Öcalan'ın avukatından çarpıcı açıklamalar
Öcalan'ın avukatı İrfan Dündar'ın KCK 2. iddianamesine yansıyan ifadelerinde çarpıcı açıklamalar yer aldı.
Dündar, dönemin Genelkurmay Başkanı Hüseyin Kıvrıkoğlu'nun talimatıyla kurulan resmi bir komisyonun 2001'e kadar teröristbaşıyla görüştüğünü söyledi. MİT'le temasın ise Ecevit tarafından görevlendirilen Emre Taner üzerinden yürütüldüğünü iddia etti.
Terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın avukatlığını yapan İrfan Dündar, KCK'nın İstanbul yapılanmasına ilişkin oybirliği ile kabul edilen 2. iddianamede çok çarpıcı itiraflarda bulundu. İddianamede şüpheli olarak yer almayan ve dosyası ayrılan Dündar, başvurulan ifadesindeÖcalan'ın askerler ve MİT görevlileriyle yaptığı görüşmeleri tek tek anlattı. İşte o ifadelerden çarpıcı satır başları:
ASKER ‘PKK SINIR İÇİNDE KALSIN' DEDİ
“Öcalan'ın 1999'da yakalanması sonrasında yargılama süreci ve devamında soruşturma komisyonu adı altında resmi bir komisyon kuruldu. Bu komisyon Hüseyin Kıvrıkoğlu'nun görevlendirdiği ve kurduğu komisyondur. Bu komisyon Öcalan ile 2001 yılının Eylül ayına kadar görüştü. Komisyon içerisinde ağırlıklı olarak asker kökenli görevliler bulunuyordu. Bu komisyon ileÖcalan arasında yapılan görüşmelerde PKK örgütünün silahlı militanlarının büyük bölümünün Kuzey Irak'a çekilmesi ancak 500 kadar militanın Türkiye sınırları içersinde kalması konusunda anlaşmaya varıldı. 500 militanın Türkiye'de kalmasını da AbdullahÖcalan bana yapmış olduğumuz görüşme esnasında kendisine askeri yetkililer tarafından 500 PKK militanının Türkiye'de kalmasının teklif edildiğini, kendisinin de tamamının Türkiye sınırları dışında kalması gerektiğini ancak bununaskeri yetkililerce kabul edilmediğini, gerekçe olarak kendisine askeri yetkililerce Türkiye sınırlarının tamamı silahlı PKK militanlarından arındırırsak bu bölgelere diğer terör örgütleri tarafından ele geçirilebilineceği ve bölgenin kontrol edilemeyeceğinin kendisine söylediğini ifade etti.
TÜRK VE SAKIK GÜNEŞ'LE GÖRÜŞTÜ
Bu dönemde dönemin Başbakanı Bülent Ecevit'in talimatı ile bir sivil görevli kendisinin Başbakan adına geldiğini ve görüşmek istediğini söylüyor. Bu şahıs ile bir kez görüşme yapılıyor, bu görüşmede bu sivil şahıs Abdullah Öcalan'a Kürt sorunun çözümü noktasında talepleriniz nedir diye bir liste veriyor. Bu liste daha sonra AbdullahÖcalan tarafından yaptığımız görüşmede bize verildi. Biz de kuryeler aracılığı ile kırsal alana örgüte gönderdik. Daha sonra kırsal alandan gelen cevabı biz tekrar Öcalan'a ilettik. Daha sonra öğrendiğimiz kadarıyla Öcalan ile Başbakan adına görüşen sivil şahsın, dönemin MİT Müsteşar Yardımcısı Emre Taner olduğunu öğrendik. 2005 yılından sonra Ahmet Türk ve Sırrı Sakık aracılığı ile MİT'te görevli ismini Afet olarak bildiğim ve Müsteşar Yardımcısı konumundaki bayan şahıs ile görüşmeler başladı. Sabri Ok askerlik görevini tamamladıktan sonra AbdullahÖcalan'ın talimatı ile BDP'nin Türkiye temsilcisi olduktan sonra Sabri Ok üzerinden görüşmeler devam etti. Bu süreçte AbdullahÖcalanmuhatap alınmadığı için belli zamanlarda ateşkes ilan edildi ama net bu sonuç alınamadı. Bu görüşmelerin tamamını bahsettiğim şahıslar MİT görevlileri ile yaptı.
MİT İLE PKK 12 KEZ GÖRÜŞTÜ
Dündar, MİT ile PKK yöneticilerinin değişik yer ve tarihlerde toplam 12 kez bir araya geldiğini öne sürdü.
İrfan Dündar, Abdullah Öcalan'ın 2008 sonrası süreçte ‘heyet' olarak tabir edilen devlet görevlileriyle başlayan görüşmeleri şöyle anlattı: “Bu süreçte yeniden ateşkesler başladı ve bu görüşmeler 2011 yılında terör örgütü tarafından gerçekleştirilen Silvan saldırısına kadar devam etti. Bu olaydan sonra görüşmeler kesildi. Bu süreçte MİT Başkanı Emre Taner ve MİT'te görevli PKK uzmanı olarak bilinen Afet Güneş ile Oslo görüşmeleri olarak bilinen paralel görüşmeler olarak adlandırılan, PKK'nın kırsal alanında faaliyet yürüten üst düzey örgüt mensupları olan Sabri Ok, Adem Uzun, Mustafa Karasu, Zübeyr Aydar, Nuriye Kespir ile toplam 12 adet değişik yer ve tarihlerde görüşmeler yapıldı.
Hatta bu görüşmelerin bazılarına ait ses kayıtları basına sızdı. Basına sızdırılan ses kayıtlarının Mustafa Karasu tarafından yapılmış olabileceğini tahmin ediyorum. Bu süreçte Abdullah Öcalan kendi yazdığı protokolleri kendisi görüşen heyete verdi ve bu protokollere heyetin pozitif baktığını söyledi. Ancak bu protokolleri heyet örgütün kırsal alanına gönderdikten sonra örgütün kırsal alanı bu gönderilen protokollere Öcalan'ın dışında öz savunma birliklerinin kurulması yani silahlı militanların demokratik özerkliğin kabul edilmesi ile birlikte Doğu ve Güneydoğu illerinde askeri güç olarak görevlendirilmesi ve anadilde eğitim konuları eklendikten sonra devletin kabul edemeyeceği, bu şartlar karşısında görüşmeler tıkandı.”
“İmralı notlarını MİT taşıdı”
Görüşmelerin tıkanmasının ardından asker ve kamu görevlilerinin PKK tarafından kaçırılması ve Silvan saldırısı ile görüşme sürecinin sona erdiğini kaydeden İrfan Dündar, iddialarını şöyle sürdürdü: “Bu süreç devam ederken Öcalan'a görüşme heyetinin başkanı olan Sabri Ok tarafından PKK örgütünün kırsal alanının istek, görüş ve önerilerinin yazılı olduğu birmetin gönderiliyordu Abdullah Öcalan kendisine gönderilen aynı sayfanın arkasına kendi istek ve görüşlerini yazarak MİT görevlilerine veriyordu ve bu şekilde görüşmelerdevam ediyordu.”
Bugün
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.