Hakan Benli/ Ankara

Türkiye’de yaşayan Nogay Türklerinin en faal derneklerinden birisi olan ve aynı zamanda merkez dernek görevi de yürüten Nogay Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği’nin 8. Olağan Genel Kurulu Ankara’daki Genel Merkezi’nde yapıldı.

Göreve geldikleri son üç yıllık dönemde ulusal ve uluslar arası bir çok önemli etkinliğe imza atan Nogay Derneği, gelecek dönemde de daha gayretli ve daha büyük faaliyetlerde bulunmak için yeniden güven tazeledi.

Tek listenin çıktığı ve oylandığı Genel Kurulda daha önce yönetimde bulunan isimlerin tamamı yerlerini korurken, yönetim kurulu üye sayısı arttırılarak yönetimde geniş çaplı takviye de yapıldı.

Genel Kurul öncesi son yönetim kurulu toplantısını da gerçekleştiren Dernek yönetimi, yönetim kuruluna dahil olacak olan yeni isimler ile de istişarelerde bulundu.

İstiklal Marşı ve Şehitler için saygı duruşuyla başlayan Genel Kurulda, Yönetim Kurulu Başkanı Cemil Sütbaş Derneğin yaptığı çalışmalar ve yapacakları projelerle ilgili bilgiler verdi. Derneğin Yurtiçi ve yurtdışı temsilciliklerinin ve diğer tebrik mesajlarının okunmasının ardından Divan Başkanlığı seçilerek yeni yönetimin geçmiş döneminin ibrazının tamamlanmasının ardından yeni yönetim kurulunun oylaması yapıldı. Oy birliği ile seçilen yeni Dernek Yönetiminin Genel Başkanlık görevi bir kez daha Cemil Sütbaş’a verildi.

Genel Başkanlığa yeniden seçilen Cemil Sütbaş, genel kurulun Türkiye’de ve dünyada yaşayan bütün Nogay Türklerine hayırlı olmasını dileyerek, bu bilinçle çalışmalarına devam edeceklerini dile getirerek, kendisine ve Yönetim Kuruluna duyulan güvenden ötürü teşekkürlerini ifade etti.

Yönetim Kurulu üyelerinden Muharrem Yılmaz, bundan sonra daha çok çalışmaları gerektiğini ifade ederek, önümüzdeki dönemin Nogay Türkleri açısından büyük önem arz ettiğini dile getirdi.

Genel Kurula Avustralya’dan katılan misafirlerin de olduğu toplantıda Yönetim Kurulu üyesi Hakan Benli, Çanakkale savaşı esnasında Avustralya’da bulunan iki Osmanlı vatandaşının, Avustralya Valiliğine açtıkları savaşı ve bu savaşta yaptıkları kahramanlıkları dile getirerek, azmin ve inancın başaramayacağı hiçbir şeyin olmadığını söyledi.