milli Eğitim Bakanlığının Öğretmenleri Rotasyona tabii tutmayı öngören çalışmasını olumlu görmekle beraber bu konudaki tartışmaları gereksiz görüyoruz. Eğitim kurumlarında yönetimdeki oligarşik yapının kırılması için yıllanmış, kaşarlanmış idarecilerin değişmesi gerekiyordu. Bu konuda değişim birçok tartışmayı geride bırakarak gerçekleşti. Şimdi aynı şekilde eğitimde kalitenin yükselmesi için öğretmenlerin de değişmesi gerekiyor. Ancak eğitimde kalitenin yükselmesi, yenilik ve değişim sadece ders araç ve gereçlerin değişmesiyle değil, aynı zaman da eğitim programlarının değişmesi, eğitim anlayışının, bakış açısının da değişmesiyle olur. Eğitimdeki anlayış ve tutumların, bakış açısının değişmesi de sadece eğitimcilerin değişmesine bağlı değildir.

Bundan dolayı Şuurlu Öğretmenler Derneği Samsun Şubesi olarak eğitimcilerin yer değiştirmesinin eğitimde kalite için faydalı olacağına inanıyoruz. Ancak eğitimcilerle beraber eğitim felsefesi ve programı da değişmelidir. Bakanlığın bu yönde olabilecek çalışmalarını destekliyoruz. Ancak bunun belli, geçerli, adaletli, objektif ölçülere bağlı olarak yapılması gerekir. İl dışına değil, aynı eğitim bölgesi içinde olacak şekilde, öğretmenler mağdur edilmeden yapılmalıdır. Şu bir gerçektir ki öğretmenler bulundukları kurumda kendi eksiklerini görememektedirler. Ya da içinde bulunduğu kurumun yetersizliklerini görememektedirler. Kalıplaşmış, klişeleşmiş bir takım yanlışlar, müzmin hale gelmiş bir takım hastalıklı yaklaşım ve tutumlar değişmemektedir. Yenilenme, yeniden başlama, yeni bir anlayışla ders başı yapma, farklı bir ortamda, farklı bir havayı teneffüs ederek okula gitmek bu anlamda sayısız faydalar getirecektir. Değişim her zaman yeni ufuklar, yeni kapılar açar insanın önüne.

Eğitimin bu günkü haline baktığımızda faydalı ve kaliteli olduğunu söyleyemiyorsak bu değişime karşı çıkmanın da anlamsız olduğuna inanıyoruz. Her gün eğitimdeki bir takım aksaklık ve sorunlardan bahsedenlerin bu değişimi istememelerinin ne nedir? Oturduğu eve yakın okula yerleşip 15–20 yıl aynı okulda görev yapan eğitimcilerin başarılı olduğunu kim söyleyebilir. Eski alışkanlık ve anlayışların değişmesi için değişimin faydasını kim inkâr edebilir. Yerleşik alışkanlıklardan yana olan, aynı tas aynı hamam anlayışıyla hareket eden oligarşik, totaliter eğitim yöneticilerinin değiştiği gibi bir eli yağda, bir eli balda keyif ehli tembel eğitimcilerin gölgesi kalkmalıdır eğitim kurumlarının üzerinden. Elbette değerli eğitimcilerimizin hakları korunmalıdır ancak sonuçta her şeyi çocuklarımız için düşünüp tasarlamak zorundayız. 25 yıl verimden düşmüş bir öğretmen için devletin tasarruf hakkı elbette vardır ancak öğretmenlerin tek problemi bu değil. Öğretmenlerin eğitim öğretim hakları ellerinden alınmış, sadece bilgi aktarma memurları haline getirilmiş bulunmaktadırlar. Asıl can alıcı bu meseleler dururken adeta gündem saptırmaya benzeyen bu tali konularda tartışmanın kimseye faydası olmayacaktır. Asıl mesele rotasyon eğitimin rotasını değiştirecek mi meselesidir. Eğitimin rotasını batıldan hakka, batıdan doğuya, maddeden manaya, zulümden adalete değiştirecek mi? Asıl mesele dururken hedef saptırıcı meselelere takılıp kalmak, çözümü ötelemekten başka bir şeye yaramayacaktır.