O fitnenin geldiği gün
İbn Mes'ud: "Küçüklerin büyüdüğü, büyüklerin ihtiyarladığı o fitnenin geldiği gün acaba haliniz ne olur?
İbn Mes'ud: "Küçüklerin büyüdüğü, büyüklerin ihtiyarladığı o fitnenin geldiği gün acaba haliniz ne olur? Bu durum artık normal karşılanmaya başlanır, eğer bir gün bu durum düzeltilmeye kalkışılırsa, "Bu suçtur" denilir" dedi.
"Bu ne zaman olacaktır?" dediler. İbn Mes'ud: "İçinizdeki güvenilir kimselerin azaldığı, emirlerinizin servet biriktirmeye başladığı, âlimlerin kalmadığı, Kur'an okuyucularının çoğaldığı, ilmin, din için değil, dünya için öğrenildiği ve ahiret amelleriyle dünya elde edilmeye başlandığı zaman" diye cevap verdi.
"Bilgin münafıktan sakınınız"
Bir gün Hz. Ömer minberde toplanmış olan cemaate: "Bilgin münafıktan sakınınız!" dedi. Sahabiler: "Bilgin münafık da nasıl olur?" deyince, Hz. Ömer: "O, hak ile konuşur, fakat münker ile amel eder" dedi. [Beyhaki]
Hz. Ömer'in ümmet için korktuğu iki kişi
Bir gün Hz. Ömer şöyle dedi: "Sizin için iki kişiden korkuyorum. Biri Kur'an'ı işine geldiği gibi yorumlayan kişi. Diğeri de saltanat ve iktidar için kardeşiyle mücadele eden kişidir. [Cami, II, 194]
Basra heyeti Hz. Ömer'e geldiğinde, onların arasında Ahnef bin Kays da vardı. Hz. Ömer o heyeti gönderdi. Fakat Ahnef'i Medine'de alıkoydu. Hz. Ömer, Ahnef'e niçin bir seneden beri seni burada alıkoyduğumu biliyor musun? Allah'ın Resulü bizi güzel konuşan her münafıktan sakındırırdı. Ben korktum ki sen onlardan olasın. Fakat sen Allah'ın izniyle onlardan değilsin" dedi. [İbn Sa'd]
"Emirlerin kapılarındaki âlimler!"
Huzeyfe: "Sakın fitne yerlerine gitmeyiniz!" dedi.
"Fitne yerleri hangi yerlerdir, ey Eba Abdullah?" diye sorduklarında da: 'Emirlerin kapıları' Çünkü herhangi biriniz emirin huzuruna gider ve ona yaranmak için, onun yalanını tasdik eder ve onda bulunmayan vasıflarla onu över" dedi.
İbn Mes'ud şöyle dedi: "Deve ağıllarında nasıl zibil yığınları olursa, sultanların kapılarında da fitneler vardır. Hayatımı elinde tutan Allah'a yemin ederim ki, siz onlardan dünyalık elde etmek için yanlarına gidiyorsunuz. Oysa siz daha onlardan dünyalık elde etmeden, onlar sizin dininizden bir o kadarını veya iki katını kapmış olurlar." [Cami, I, 167]
İlmi dünya malı için edinenler
Ebu Zerr şöyle dedi: "Şunu bilin ki Allah'ın vechi için elde edilmesi gereken şu hadisleri, bir insan dünya için elde ederse, cennet kokusunu ebediyen alamayacaktır."
Hz. Ömer, Ka'b'a: "İlmi, âlimlerin kalbinde yerleştikten sonra götüren ne olabilir?" diye sordu. Ka'b: "Hırs ve insanlardan menfaat beklemek" dedi.
Hz. Ali, ahir zamanda olacak bir fitneden bahsetti. Hz. Ömer ona: "Ey Ali! Bu ne zaman olacaktır?" dedi.
Hz. Ali: "Dinin gayrisi için fıkıh öğrenildiğinde, ilim amel için değil de, başka şey için öğrenildiğinde, ahiret ameliyle dünya elde edilmeye çalışıldığında olacaktır" dedi.
Zamanınızı evlerinizde geçirin!
Abdullah bin Mes'ud, arkadaşlarına "İlim pınarları olunuz. Hidayetin çıraları olunuz. Zamanınızı evlerinizde geçiriniz. Gecenin lambaları olunuz. Elbiseleriniz eski olsun, ama kalpleriniz yeni olsun. Yer ehli sizi tanımasın, fakat gök ehli sizi tanısın" demiştir.
İslam'ın nasıl zayıflayacağını biliyor musunuz?
Abdullah bin Mes'ud: "İslâm'ın nasıl zayıflayacağını biliyor musunuz?" dedi.
"Evet, elbisenin solması, hayvanın zayıflaması ve gümüş paranın kullanmakla aşınması gibi, İslâm da zayıflar" dediler.
İbn Mes'ud: "Evet İslâm, söyledikleriniz gibi zayıflayacaktır. Ancak âlimlerin gitmesi veya ölmesi daha büyük bir musibettir" dedi. Zeyd bin Sâbit'in cenazesinde hazır bulundum. Kabre konulduktan sonra, İbn Abbas: "Ey insanlar! İlmin nasıl gittiğini bilmek isteyen varsa, işte ilim böyle gider. Allah'a yemin ederim ki, bugün ilmin çoğu gitmiştir" dedi. [Taberani]
Bilgiyi unutmak, günahtandır!
Bir gün sahabeden İbn Mes'ud yanındakilere şöyle dedi: "İnsanın öğrenmiş olduğu ilmi unutması, sanıyorum işlediği günah yüzündendir." [Ebu Nuaym]
Kötü âlimler
İbn Mes'ud anlatıyor:
Eğer ilim ehli, ilmi korusaydılar ve lâyık olanlara onu bıraksaydılar mutlaka zamanlarının insanlarına efendi olacaklardı. Fakat bunlar ilmi dünya ehlinin yanına koydular. Bunu da dünya menfaati için yaptılar. Bu yüzden de halkım gözünden düşerler.
Ben Hz. Peygamber'in: "Kim sadece ahireti kendine dert edinirse Allah Teâlâ o kimseyi diğer bütün dertlerden kurtarır. Kim de, dünyayı kendine dert edinir de dünya vadilerinde boğulup giderse, o kimse Allah'ın umurunda değildir" buyurduğunu işittim.