AKParti Genel Merkezi'ndeki Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuşan Başbakan Erdoğan, paralel yapıyla mücadelesinin Köşk'e çıktığında da yasalar ve demokrasi çerçevesinde kararlılıkla süreceğini söyledi. Önemli mesajlar veren Erdoğan, özetle şunları söyledi: Millet, 30 Mart'ta en çok da paralel ihanet çetesiyle mücadele konusunda bize destek oldu, yetki verdi, görev yükledi. 10 Ağustos seçim sürecinde, 'paralel ihanet çetesiyle mücadelenin devam edeceği' sözünü verdik. 10 Ağustos'ta alınan oylarda verilen bu sözün de ağırlığı var.

MİLLETE SÖZÜMÜZDÜR

AK Parti'nin, 27 Ağustos'taki genel kuruldan sonra da paralel ihanet çetesiyle mücadelesinin aynı kararlılıkla sürdürmesi millete verilmiş bir sözdür, vaattir. Genel başkanlık ve başbakanlık makamına gelecek arkadaşımızın da ulusal güvenliğimizi tehdit eden bu yapıya, müsamaha göstermemesi hem bizim hem de milletimizin beklentisidir. Kaldı ki Milli Güvenlik Kurulu'nda da bununla ilgili kararımızı aldık, artık bu bizim resmi kayıtlarımıza da farklı şekilde, kod adıyla girmiştir ve ulusal güvenliğimizi tehdit eden bir yapıdır bu.

SİNDİRMEK İSTEDİLER

Bu paralel ihanet çetesi bizzat şahsıma saldırdı, aileme alçakça saldırdı, çalışma arkadaşlarıma, yol arkadaşlarıma insafsızca saldırdı ve şu anda elimize geçen yeni bulgular, belgeler var. Şimdi işin diğer safhalarına geçiyoruz, geçeceğiz. Bu bir ihanet şebekesi. Hizmet, fedakarlık, cefakarlık dediler, saf, temiz bir kitleyi iliklerine kadar sömürdüler. Devşirdikleri gücü, ülkenin ve milletin aleyhine kullanmak istediler. En alçakça metotlarla bizi sindirmek istediler.

İNSAN BİR KERE ÖLÜR

İçimizde ya da dışımızda bu alçaklığı önemsemeyenler, bunlarla irtibatını sürdürenler olabilir. Paralel ihanet çetesinin hedefi Recep Tayyip Erdoğan, onun ailesi, çalışma arkadaşları, yol arkadaşları değildir. Bu çetenin hedefi istiklalimizdir, bayrağımızdır, vatanımızdır, milletimizdir. Bunu gördüğü halde şahsi ikbali için ihanete göz yumanlar varsa onları da milletimizin takdirine havale ediyorum. 'Efendim böyle bir şey yaparsak acaba yargıda başımıza bir şey gelir mi?' Bir kere ölür bir insan. Her gün ölmenin ne anlamı var?

BUNLAR KILAVUZUNU KAYBETTİ

Türkiye Cumhuriyeti'nin 12. Cumhurbaşkanlığı görevini devraldığımda da Anayasa, yasalar ve demokrasi çerçevesinde, şahsen bu mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceğim. AK Parti'nin ve hükümetin ihanete boyun eğmeyeceğini, göz yummayacağını, müsamaha göstermeyeceğini biliyor, bunu gönül rahatlığı içinde söylüyorum. Bu ihanete boyun eğmek, inanın 91 yıl önce kapımızda bekleyen manda ve himayeye boyun eğmektir. Şimdi şunun hesabını yapıyorlar; '15'inden sonra istifa etmek zorundadır.' Git, işine bak ya. Bunlar kılavuzu falan kaybettikleri için ne yapacaklarını bilmiyorlar.

İSTİKAMETİMİZİ İLKELER ÇİZER

Biz ilkelerin ve istişare kurallarının istikamet çizdiği bir partiyiz. Hırs bizden uzak olsun. Partimiz, birilerine genel başkanlık, cumhurbaşkanlığı, başbakanlık, bakanlık, milletvekili koltuğu vermek için kurulmuş bir parti değildir. Üç dönem kuralı, bir kişinin siyasi yaşamının bitmesi değildir. Partinin kurullarında yine görev yapabilirsin. Bir de arkadan genç kuşaklar geliyor, biz bu genç kuşaklara zemin hazırlamamız lazım.

Teşekkür ziyareti

Erdoğan, en fazla oy aldığı Rize, Bayburt, Gümüşhane, Konya, Aksaray illeriyle, Sincik, Harran, Güneysu, Kale ve İkizdere ilçelerine teşekkür ederek, ilk fırsatta ziyaret edeceğini söyledi.

Rabia'yı unutmadı

14 Ağustos'un aynı zamanda Rabia Günü olduğunu hatırlatan Erdoğan, 'Mısır'da da darbeye karşı çıkanların kahramanca mücadelesinin günüdür Rabia. Mısır'da demokrasinin katledilmesine, masum insanların katledilmesine, insanlık dramına karşı çıkan tek ülke Türkiye. Şimdi ne sesi gelirse gelsin, kervan yolunda cesaretle ilerliyor' dedi.

Yeni muhalefet şart

Yeni Türkiye'de yeni muhalefet anlayışına ihtiyaç olduğunu dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti: 'Yeni Türkiye'ye yeni bir muhalefet yakışır. Artık bu kaçınılmaz hale gelmiştir. Muhalefetin kendisini sorgulamaktan, kendi öz eleştirisini yapmaktan bu aşamadan sonra artık kaçışı yoktur. Ortaya çıkan manzaradan dolayı bedel ödemek ise hiç akıllarına dahi gelmiyor. Böyle bir anlayış, Türkiye'de 77 milyon ile asla buluşamadı. Bugün buluşamıyor. Yarın da buluşamaz. Yeni bir muhalefet anlayışı hem Türkiye'nin hem demokrasinin acil ihtiyacı. Hakaretle muhalefet olmaz ve olmuyor. İftirayla, yalanla, siyasetin seviyesini ayaklar altına düşürerek muhalefet olmaz ve olmuyor. Muhalefet partilerinin yönetimleri hem 30 Mart'ta hem 10 Ağustos'ta ortaya çıkan hezimeti görmek Türkiye adına, demokrasi adına, millet adına adımları atmak zorundadır.'

Olağan kongre seçimden sonra

Erdoğan, konuşmasında AK Parti'nin olağan kongresinin de 2015'teki genel seçimlerden sonra yapılacağını söyledi. Erdoğan, 'İnşallah 27'sinde seçilecek genel başkanımızla birlikte, başbakanımızla birlikte yeni süreci çok daha farklı bir heyecanla sürdüreceğinize inanıyorum. Zaten süratle, yoğun bir şekilde inanıyorum ki yeni genel başkanımızla birlikte beldeler, ilçeler, iller; bütün bu seçimler inşallah 2015 seçimlerine kadar bitecek ve 2015 seçimlerinden sonra da yol haritamızı böyle çizmiştik, büyük kongre, 2015 seçimlerinden sonra olağan büyük kongre yapılacaktır. Buralardan da çok daha güçlü bir şekilde hücreler tazelenmiş olarak teşkilatımız çıkacaktır. Kadın Kollarımız, Gençlik Kollarımız aynı şekilde çok daha güçlü bir şekilde çıkacaktır. Bu performansınızı devam ettireceğinizden hiç şüphem yok' dedi.