Ramazan'da Nefsin Islahı
Merhum Mahmud Esad Coşan Hocaefendi’nin Panzehir, sy. 39-40 (1998) için kaleme aldığı ve Başmakaleler 3 adlı eserde yer alan “Ramazan, Nefsin Islahı İçin Çok Mühim Bir Fırsat!” makalesini Ramazan ayı vesilesiyle istifadenize sunuyoruz.
On bir ayın sultanı, dertlilerin dermanı, suçluların sebeb-i gufrânı, hayr ü sevâb ummanı mübarek Ramâzan-ı şerîf bizleri teşrif eyledi. Çok şükür, elhamdülillâhi hamden kesîran, tayyiben, mübâreken fîh!
Bu bir ruh eğitimi, nefis ıslahı, ahlâk tebdil ve tehzibi mevsimi; sıhhat ve rahat, ibadet ve taat ayı; her sene uzun bir süre devam eden, ciddi bir talim ve terbiye devresi; geceli gündüzlü bir idman çalışması… Ne güzel, ne mükemmel, ne faydalı, ne gerekli, ne haşmetli, ne hikmetli, ne kutlu, ne mutlu bir inanç ve ibadet nizamı!
İnsanın en büyük, en tehlikeli, en gizli, en saklı, en feci düşmanı kendisidir, nefsidir (egosudur). Pek çok insan, onun azılı bir düşman olduğunun farkında değildir. Halbuki en büyük hatalar, yanılgılar, yenilgiler, ayıplar, kusurlar, suçlar ondan kaynaklanır.
Nefis tembeldir, yatmak uyumak ister; halbuki hayat ciddi bir mücadele, acımasız bir savaş, devamlı bir uğraştır; uyumamayı, gevşememeyi, gaflete düşmemeyi, sıkı çalışmayı, ter dökmeyi, ceht etmeyi, cihat yapmayı gerektirir.
Nefis oburdur, pisboğazdır, açgözlüdür; doyunca, patlayınca, tıksırıncaya kadar yer, semirir, şişmanlar, şımarır, azar, kudurur; “Rabbena, hep bana!” der, haram helal ayırmaz, insaf, adalet, muvâsât, îsâr, tercih, ikram, sabır, fedakârlık bilmez, başkalarını düşünmek istemez. Fakat toplum hayatı, tamamen aksinedir; ölçü ister, diğerbînlik ister, uyum ister, sabır ister; aşırı arzulara, hırs ve heveslere, bencilliğe dizgin ister, tahdit koyar, sınır çizer, karşı çıkar.
Nefis çok şehvetlidir, yâr ister, eş ister, flört ister, aşk ister; nikâhla yetinmez, zinaya kayar, mahremi varken harama bakar, eşi varken metres tutar, camdan bakıp kaş göz eder, yuva yıkar, düğün basar, kız kaçırır, namus meselesinden silah çeker, kan döker, can verir, can alır, kâtil olur.
Halbuki nâmahreme bakmamak, doğru yoldan sapmamak, namusunu iyi korumak, şehvete esir, nefse köle, şeytana maskara olmamak şart, farz, zarurî, zorunlu, mecburî. Çünkü toplum düzeni, aile nizamı, dinin kıvamı, ahlâkın devamı buna bağlı.
Nefis, keyif ehlidir, zevkperesttir, havaîdir, haylazdır, yaramazdır. Saz ister, söz ister, çalgı ister tatlı ister, tuzlu ister, turşu ister, kadayıfı bulur kaymak ister, istirahatı bulur, şak şak ister, zengin olur makam ister, riyaset ister, izzet ü itibar, kudret u iktidar ister. Başkan olur saray ister, kumaş bulur ipek ister, sıhhat bulur, rahat bulur tantana, saltanat, sanat, bale, orkestra, heykel, anıt ister, nâm u şân ister; sade giyinmez, süs, ziynet, pırlanta, zümrüt, yakut, mücevher ister, köşk bulur yalı ister, yalı bulur yağlı boya tablo, antika eşya ister…
Hâsılı, cihanı mahveden, halkları kahreden nefistir, diktatörleri savaşa sürükleyen nefistir, hırsıza hırsızlığı yaptıran nefistir, rüşvetçiye rüşveti aldıran nefistir, zalime mazlumu sömürttüren nefistir, kâfirin mü’min olmasını engelleyen nefistir, cihanı fesada veren nefistir, âhireti mahvettiren nefistir, kişiyi Allah’ın kahrına uğratan nefistir, cehennemde çatır çatır, cayır cayır yandıran nefistir.
O halde bu zalim nefsi mutlaka ıslah etmek lazımdır, onu müslüman yapmak şarttır, kurtuluş için başka yol yoktur, iki cihanda rahata, felaha ermek, iflah olmak, saadet bulmak nefsi terbiye ve tezkiye eylemekle mümkündür.
Nefsini terbiye eden, insan-ı kâmil olur, halkça matlûb, Hakk’a mahbûb olur, iki cihanda aziz ve şerif, berhudar ve bahtiyar olur. Ne mutlu nefsini ıslah edip, müslüman eyleyebilenlere!
Bu Ramazan ayı, bu oruç, bu teravih, bu zikir, bu Kur’an, bu ibadât u ta’at, bu hayrât u hasenât nefsin ıslahı için çok güzel, çok mükemmel, çok muhteşem, çok önemli bir fırsattır.
Bu fırsatı lütfen, kaçırmamaya çalışın; Allahu Teâlâ muîniniz olsun!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.