Anayasa Mahkemesi, 2009'da DTP’yi kapatmış ve kapatma kararıyla birlikte “beyan ve eylemleriyle partinin kapatılmasına neden olan” 37 kişi hakkında da siyaset yasağı getirmişti.

Genel Başkan Ahmet Türk ile Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk'un milletvekillikleri de kararın 31 Aralık'ta Resmi Gazete'de yayımlanmasının ardından düşürülmüştü.

Kararla birlikte Ahmet Türk, Aysel Tuğluk, Leyla Zana, Orhan Miroğlu, Nurettin Demirtaş, Ferhan Türk, Kemal Aktaş, Sedat Yurttaş ve Selim Sadak’ın da aralarında bulunduğu 37 kişiye 5 yıl süreyle siyasi partilere üye olamama yasağı getirilmişti. 5 yıl önce getirilen yasak önüceki gün sona erdi.

Yasağın sona eren milletvekilleri Leyla Zana, Aysel Tuğluk ve Kemal Aktaş, HDP’ye katılacak.

Rûdaw’a konuşan Orhan Miroğlu, Kürtler’in siyaset yapmasının önündeki son engelin de kalktığını ve bir dönemin kapandığını belirten Miroğlu, Türk ve Kürt siyasetini birleştirecek bir siyasi projede yer alabileceğini buna da en yakın partinin AK Parti olduğunu söyledi.

Kürt sorunu konusunda hala birtakım engellerin olduğunu bunların da en kısa sürece aşılmasını umut ettiğini belirten Miroğlu, yasağın sona ermesiyle ilgili olarak şunları söyledi:

“Anayasa Mahkemesi’nin kararı Türkiye Cumhuriyeti’yle Kürt siyasetçileri arasında hukukun anormal geliştiği bir dönemde verilmişti. Kürtlerin siyaseti değil de şiddeti tercih etmesi için alınan bir karardı.”

Miroğlu, kendi durumuyla ilgili olarak da şöyle konuştu:

“İçinde bulunduğum pozisyon nedeniyle siyaseti iyi düşünmem lazım. Yazar kimliğimle 10 yıldır yazıyorum. Yazdıklarımın etkili olduğunu biliyorum. Yazdıklarımın doğrulanması konusunda da pek yanılmadım. “Silahları Gömmek” diye bir kitap yazdığımda bunun mümkün olmadığını söylüyorlardı.”

Yazar kimliğimle yola devam etmesinin “makbul” olacağını ifade eden Miroğlu, “Bu tercihimden kopabilmem için güçlü bir siyasi projenin olması gerekir. Kürt-Türk siyasi birliğini hedefleyen bir siyasi proje ve parti bana çok cazip gelebilir” dedi. Orhan Miroğlu, şöyle devam etti:

“PKK herkesle çok kavga ediyor. AK Parti buna daha yakın bir yerde duruyor. Ankara-Erbil stratejik ittifakın mimarı da AK Parti. Kürt-Türk siyasi bloku dünyada da çok tartışılır. Böyle bir siyasi projenin vereceği heyecanla siyaset yapmayı düşünürüm. Teklif gelirse teklifi bu çerçevede değerlendiririm.”