R.Carlos'tan bomba gibi sözler!
Carlos, 2.5 yıllık dönemde birlikte çalıştığı 3 teknik direktör Zico, Aragones ve Daum hakkında çarpıcı sözler sarfetti...
Dün sabah 06:55'te Brezilya'ya uçan Roberto Carlos'un, gitmeden bir gün önce Vatan Gazetesin'de yayınlanan röportajı Fenerbahçe camiasında olay yarattı..
İşte Sambacı’nın söyledikleri: “Zico döneminde çok güzel bir aile gibiydik. O kadar güzel bir uyum yakalamıştık ki, bu da bizi başarıya götürdü.
‘Tekmeye kafa uzattık’
Öyle bir birlik-beraberlik içindeydik ki, bazen maça çıkarken, kendimizi savaşçı gibi hissediyor, savaşa gittiğimizi düşünüyorduk. Sevilla maçında ayağımızı, kafamızı bile tekmelere uzattık. Benim, böyle bir anda ayağım çatladı. Bu istek ve arzu, takımın çeyrek finale gitmesine yol açtı. Zico’yla devam etmek, bizi farklı yerlere taşıyacaktı...
Aragones’in ismi ortaya atıldığında fikrimi belirttim. Onun çok kibirli, agresif, ters bir kişilik olduğunu söyleyip, başarılı olamayacağını anlattım. Bunu yılların tecrübesiyle söylemiştim. Kötü bir insan değil ama Fenerbahçe’ye faydalı olması mümkün değildi. Öyle de oldu...
İlk kez birlikte çalıştığım Daum’u ise çözemedim. Bazen çok çok iyi, bizlere karşı sevecen ve iyi niyetli. Bazen de önünüzde koca bir buzdağı varmış gibi duruyor. İki farklı yönünün olması iyi değil. Ya öyle olacaksınız, ya böyle. Türkiye’yi tanıması başarılı olmasını sağlayabilir ama davranış ve tutumunu düzeltmeli. Bu, kesinlikle Fenerbahçe’yi etkiliyor...
‘Sezon başında gidiyordum’
Aslında sezon başında gidiyordum. Ancak Başkan ve yöneticiler, yeni sayfa açacaklarını, Aragones’le yolları ayırıp Daum’la çalışacaklarını söyledi.
Yine de kalmak istemiyordum ama Daum arayıp, “Sana ihtiyacım var” deyince kaldım. Bu sezon başından ziyade, Aragones’le yaşadığımız o kötü günlerde gitmek istedim. Kayseri ve Bursa maçları sonrası gitmeyi kafama koymuştum ama arkadaşlarım ve yöneticiler beni ikna etmişti. Hep başarılı olmak istiyorum. Başarısızlık benim inancımı kırar. Aragones’ten beri hep mutsuzluk yaşadım. Türkiye’de ya çok mutlusunuz, ya da çok üzülüyorsunuz. Bu da insanı yıpratıyor.”