Norveç'teki cezaevlerinde yatan Müslüman mahkûm sayısının artması, hapishaneleri imam arayışına yöneltti. Ülkedeki birçok hapishanede mahkûmların ortalama dörtte birini Müslüman tutuklular oluşturuyor. Bu durum, cezaevlerinde papazların yanı sıra imamların da görev almasını zorunlu kılıyor.

Norveç'in en büyük hapishanelerinden Ringerike Cezaevi Müdürü Haakon Melvold, konuyu Cihan'a değerlendirdi. Hapishanelerinde toplam 160 mahpusun bulunduğunu ve bunlardan 52'sinin Müslüman olduğunu söyleyen Melvold, din görevlisi olarak sadece bir papazın bulunduğunu belirtti. Tutuklu sayısının üçte birine din hizmeti sağlayamadıklarını dile getiren hapishane müdürü, "Müslüman mahpusların farklı milletlerden olması, dil sorununu ortaya çıkarıyor. Hepsinin en iyi bildiği ortak dil Norveçce. Böyle olunca, aradığımız vasıflarda imam bulmak oldukça zorlaşıyor" dedi. Müslüman mahpusların "helal yeme" ihtiyacını yerine getirdiklerini vurgulayan Melvold, mahkûmların özellikle ramazan ayında bu konuya daha çok dikkat ettiklerini belirtti.

VEKÂLETEN İMAMLIK YAPAN PAPAZ

Hapishanede papaz olarak görev yapan Rolf Martin Synnes de aynı konuya dikkat çekerek acilen bir İmama ihtiyaç duyduklarını belirtiyor. Din görevlisi olarak hapishanede sadece kendisinin görev yaptığını söyleyen Norveçli Papaz, "İmam olmadığı için Müslümanların dini konulardaki sorularını cevaplamak zorunda kalıyorum. Çoğu zaman da onları, kütüphanedeki İslamiyet'le ilgili kitaplara yönlendiriyorum. Tabi bu türden kitaplardan elimizde çok yok maalesef." diyerek Müslüman mahkûmların dini ihtiyaçlarını karşılayamadıklarını dile getiriyor.

Birçok Müslüman tutuklunun "pazar ayinine" katıldığını ve kendileriyle birlikte dua ettiğini de sözlerine ekleyen Synnes, insanların hapisteyken düşünmek için daha çok fırsat bulduğunu ve dine daha fazla yöneldiğini düşünüyor. Norveçli din adamı, kendisinden en çok talep edilen kitabın Kur'an meali olduğunu, kendisinde farklı dillerde Kuran mealleri bulunduğunu; fakat bunların yetersiz olduğunu dile getiriyor.

Kütüphane yetkilisi Kitty Ansvestad ise mahkûmların tutuklu kaldıkları sürece birer kitap kurdu haline geldiklerini belirtiyor. Anvestad, kütüphanelerinin İslami eserler konusunda oldukça yetersiz olduğunu vurguluyor. Daha önce hapishanedeki Müslüman sayısı az olduğu için bu türden eserlere çok fazla ihtiyaç duymadıklarını kaydeden kütüphane yetkilisi; ancak halihazırda bu talebi karşılamada yetersiz kaldıklarını dile getiriyor.

TÜRK MAHKÛM: CUMA NAMAZI BİLE KILAMIYORUZ

Norveç hapishanelerine yatan Müslümanlar arasında Türkler de var. Bunlardan biri olan C.Y. 10 yıl cezaya çaptırılmış. Cihan'a konuşan Türk mahkûm, cezaevi günlerinin nasıl geçtiğini anlattı.

2002 yılında Norveç'e geldiğini belirten C.Y., 2007 yılından bu yana cezaevinde olduğunu söyledi. Cezaevinde bulunduğu ilk 9 ay hücre tipi bir odaya hapsolunduğunu anlatan C.Y, "Annem Norveççe bilmiyor ve telefonda Türkçe konuşuyoruz diye bunun ilk 2 ayında annemle bile görüşmeme izin vermediler." dedi.

Cezaevinde yatan Müslümanların dini ihtiyaçlarının karşılanamadığını anlatan C.Y, imam olmadığı için Cuma namazı kılamadıklarını söyledi: "İmam olmadığı için cuma namazlarını kılamıyoruz. Buraya, 13 ay önce farklı bir hapishaneden nakil oldum. Önceki cezaevinde arada bir cuma namazı kıldırmaya imam geliyordu. Burada o şansımız bile yok maalesef."

Toplamda 10 yıl ceza aldığını anlatan Türk mahkûm, "İyi halden dolayı üçte ikisini yatacağım. Böylelikle 2014 Ocak ayında özgürlüğüme kavuşabileceğim. Türkiye vatandaşı olduğum için naklimi Türkiye'ye de aldırabilirim. Türkiye'de, aldığım toplam cezanın sadece beşte ikisini yatarım. Fakat Türkiye'ye gidip gitmeme konusunda daha tam karar vermiş değilim." şeklinde konuştu. Norveç'teki şartların daha iyi olduğunu söyleyen mahkûm şöyle devam etti: "Ama Türkiye'deki cezaevleri şartlarıyla Norveç'teki bir değil. Türkiye'de birçok hapishanede 40-50 kişilik koğuşlarda kalındığı söyleniyor. Burada ise tek kişilik özel odalarda kalıyoruz. Odalarda kendi banyomuz, plazma TV, internet bağlantılı bilgisayar ve "play station"ımız bile var. Burada kötü olan tek şey telefonda Türkçe konuşamıyoruz. Hapishanede kaldığı süreyi iyi değerlendirdiğini belirten C.Y, çıktıktan sonra sınır dışı edileceğini ve turizm sektöründe çalışacağını sözlerine ekledi.